Terörist devletlerin başında teröristler hüküm sürdüğü müddetçe ne terör bitecek, ne de terörün önüne geçme adına başlatılan terörist uygulamalar.
Terörü yerel eksenden global eksene taşıyarak dünya halklarının başına musallat eden ülkelerin kendi eliyle büyüttükleri terör paranoyası döndü dolaştı bu ülkeleri hedef seçti.
"Terörün bumerang etkisi'' olarak tanımladığımız bu fenomene ilk kez 11 Eylül'le tanık olduk.
Ardından Irak kentlerinde havaya uçurulan binalar ve İspanya'da paramparça edilen tren vagonlarıyla olayın boyutlarını gördük.
Nihai aşamada ise Hamas Lideri Şeyh Ahmed Yasin'in vurulması ile bu işin çığırından çıktığını anladık.Ve yaşadık.
En azından yakın coğrafyalarımızda hissedir olduk.
Afganistan'da Taliban ve Usame Bin Ladin'e karşı başlatılan terörist avının, Irak'ta Saddam'a karşı verildiğini düşünürken Asya'dan Ortadoğu'ya kaydırılan terör olgusunun arka planını göremedik.
Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ya da Büyük İsrail Projesi(BİP)nin perde arkasını pek irdeleyemedik.
Terörist(!)Ladin kaçtıkça işgalin boyutu genişlemeye başladı, Saddam kodese tıkılmasına rağmen Irak'taki beklentiler Suriye ve İran'a kadar taşındı.
Teröris olduğu söylenen kişi ve örgütler kıskaca alınmasına rağmen operasyonlar bir türlü bitmedi.
Afganistan eskisinden daha kaotik bir yapıda. Irak'ın içler acısı durumu ise geleceğe dair umut vaadetmiyor.
Beklentiler havada, vaadler ise boş.
ABD,İngiltere, İspanya ve İsrail destekli devam ettirilmeye çalışılan bölgesel terör operasyonları rayından çıkmış durumda.
Rayından çıkan eylemler farklı ülkelerde farklı tepki toplarken Irak'ta BAASÇI kadrolar ve KAİDECİ kadrolar da eskisinden daha çok direnişçi toplamaya başladı.
İsrail'in HAMAS'a soktuğu çomak ise HAMASCI kanadı sayısal olarak daha da artıracak.
Sloganlar teröre karşı atılıyor, terörist devlet adamlarına ve o adamların ülkesine lanetler yağıyor.
Tüm dünya terörü ve teröristleri kınıyor.
Kınamaya yapan ortak dil ortada iken barışı sağlaması beklenen el henüz ortada yok.
Ne Madrid, ne İstanbul, ne Bağdat, ne de Gazze terörü hakediyor.
Yapılanlar, yaşananlar ortada.
Birileri terörü, diğer birileri teröristi kullanmaya devam ediyor.
ABD de İsrail de bunu yapıyor.
Terör kılıfıyla cinayetler işleniyor.
Terörist devletleri kınamayanlar terörden korksunlar.
Terörü yerel eksenden global eksene taşıyarak dünya halklarının başına musallat eden ülkelerin kendi eliyle büyüttükleri terör paranoyası döndü dolaştı bu ülkeleri hedef seçti.
"Terörün bumerang etkisi'' olarak tanımladığımız bu fenomene ilk kez 11 Eylül'le tanık olduk.
Ardından Irak kentlerinde havaya uçurulan binalar ve İspanya'da paramparça edilen tren vagonlarıyla olayın boyutlarını gördük.
Nihai aşamada ise Hamas Lideri Şeyh Ahmed Yasin'in vurulması ile bu işin çığırından çıktığını anladık.Ve yaşadık.
En azından yakın coğrafyalarımızda hissedir olduk.
Afganistan'da Taliban ve Usame Bin Ladin'e karşı başlatılan terörist avının, Irak'ta Saddam'a karşı verildiğini düşünürken Asya'dan Ortadoğu'ya kaydırılan terör olgusunun arka planını göremedik.
Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ya da Büyük İsrail Projesi(BİP)nin perde arkasını pek irdeleyemedik.
Terörist(!)Ladin kaçtıkça işgalin boyutu genişlemeye başladı, Saddam kodese tıkılmasına rağmen Irak'taki beklentiler Suriye ve İran'a kadar taşındı.
Teröris olduğu söylenen kişi ve örgütler kıskaca alınmasına rağmen operasyonlar bir türlü bitmedi.
Afganistan eskisinden daha kaotik bir yapıda. Irak'ın içler acısı durumu ise geleceğe dair umut vaadetmiyor.
Beklentiler havada, vaadler ise boş.
ABD,İngiltere, İspanya ve İsrail destekli devam ettirilmeye çalışılan bölgesel terör operasyonları rayından çıkmış durumda.
Rayından çıkan eylemler farklı ülkelerde farklı tepki toplarken Irak'ta BAASÇI kadrolar ve KAİDECİ kadrolar da eskisinden daha çok direnişçi toplamaya başladı.
İsrail'in HAMAS'a soktuğu çomak ise HAMASCI kanadı sayısal olarak daha da artıracak.
Sloganlar teröre karşı atılıyor, terörist devlet adamlarına ve o adamların ülkesine lanetler yağıyor.
Tüm dünya terörü ve teröristleri kınıyor.
Kınamaya yapan ortak dil ortada iken barışı sağlaması beklenen el henüz ortada yok.
Ne Madrid, ne İstanbul, ne Bağdat, ne de Gazze terörü hakediyor.
Yapılanlar, yaşananlar ortada.
Birileri terörü, diğer birileri teröristi kullanmaya devam ediyor.
ABD de İsrail de bunu yapıyor.
Terör kılıfıyla cinayetler işleniyor.
Terörist devletleri kınamayanlar terörden korksunlar.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005