Tanıdığım en yaşlı insan, hayatından bazı kesitleri bize anlatmadan önce, kendi kendine "Ey koca nene" demişti "Neler gördün, neler geçirdin?"Sizde arasıra kendinize soruyor musunuz:"Ey koca delikanlı ya da ey hatun kişi neler gördün, neler geçirdin?"Ben arasıra bu soruyu kendime soruyor, gittikçe zorlaşan imtihanların içinde olduğumu görerek gerçekten hamdediyorum. Tabakçı'nın sevdiği deriyi çok dövdüğü gerçeği bir avuntu değildir herhalde. En azından bu konuda iyimser olmayı seçtim. Yani hastalıkların, sıkıntıların, çilelerin hep güzel bir nedeni olabileceğini, "hikmet" denen güzel kavramın sözlüğün içinden çıkıp hayatımızda, fikrimizde, zikrimizde yer alması gerektiğini düşünenlerdenim. Hem insan zorlukların içindeyken diğer sıkıntıda onları daha iyi anlayabiliyor. Şu dört-beş aylık süreçte öğrendim ki; insan hasta olduğu zaman sadece hastalığın değil, tedavi sürecinin sıkıntılarını da yaşamak zorunda. Mesela bir kanser hastasıysanız ve yaşadığınız ilde kemoterapi ünitesi yoksa, en yakındaki bir üniversite hastanesi ikinci adresiniz olabiliyor. Onkoloji hastaneleri yeterli olmadığı için polikliniklerde yığılmalar, sıra alma ve bekleme sorunları yaşanıyor. Eğer ağrı kesicilerle giderilebilen bir rahatsızlığınız varsa beklemek o kadar zor değil, ancak eğer benim de şahit olduğum gibi kronik bir ağrı çekiyorsanız beklemek kelimenin tam anlamıyla "zor" oluyor. Ancak ne güzel ki; insanların bu durumda Rablerinden şikayet etmek yerine, yanlarındaki koltukta oturan hastaların halini hatırını sorduklarını görüyor ve "insanlık buralarda ölmemiş" diyorsunuz. Şu da anlaşılıyor ki; hastalık, ağrı, sızı insanın Rabbi ile olan dakikalarının artmasına da neden oluyor, "Rabbim bizimle ilgileniyor" diye düşünüyorsunuz ve arasıra sizin de içinizden bir "hastalık risalesi" yazma isteği uyanıyor. Daha doğrusu bazıları bu ihtiyaçlarını konuşarak gideriyorlar da, bazılarının sadece hallerinden ve yüzlerindeki ifadeden ne gibi kara tünellerden geçmekte olduklarını anlayabiliyorsunuz.Vallahi halimize, günümüze, şükredelim, hamdedelim.
Kevser Doyurum / diğer yazıları
- İrfan sofrası / 24.10.2023
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022