Suriye'de çatışmalar 40 gün sonra 5 yılını da doldurmuş olacak. Güney komşumuz şimdiden Afganistan'a dönmüş durumda. 1979 yılında Sovyetler Birliği tarafından işgal edilen Afganistan, özellikle ABD'nin müdahalesi ve yurt içindeki hiziplerin ortak bir paydada buluşmaya yanaşmaması nedeniyle 37 yıldır barışa ve huzura hasret...
Dün Londra'da yapılan bağışçılar Konferansı'nın bir benzeri 24 Haziran 2012'de Tokyo'da BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon öncülüğünde Afganistan için gerçekleştirilmişti. 70 ülke ve ululslararası kuruluşun temsilcileri Afgansitan'a 16 milyar dolar yardımda bulunma sözü vermişlerdi. Afganistan için 2000'li yılların başında Almanya'nın Bonn kentinde de benzer bir konferans yapılmıştı. Bu eksende yapılan konferans sayısı 4... Neticede verilen sözlerin çoğu tutulmadı. Yapılan bağışların yüzde 80'i bağışı veren ülkenin Afganistan'da yol, su gibi altyapı çalışmalarını yürüten şirketlerin kasasına gitti! Afganistan Hükümetine toplanan paranın sadece yüzde 20'si teslim edildi.

Aynı tiyatro
Aynı yol şimdi Suriye için izleniyor. Londra'daki Suriye Bağışçılar Konferansı'na Başbakan Ahmet Davutoğlu da katıldı. Tıpkı Tokyo'da olduğu gibi 70 ülke liderinin katıldığı konferansta Suriyeli göçmenlere eğitim ve iş imkânlarının oluşturulması kaynak yaratılması amaçlanıyor.
Konferansa devletler dışında tıpkı Tokyo'da olduğu gibi birçok insani yardım örgütü de katıldı. Bazı Suriyeli sivil toplum örgütleri de katılımcılar arasında yer aldı. Londra Konferansı, bugüne kadarki Suriye bağış konferanslarının dördüncüsünü teşkil ediyor. 

Yük Türkiye'nin sırtına bindiriliyor
Konferans açılışında konuşan Almanya Başbakanı Angela Merkel, 2018'e kadar Suriye için 2 milyar 56o milyon dolar yardım etme taahhüdünde bulundu. AB yetkilileri de, AB'nin konferansta 2.2 milyar dolarlık yardım açıklayacağını ifade etmişti. Konferansın hedeflerinden biri Suriye çevresindeki bölgede 2017'ye kadar tüm mülteci çocukların eğitim görebileceği yerlerin varlığını garanti altına almak teşkil ediyor. benzer bir uygulamanın Afganistan'da da yapıldığını söyleyelim.
Yetkililer ayrıca bu yardımlarla sığınmacıları ağırayan ülkelerde yeni iş ve ticaret imkanlarının açılmasının hedeflendiğini belirtiyor. Bununla bu ülkelerin ekonomisinin güçlendirilmesi ve sığınmacılara yardım etmeleri için onları ekonomik daha güçlü bir konuma taşımanın amaçlandığı aktarılıyor. Kısaca Suriyeli sığınmacıların yükü Türkiye, Ürdün ve Lübnan'ın sırtına yıkılıyor!
Türkiye, dünyada 2.6 milyonla en fazla Suriye mülteci ağırlayan ülke. Türkiye'yi Lübnan ve Ürdün takip ediyor. Ürdün Kralı Abdullah hafta içinde BBC'ye verdiği röportajda kendilerine yardım edilmediği takdirde artık daha fazla göçmen kabul edemeyeceklerini söylemişti. Suriye'de beş yıldır süren iç savaş nedeniyle 300 binden fazla kişi yaşamını yitirirken 11 milyon kişi yaşadığı yerlerden ayrılmak zorunda kaldı. Bunların 4.5 milyonu başka ülkelere göç etti.