Trump kendi bakanıyla kavgaya tutuştu
Eski avukatının itirafçı olmasıyla görevden alınma korkusu taşıyan ABD Başkanı Trump, şimdi de kendi atadığı Adalet Bakanı Sessions'ı emri altındaki bakanlıkta neler olduğunu anlamamakla suçladı
25.08.2018 00:00:00
Hakkında azil tartışmaları başlayan ve başkanlığının en zor haftasını geçiren ABD lideri Donald Trump, kendi seçtiği Adalet Bakanı'nı hedefine aldı.
Twitter mesajlarında daha önce de birçok kez eleştirdiği Jeff Sessions'ı topa turan Trump, bakanın emrindeki Adalet Bakanlığı'nda neler olduğunu anlamadığını savundu. ABD Başkanı, başını en çok ağrıtan isim olan Rusya soruşturmasını yürüten özel savcı Robert Mueller'i de 'Bob Mueller' olarak tanımladı.
Trump ayrıca kendisine destek veren Güney Carolina Senatörü Lindsey Graham'ın açıklamasından alıntıya da Twitter mesajlarında yer verdi. "Sessions, Başkan'ın güvenini yitirdi" diyen Senatör Graham, Trump'ın güvenebileceği bir adalet bakanıyla çalışmaya hakkı olduğunu savunmuş ve Adalet Bakanlığı'nın başına eninde sonunda yeni bir lider geleceği öngörüsünde bulunmuştu.
Kavga manşetlere taşındı
Yıllarca Trump'ın avukatlığını yapan Michael Cohen'in itirafçı olmasıyla yeni bir boyut kazanan soruşturmanın yarattığı artçı sarsıntıları sayfalarına taşıyan Amerikan basını ise, Trump ve Sessions arasındaki kavgayı manşetten verdi.
New York Times, Başkan Trump'ın kendisine odaklanan soruşturmaların giderek yoğunlaşmasından ve eski avukatı Michael Cohen'in itirafçı olmasından Adalet Bakanlığı'nı sorumlu tuttuğunu, Adalet Bakanı Jeff Sessions'ın ise alışılmadık bir şekilde bu suçlamalardan ötürü Trump'a tepki gösterdiğini yazıyor.
Gazete, Trump'ın, Sessions'ı görevden almayı düşünüp düşünmediğiyle ilgili soruya, Sessions'ın Rusya soruşturmasından çekilmesine karşı olduğunu yineleyerek ve 'Soruşturmayı Sessions'ın yürütmeyeceğini bilseydim Adalet Bakanı olarak başkasını atardım' diyerek yanıt verdiğini bildiriyor.
Habere göre Sessions, bu suçlamalara üzeri kapalı olarak ancak keskin ve net bir şekilde yanıt verdi ve Başkan'ı bakanlığın işine müdahale etmemesi gerektiği şeklinde uyardı. Trump ise karşılıklı söz düellosuna dönüşen anlaşmazlığa yine Twitter üzerinden karşılık verdi ve Twitter mesajında, "Jeff, karşı tarafın yolsuzluklarına da bak, haydi, yapabilirsin, tüm ülke seni bekliyor" ifadelerini kullandı.
Bu açıdan Trump ve Sessions arasındaki zıtlaşma, Trump'ın Adalet Bakanlığı'na karşı açtığı savaşın son ayağı olarak görülüyor.
Adalet Bakanlığı'nı kendisinin sadık koruyucusu olarak kabul eden bir başkan tarafından bu göreve atanan Sessions ise şimdi kendini tehlikeli bir siyasi çekişme içinde buluyor.
Gazeteye göre Sessions, Trump ile siyasi baskılardan uzak kalmayı hukukun üstünlüğünün temeli olarak gören Adalet Bakanlığı arasında sıkışmış durumda.
Twitter mesajlarında daha önce de birçok kez eleştirdiği Jeff Sessions'ı topa turan Trump, bakanın emrindeki Adalet Bakanlığı'nda neler olduğunu anlamadığını savundu. ABD Başkanı, başını en çok ağrıtan isim olan Rusya soruşturmasını yürüten özel savcı Robert Mueller'i de 'Bob Mueller' olarak tanımladı.
Trump ayrıca kendisine destek veren Güney Carolina Senatörü Lindsey Graham'ın açıklamasından alıntıya da Twitter mesajlarında yer verdi. "Sessions, Başkan'ın güvenini yitirdi" diyen Senatör Graham, Trump'ın güvenebileceği bir adalet bakanıyla çalışmaya hakkı olduğunu savunmuş ve Adalet Bakanlığı'nın başına eninde sonunda yeni bir lider geleceği öngörüsünde bulunmuştu.
Kavga manşetlere taşındı
Yıllarca Trump'ın avukatlığını yapan Michael Cohen'in itirafçı olmasıyla yeni bir boyut kazanan soruşturmanın yarattığı artçı sarsıntıları sayfalarına taşıyan Amerikan basını ise, Trump ve Sessions arasındaki kavgayı manşetten verdi.
New York Times, Başkan Trump'ın kendisine odaklanan soruşturmaların giderek yoğunlaşmasından ve eski avukatı Michael Cohen'in itirafçı olmasından Adalet Bakanlığı'nı sorumlu tuttuğunu, Adalet Bakanı Jeff Sessions'ın ise alışılmadık bir şekilde bu suçlamalardan ötürü Trump'a tepki gösterdiğini yazıyor.
Gazete, Trump'ın, Sessions'ı görevden almayı düşünüp düşünmediğiyle ilgili soruya, Sessions'ın Rusya soruşturmasından çekilmesine karşı olduğunu yineleyerek ve 'Soruşturmayı Sessions'ın yürütmeyeceğini bilseydim Adalet Bakanı olarak başkasını atardım' diyerek yanıt verdiğini bildiriyor.
Habere göre Sessions, bu suçlamalara üzeri kapalı olarak ancak keskin ve net bir şekilde yanıt verdi ve Başkan'ı bakanlığın işine müdahale etmemesi gerektiği şeklinde uyardı. Trump ise karşılıklı söz düellosuna dönüşen anlaşmazlığa yine Twitter üzerinden karşılık verdi ve Twitter mesajında, "Jeff, karşı tarafın yolsuzluklarına da bak, haydi, yapabilirsin, tüm ülke seni bekliyor" ifadelerini kullandı.
Bu açıdan Trump ve Sessions arasındaki zıtlaşma, Trump'ın Adalet Bakanlığı'na karşı açtığı savaşın son ayağı olarak görülüyor.
Adalet Bakanlığı'nı kendisinin sadık koruyucusu olarak kabul eden bir başkan tarafından bu göreve atanan Sessions ise şimdi kendini tehlikeli bir siyasi çekişme içinde buluyor.
Gazeteye göre Sessions, Trump ile siyasi baskılardan uzak kalmayı hukukun üstünlüğünün temeli olarak gören Adalet Bakanlığı arasında sıkışmış durumda.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.