Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, siyasi partisinin kurulmasından önce yaptığı salon ve meydan programlarında ısrarla ülke şartlarının 1919 öncesi şartlara benzediğini, oluşan bu olumsuzlukların da ancak "İkinci Kuva-yı Milliye" mücadelesi neticesinde ortadan kalkacağını izah etmişti. Yani milletin sıkıntısını yine milletin azim ve kararlılığının gidereceğine inancını her fırsatta dile getirmiş, millete rağmen hiçbir hareketin başarıya ulaşamayacağını anlatmak istemişti. Kendine inanan kadrolarına sürekli millete gidilmesini istemiş, "gerçek icazetin ancak milletten alınacağına" işaret etmişti?Zaman birlik zamanıdırMücadeleye gönül veren bir avuç fedakar insana ve kendisine kulak tıkayan çevrelerden, halkın hemen her kesiminden, aydınından avamına, uyanış başlamıştır. Artık; "ülkemizin fiili işgalin eşiğine getirildiği" açıkça dillendirilmeye başlamıştır. Biraz geç de olsa; Sayın Baş anlaşılmaya başlanmıştır. Milletin uyanışı kısmî olarak başlamıştır. Ama, maalesef uyanışın, uyku mahmurluğuna tahammül edecek bir hali kalmamıştır. Gaflet yatağından kalkılmalı. Demokratik yollarla meselenin millete izah edilmesine çalışılmalıdır. Zaman, birlik zamanıdır.Bağımsızlığımız tehlikede17. Şubat. 2007 Cumartesi günü, son çıkarılan "Petrol Yasası" ile alakalı, Meltem TV'de düzenlenen "Diyalog" programına katılan ilim ve fikir adamlarının ağzından, işgal konumuna geldiğimiz ve "bağımsızlığımızın tehlikede olduğu, artık bağımsızlıktan söz edilemeyeceği" ifadelerini açıkça duymaya başladık. Bugünün şartları "1919 öncesi şartlarına" benzediğine göre, o yılları Mustafa Kemal Atatürk'ün ağzından öğrenmemizde fayda görüyorum, özetle;İşgal yıllarında Türkiye"1919 yılı Mayısının 19'uncu günü Samsun'a çıktım. Ülkenin genel durumu ve görünüşü şöyledir : Ordunun elinden silâhları ve cephanesi alınmış ve alınmakta... Her tarafta yabancı subay ve memurlar ile özel ajanlar faaliyette." "Bundan başka, memleketin her tarafında Hıristiyan azınlıklar gizli veya açıktan açığa kendi özel emel ve maksatlarını gerçekleştirmeye devleti bir an önce çökertmeye çalışıyorlar. Sonradan elde edilen güvenilir bilgi ve belgelerle iyice anlaşılmıştır ki, İstanbul Rum Patrikhanesi'nde kurulan Mavri Mira Hey'eti illerde çeteler kurmak ve idare etmek, gösteri toplantıları ve propagandalar yaptırmakla meşgul. Yunan Kızılhaç'ı ve Resmî Göçmenler Komisyonu , Mavri Mira Hey'eti'nin çalışmalarını kolaylaştırmakla görevli. Mavri Mira Hey'eti tarafı yönetilen Rum okullarının izinli teşkilâtları, yirmi yaşından yukarı gençleri de içine almak üzere her yerde kuruluşunu tamamlıyor.Ermeni Patriği Zazen Efendi de, Mavri Mira Hey'eti ile birlikte çalışıyor. Ermeni hazırlığı da tıpkı Rum hazırlığı gibi ilerliyor. Trabzon, Samsun ve bütün Karadeniz sahillerinde örgütlenmiş olan ve 4 İstanbul'daki merkeze bağlı bulunan Pontus Cemiyeti hiç bir engelle karşılaşmadan kolaylıkla ve başarıyla çalışıyor." (NUTUK, Cilt:1, Sayfa: 1-2)Yukarıdaki ifadelerle, bugün içinde bulunduğumuz fiili durumu karşılaştırdığımızda şartların birbirlerine ne kadar benzediğini anlamakta zorlanmadığımızı göreceğiz.Milli menfaatler esastırSatılan vatan toprakları, özelleştirme adı altında peşkeş çekilen stratejik kurumlar, satılan bankalar, petrol yasası, vakıflar yasası, tohum yasası, azınlıklar yasası vs.; AB ve ABD dayatmalarıyla çıkarılan hemen her yasanın, Cumhurbaşkanı tarafından veto edilenlerin gerekçeli kararında; "milli menfaatlere ters, yabancıların menfaatlerine uygun" ifadeleri gelinen durumun özeti niteliğindedir.Başınızı ister ellerinizin, ister ayaklarınızın arasına alınız ve düşününüz (!) AB amigolarının sevinç çığlıklarına rağmen hiçbir şey iyiye gitmemektedir. Tarihten ders almadığımız için tarih tekerrür etmiştir. Madem tekerrürden kaçış yoktur, hayırlı bir tekerrürde de yerimizi alıp, kurtuluş için "İkinci Kuva-yı Milliye" mücadelesine destek vermeliyiz. Vatan mücadelesinde bizleri erken uyarmaya çalıştığı için millet olarak Prof. Dr. Haydar Baş Beye minnetlerimizi, Onun mücadelesinde yer alarak yerine getirmekten başka bir yol bilemiyorum. Tercihinizi siz yapın!..
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -14- / 13.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -13- / 12.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -12- / 11.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -11- / 10.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -10- / 09.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -9- / 08.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -8- / 07.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -7- / 06.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -6- / 05.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -5- / 04.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -13- / 12.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -12- / 11.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -11- / 10.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -10- / 09.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -9- / 08.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -8- / 07.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -7- / 06.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -6- / 05.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -5- / 04.07.2025