Dışişleri bakanı Abdullah Gül'ün son ABD ziyareti çok verimli(!) geçti. Amerikalı muadili Condelezza Rice ile Türkiye'yi ABD'ye karşı yepyeni yükümlülükler altına sokacak adımların başlangıcı niteliğinde olan ortak vizyon belgesi üzerinde anlaşan Abdullah Gül, ABD'ye yaptığı ziyaretin son gününde ABD'nin önde gelen bir düşünce kuruluşunda konuşma yaptı. Bugün vizyon belgesinden ziyade Sayın Abdullah Gül'ün yaptığı konuşma üzerinde durmak istiyorum.Sorulara verdiği cevaplarla hükümetin üç temel probleme bakış açısını ortaya koymuş oldu Abdullah Gül."ABD, PKK konusunda yeni adım atacağını söyledi mi?" şeklindeki soruya Abdullah Gül, "ABD'nin çabalarını takdir ediyoruz? Daha fazla çabalayacakları sözünü verdiler" açıklamasını yaptı. Allah Allah! ABD'nin PKK konusunda Türkiye'nin Dışişleri bakanının takdir edebileceği çabaları oldu ve bu çabalar sonucu PKK çok büyük zararlar gördü de ben mi bunu duymadım? PKK hala Kuzey Irak'ta besleniyorsa ve her gün terör saldırılarıyla Mehmetçiklerimizi şehit edebiliyorsa takdir edecek ne var? Allah aşkına biri söylesin!Dışişleri Bakanı ruhban okulu'nun açılmasına ilişkin bir soruya da "Ruhban okulunun açılmasının anayasal bir engelle karşı karşıya olduğunu" belirtmiş.Ruhban okulu sorusuna verilen bu cevap, okulun yakında açılabileceği konusunda yeşil ışık yakıldığı şeklinde değerlendiriliyor. Çünkü istediği yasayı meclisten çıkarabilecek bir hükümetin yetkili ağzı, Ruhban okulunun açılmasının önündeki tek engelin Anayasa olduğunu söylüyorsa artık okulun açılması an meselesi demektir. Ruhban okulunu açmaya niyeti olmayan bir hükümet bu tür sorulara, başörtüsü konusundaki sorulara verdikleri cevaplar gibi "toplumsal mutabakat" sağlanmalı gibi yokuşa süren cevaplar pekâlâ verebilir. Ama AKP hükümetinin Ruhban Okulu konusunda net ve açılmasından yana bir tavrı söz konusu.Dışişleri bakanının üçüncü vurgulaması ise sözde Ermeni soykırımına yönelik bir soruya verdiği cevapla oldu.Gül, ermeni soykırımı iddialarına ilişkin olarak "bizim teklifimiz açık. Tarihçiler bir araya gelsin, tartışsın. Sonucu kabullenmeye hazırız" cevabını verdi. Ben beklerdim ki, Dışişleri bakanı cümlesinin herhangi bir yerinde "Türkler böyle bir soykırım asla yapmamıştır" kelimelerini geçirsin. Ama gelin görün ki, Ermeni soykırım iddialarını seslendiren müfterilerin cesaretleri kadar bir cesaret bile AKP hükümeti yetkililerinden görmek mümkün değil. Haklı olduğumuz konularda bile böyle pısırık bir politika takip eden AKP hükümeti Türk milletinin hangi hakkını koruyabilir?Yoksa hükümet sözde Ermeni soykırım iddialarını kabul yönünde de yeşil ışık mı yakıyor?
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023