Türkiye, gerçek ile sanal arasında kaybediyor

Türk milleti, Türkiye'nin gerçek gündemi ile sanal gündemi arasında "sarkaçlı saat" gibi gidip geliyor.Biraz da çift sarkaçlı saati andırıyor Türkiye! Türk milleti gidiyor Mersin'e? Türk siyaseti ve AKP hükümeti ise gidiyor tersine!Vatandaşı, sanal gündem etrafında "dolap beygiri" gibi döndürme hususunda, kim ne derse desin, iktidar ve muhalefet paslaşıyor.Türk milleti "gerçek gündem"le boğuşuyor, iktidar ve muhalefetiyle Türk siyaseti "sanal gündem"lerle gün geçiriyor, koltukta vakit dolduruyor.Ülkenin gerçek gündemi, açlık? AKP hükümetinin ve ona endeksli muhalefetin gündemi "açılım"!Ülkenin gerçek gündemi, işsizlik? AKP hükümetinin ve ona muhalefetin gündemi Anayasa değişikliği!Ülkenin gerçek işsizlik rakamı, genel bazda yüzde 17-18, gençler arasında yüzde 28-29? AKP hükümetinin ve muhalefetin "ekonomi büyüme rakamı yüzde 11.7!Türk milletinin gündemi, her Allah'ın günü bayraklara sarılı olarak önüne gelen "şehitleri"? AKP hükümeti ve muhalefetin gündemi ise "çömelme"!Türk milletinin gündemi, canına ve milli birliğine kast eden terör? AKP ve muhalefetin gündemi ise "etnik kimlikleri muhatap alma" adı altında PKK açılımı, devletin kuruluş senedi olan Lozan Anlaşmasına ve medeniyet değerlerimize aykırı "etnik eksenli ve çok parçalı bir millet" tarifi!Türk milletinin gündemi AB ham hayali uğruna yok edilen tarımı, maliyeti bile karşılamayan taban fiyatlar ve AB kotaları yüzünden çiftçiliğin kökü kurutulmasının akabinde haciz ve icralarla el konulan bağ ve bahçeleri, ecnebilere ve yerli komisyoncularına peşkeş çekilen madenleri? AKP'nin ve aynı ipteki müzmin muhalefet cambazlarının gündemi ise AB uyum düzenlemeleri, AB fasılları, AB şeflerine kendilerini beğendirme telaşı!Türk milletinin, derdi bizzat "kendisi" ve ateş çemberi haline getirilen "çevre"si? AKP ve muhalefetin gündemi ise, AB, ABD, IMF, İsrail ve gayr-i Müslim azınlıklar, bunları memnun ve bahtiyar etmek!Bu gerçek ve sanal gündem arasında saatin sarkacı gibi gidip geliyor Türkiye!Can kaybediyor, kan kaybediyor. Kimliğini, birliğini, umudunu ve idealini kaybediyor. Sermayesini kaybediyor. Kaynaklarını kaybediyor. İşletmelerini kaybediyor. Topraklarını kaybediyor. Devletini kaybediyor, Milletini kaybediyor.Yüreğindeki direncini ve onurlu duruşunu kaybediyor!Türk askerinin başına Kuzey Irak'ta Amerikan çuvalı geçiriliyor; çuval geçiren işgalci Amerikalı, Afganistan'da Türk askerinin başına başkomutan olarak atanıyor! Ankara'dakiler ise bunu bile hazmediyor, kanıksıyor, emir eri gibi hazır olda bekliyor!Bir aşiret bile, kendi yakınlarından herhangi birine yapılan saldırı veya hakareti, topyekun kendine yapılmış kabul ederek mütecaviz tarafa karşı gardını alırken; Türkiye, askerinin başına çuval geçiren işgalcinin Afganistan'da başına komutan yapılmasını hazmediyor, baş tacı yapıyor, bir aşiretin ortaya koyduğu tepkiyi ve onurlu duruşu ortaya koyamıyorsa, dış politikada "Türk ulusunun onuru"nun nerelerde gezindiğini varın siz hesap edin! Aynı "onur meselesi", Mavi Marmara sürecindeki alayıvaladan sonra gerçekleştirilen B. Obama-R. T. Erdoğan görüşmesindeki "özel talimat" üzere Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve İsrail Bakanı arasındaki "gizli görüşme" için de söz konusudur!Malını kaybeden bir şeylerini kaybeder, cesaretini ve onurunu kaybeden ise, her şeyini kaybeder; Türkiye, maalesef cesaret ve onurunu kaybedip-etmeme kavşağında cebelleşiyor.Türk milletinin gündemi ve duruşu ile AKP hükümetinin gündemi ve duruşu çok farklı, çok ters yönlerde!Oyun millete oynanıyor, devlete oynanıyor? Millet ve devlet oyalanıyor; AB, ABD, IMF ve sair ecnebiler ve onların ülkemizdeki komisyoncuları malı götürüyor!Milletimiz, AKP hükümetini iki dönemden beri bu ters ve dışa endeksli politikalar için koltuğa oturtmadı. Muhalefeti de AKP'nin değirmenine su taşısınlar diye Meclis'e göndermedi. Oyun bu ise, oyunu bozacak olan, yine milletin kendisidir.Gerçek gündem ile kavrulan ve adeta toprağa gömülme noktasına sürüklenen millet, sanal gündemlerle kendisini oyalayan siyaseti sandığa gömmelidir? Ama yetmez,aynı zamanda, projesi, programı, millet ve devlet derdi olan, onurlu ve milli duruş sahibi gerçek siyaset ve devlet adamlarını da işbaşına getirmelidir. Bunun da tek adresi vardır, BTP ve Prof. Dr. Haydar Baş! Başka kurtuluş yolu yok; hayır, var diyebilen varsa, beri gelsin?