Suriye'de barış umutları güçlendi

HABER MERKEZİ Rusya'nın başkenti Moskova'da düzenlenen Suriye Krizi İstişare Toplantıları Koordinatörü Doğu Bilimleri Enstitüsü Başkanı Vitaly Naumkin, Suriye devleti ve muhalifler arasında gerçekleştirilecek görüşmelere zemin oluşturacak 'Moskova ilkeleri'ni açıkladı. Naumkin, Rusya Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, Suriyeli muhalifler ve Suriye devlet temsilcileri arasında düzenlenen istişare görüşmelerinin sonuçlarını anlattı. Naumkin, görüşmelerden çıkardığı, iki tarafın da itiraz etmediği, gelecek görüşmelerin zeminini oluşturabilecek Moskova ilkelerini şöyle sıraladı: "Suriye devletinin egemenliğinin, bağımsızlığının ve toprak bütünlüğünün korunması. Teröre karşı koalisyon yapılması. Cenevre Bildirisi gereğince asıl çözümün siyasi yoldan üretilmesi zemininde siyasi çözümün esas olması. Gelecekte Suriye'de demokratik bir devlet kurulması. Dış müdahalede bulunulmaması. Devlet kurumlarının korunması ve Suriye ordusunun elindeki silahın sınırlanması. Kanun önünde tüm vatandaşların eşit olması. Adaletin sağlanması. Suriye hükümetinin onayı olmaksızın hiçbir yabancı savaşçının girmesine izin verilmemesi. Suriye üzerindeki yaptırımların kaldırılması. Golan Tepeleri'ndeki işgalin sonlandırılması."Yaptırımlar kalksın talebiGörüşlerini paylaşmasının ardından Naumkin, istişare görüşmelerine katılanların hazırladığı uluslararası topluma çağrıyı okudu. Çağrıda, uluslararası toplumun görevini yapması ve Suriyelilerin yükünü hafifletmesi, Suriye'nin tüm bölgelerine giden yardımların artırılması ve hızlandırılması, Suriye halkının zarar göreceği tek taraflı ekonomik yaptırımların kaldırılması istendi. İsrail saldırılarının durdurulması talep edilirken, Suriye'ye dış müdahale yapılması çağrıları da kınandı. Çağrıda ayrıca, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden (BMGK) başta 2170 ve 2178 no'lu olmak üzere kararlarını uygulaması, terörü ve kaynaklarını kurutması talep edildi.Görüşmeler devam edecekSuriye devleti ile Suriyeli muhalifler arasındaki görüşmelerin gelecek ay Moskova'da devam edebileceği açıklandı. Moskova'da 26 Ocak'ta başlayan Suriye görüşmelerine SMDK Başkanı Halid Hoca ve koalisyon üyeleri ile Rusya tarafından davet edilen Muaz el-Hatib, Hadi el-Bahra, Abdulbasit Seyda ve Bedir Camus gibi birçok kişi katılmazken, muhalif sanatçı Cemal Süleyman, PYD Eş Başkanı Salih Müslim, muhalif Halk İradesi Partisi Genel Başkanı Kadri Cemil, yönetmen Süheyr Sermini, Ulusal Çağrı Platformu Başkanı Semir el-Ayta'nın da arasında bulunduğu 34 kişi toplantılara iştirak etti. Suriye devletini ise Suriye'nin BM Temsilcisi Beşşar el-Caferi başkanlığındaki heyet temsil etti.Kerry, Moskova'ya gelebilirÖte yandan Rus basını 4-5 Şubat tarihleri arasında ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin Moskova'ya gelebileceğini iddia etti. İddiaya göre, hem Rusya hem ABD tarafı birkaç günden beri Kerry'nin Moskova ziyareti üzerinde yoğun çalışma yapıyor. Tarafların Moskova'da görüşecekleri konularda anlaştıkları takdirde ziyaretin gerçekleşeceği belirtiliyor. Bu nedenle kesin tarih verilmemekle birlikte Bakan Kerry'nin 4 ya da 5 Şubat'ta Moskova'ya gelme ihtimalinin olduğu belirtildi. Kerry'nin muhtemel ziyaretinde Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile yapacağı görüşmede Arap-İsrail ilişkisi, İran'ın nükleer programı, Suriye sorunu, İŞİD meselesi ve iki ülke arasındaki problemleri değerlendirecekleri ifade edildi.'Başkası başaramadı, Rusya başardı'Muhaliflerle ile Moskova'da yapılan görüşmelerde Suriye heyetinin başkanı Beşşar el Caferi görüşmeleri olumlu ve yapıcı olarak değerlendirdi. Caferi buluşmanın olmasının bile krizin başından beri mevcut donukluğu kırmasıyla bunun başarı niteliğinde olduğunu ifade ederken, "Rus dostlar, başkalarının başaramadığını başardı" ifadesini kullandı. Her şeye rağmen buluşmanın nitelik ve nicelik açısından bir ilk olduğuna dikkat çeken Caferi, istişare özelliği taşıması ve ilk olması nedeniyle tam bir sonucun alınmamasının gayet normal olduğunu söyledi.Türkiye ne yapacak?Suriye devleti ile muhalifler arasında Moskova'da gerçekleşen görüşmelerde ortak bir zemin üzerinde anlaşılması ve sonrasında ABD Dışişleri Bakanı Kerry'nin Rusya'ya geleceği iddiaları Suriye'de barış sağlanması konusunda umutları güçlendirdi. Suriye'de yaklaşık 4 yıldır devam eden krizin düğmesine basan ülke olan ABD bile Rusya'nın barış çabalarına destek verirken Türkiye'nin ne yapacağı merak ediliyor. AKP hükümetinin Suriye konusunda takip ettiği yanlış politikada ısrarı yüzünden bugün Türkiye'nin adı Batı basınında başta IŞİD olmak üzere El Nusra ve El Kaide gibi terör örgütlerine destek veren ülkeler arasında sayılıyor. Rusya'nın barış çabaları aslında Türkiye'ye de temize çıkma fırsatı sunuyor. AKP hükümeti 'Esad gidecek' takıntısında vazgeçip, ABD'nin yaptığı gibi Rusya'nın çabalarını desteklemezse bundan sonra Türkiye'nin adını temize çıkarma fırsatı bir daha önüne gelmeyebilir. Bu bağlamda uzmanlar Türkiye'nin artık gerçekleri görüp, Suriye politikasında köklü değişikliklere gitme vaktinin geldiğini söylüyorlar.