Silik ve karaktersiz

Perşembe akşamı Avrupa Ligi'nde Frankfurt'a karşı herhangi bir Avrupa takımından farksız ve cesur oynayan Fenerbahçe'yi seyrederken tamam artık bu iş oldu demiştim.

O akşam Gustavo'nun futbolu Fenerbahçe'nin iyi oynamasının temel nedeniydi.

Bu bana son 20 yıl içinde Fenerbahçe'ye Alex'ten sonra gelen en büyük futbolcunun Gustavo olduğunu dahi düşündürttü.

Şu kanaate vardım ki Gustavo ne oynuyorsa Fenerbahçe de o futbolu oynuyor.

Bugün Fenerbahçe'nin oynadığı kötü futbol bu kanaatimi değiştirmediği gibi pekiştirdi. Evet Fenerbahçe çok kötü oynadı çünkü Gustavo çok kötüydü.

Fakat bu kötü futbol bağlamında teknik analiz yaparak geçiştirilecek bir durum değil.

Gustavo canım kardeşim kaç senedir bu takımdasın topu topu perşembe akşamı oynadığın futbol var be.

Söylemem lazım sen Fenerbahçe taraftarına borçlusun.

Bütün takım senin eline bakıyor ama bütün yaptığın yan ve geri paslar. İşin açıkçası artık seninle olmadığı gerçeğini herkesin kabul etmesi lazım.

Bütün maç boyunca Başakşehirli futbolcular Fenerbahçeli futbolcuları peşinden koşturdu.

Karşılaşmanın ikinci yarısının başında bu maç sabaha kadar oynansa Fenerbahçe bu maçı alamaz dedim.

Şunu söylemek lazım büyük takımın futbolcusu biraz olsun yetenekli olur.

Ne bileyim biraz pas yapmasını bilir. Birkaç çalım falan atar.

Fenerbahçe'nin kadrosu sıradan. Mahalle takımlarında bile bu kadar yetenek vardır.

Maç boyunca tempo düşük. Bunu fırsat bil. Oyunun kontrolünü ele al organize ol.

Bu tempoda bunun için şansın var. İlerde kalabalıklaş. Dar alanda paslaş. Bunların hiçbiri yok.

Ee o zaman adının ne anlamı kalıyor.
Fenerbahçe defansının önündeki Gustavo ile oynama alışkanlığı yok. Oynasa bile zaten Gustavo topu onlara geri atıyor.

Sözüm ona Szalai oyunu defanstan kurguluyor. Nerde! tüm defans ileriye doldur boşalt yapmaktan başka bir şey yapmıyor.

Bence sorun üçlü veya dörtlü defans değil.

Her şeyden önce takıma istek gelmesi lazım arzu gelmesi lazım.

Takım mental olarak hazır değil. Geldiğinden beri en ne yaptığını bilmeyen oyuncu ise Mesut.

Dünya starı ama bu nasıl bir performans. Güya takıma lider olacak ama bu futbol ile olacak iş değil.

Teknik anlamda benim Mesut'un tarzından anladığım oyun içinde kendinin yanında ona yakın oynayacak bir arkadaşını arıyor gibi hali var.

Fakat öyle bir oyuncu Fenerbahçe'de yok. Olsa da bu Fenerbahçe'yi bir kişi eksik oynatır. Kısacası Mesut bu haliyle hiçbir takımda oynayamaz.

Bitirirken söylemek lazım ki bu silik ve karaktersiz futbol ile Fenerbahçe sezona erken havlu atar. Takım bir an önce kendine gelmeli.