Tatilciler neden Yunan adalarına gidiyor?
Yücel, "Yunanlılar bizim potansiyelimizi çaldı falan değil. Biz Yunanistan adalarına vizesiz gidişi sağlamayı içeriye bir dış politika başarısı gibi sunduğumuz için şuna bakmadık; Türkiye'de aynı yerlere gidecek olan, Güney Ege'nin müşterisi sayabileceğimiz eski ziyaretçilerin, eski turistlerin, iç talebin Yunanistan'a kaymasıyla bizdeki doluk oranlarının azalacağını görmedik" dedi.
19.07.2024 10:17:00
Bülent TAPICI
Bülent TAPICI





Eski Kültür ve Turizm Bakanı Bahattin Yücel Türkiye'nin tatil beldelerinde yaşanan krizi ve Yunan adalarına yaşanan tatilci akınını değerlendirdi.
Yücel şunları söyledi;
"Yunanlılar bizim potansiyelimizi çaldı falan değil. Biz Yunanistan adalarına vizesiz gidişi sağlamayı içeriye bir dış politika başarısı gibi sunduğumuz için şuna bakmadık; Türkiye'de aynı yerlere gidecek olan, Güney Ege'nin müşterisi sayabileceğimiz eski ziyaretçilerin, eski turistlerin, iç talebin Yunanistan'a kaymasıyla bizdeki doluk oranlarının azalacağını görmedik.
Burada da hem işletmecilerin hem de bakanlığın çok önemli bir gerçeği unutmaması lazım; hizmet ya da mal üretiminde, emtia üretiminde kendi iç pazarının dinamiklerini dikkate almayan ve hesabını buna göre kurmayan hiçbir işlemin, işletmenin, şirketin kuruluşun, kurumun, devletin başarılı olma şansı yok. Bu bölgelerdeki bazı belediye başkanları 'Buraya Türkler gelmesin, biz yabancılarla çalışıyoruz' biçiminde bir takım davranışlarda bulundu.
Aslında Bodrum Türkiye'nin olağanüstü güzel yerlerinden bir tanesiydi. Bodrum imar rantı için dağ, taş, dere, tepe her yere inşaat izni verilerek İnşaat alanına çevrildi. Dağ, taş, tepeden sonra Şimdi sıra ormanlara geldi. Muğla ili içerisinde Bodrum'u ne kadar kapsıyor bilmiyorum ama yine iki gün önce Sayın Cumhurbaşkanının imzasıyla orman vasfı kaldırıldı ve bu topraklar inşaata açıldı.
Bu bölgede inşaat izni verilirken Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakanlığının değerlendirdiği bir belgelendirme sistemi vardı, nerede ne şekilde ne hangi tür İnşaat yapılacağı yönünde. Bunu aşmak için zaman içerisinde bizim meslektaşlarımız buradaki konutları da turizm amaçlı ilan ettiler ve turizm amaçlı planların yapıldığı yerlerde bu evleri de soktular işin içerisine, yetmedi şimdi otellerde küçük bir çekirdek etrafında evler yaparak o evleri satıyorlar.
Mesela şu andaki bakan arkadaşımız da bu işi yapıyor fiilen yani hem bakanlık yapıyor, buraların turizm amaçlı kullanılmaması hallerinde müdahale etmesi engellemesi gerekirken kendisi de villaya satıyor. Şu anda açın internette O'nun şirketinin villaları var. Orman vasfı değiştiriliyor, araziler büyütülüyor, binalar büyütülüyor ve bu binalarla ilgili olarak da Türkiye'ye bir büyük potansiyel gelmesi bekleniyor. Uluslararası markalar da geliyor ama bunların hepsi böyle giderse bakın yangın tehlikesini gideremeyen, çevredeki doğal yapıları mahveden, tarihi görmezden gelerek üzerinden silindir gibi geçen bir anlayışta dünyanın en pahalı otellerini de yapsanız buraya kimse gelmez."
Yücel şunları söyledi;
"Yunanlılar bizim potansiyelimizi çaldı falan değil. Biz Yunanistan adalarına vizesiz gidişi sağlamayı içeriye bir dış politika başarısı gibi sunduğumuz için şuna bakmadık; Türkiye'de aynı yerlere gidecek olan, Güney Ege'nin müşterisi sayabileceğimiz eski ziyaretçilerin, eski turistlerin, iç talebin Yunanistan'a kaymasıyla bizdeki doluk oranlarının azalacağını görmedik.
Burada da hem işletmecilerin hem de bakanlığın çok önemli bir gerçeği unutmaması lazım; hizmet ya da mal üretiminde, emtia üretiminde kendi iç pazarının dinamiklerini dikkate almayan ve hesabını buna göre kurmayan hiçbir işlemin, işletmenin, şirketin kuruluşun, kurumun, devletin başarılı olma şansı yok. Bu bölgelerdeki bazı belediye başkanları 'Buraya Türkler gelmesin, biz yabancılarla çalışıyoruz' biçiminde bir takım davranışlarda bulundu.
Aslında Bodrum Türkiye'nin olağanüstü güzel yerlerinden bir tanesiydi. Bodrum imar rantı için dağ, taş, dere, tepe her yere inşaat izni verilerek İnşaat alanına çevrildi. Dağ, taş, tepeden sonra Şimdi sıra ormanlara geldi. Muğla ili içerisinde Bodrum'u ne kadar kapsıyor bilmiyorum ama yine iki gün önce Sayın Cumhurbaşkanının imzasıyla orman vasfı kaldırıldı ve bu topraklar inşaata açıldı.
Bu bölgede inşaat izni verilirken Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakanlığının değerlendirdiği bir belgelendirme sistemi vardı, nerede ne şekilde ne hangi tür İnşaat yapılacağı yönünde. Bunu aşmak için zaman içerisinde bizim meslektaşlarımız buradaki konutları da turizm amaçlı ilan ettiler ve turizm amaçlı planların yapıldığı yerlerde bu evleri de soktular işin içerisine, yetmedi şimdi otellerde küçük bir çekirdek etrafında evler yaparak o evleri satıyorlar.
Mesela şu andaki bakan arkadaşımız da bu işi yapıyor fiilen yani hem bakanlık yapıyor, buraların turizm amaçlı kullanılmaması hallerinde müdahale etmesi engellemesi gerekirken kendisi de villaya satıyor. Şu anda açın internette O'nun şirketinin villaları var. Orman vasfı değiştiriliyor, araziler büyütülüyor, binalar büyütülüyor ve bu binalarla ilgili olarak da Türkiye'ye bir büyük potansiyel gelmesi bekleniyor. Uluslararası markalar da geliyor ama bunların hepsi böyle giderse bakın yangın tehlikesini gideremeyen, çevredeki doğal yapıları mahveden, tarihi görmezden gelerek üzerinden silindir gibi geçen bir anlayışta dünyanın en pahalı otellerini de yapsanız buraya kimse gelmez."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.