Türkiye taşeron olmamalı

BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, bölgesinde ve dünyadaki gelişmelerde Türkiye'den beklenen şeyin taşeronluk değil tarihi misyonu gereği söz ve rey sahibi olmak iradesini göstermek olduğunu söylediBTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, iç ve dış politikalarımızı maalesef hâlâ milli bir çizgiye getiremediğimizi belirterek, bütün olaylar ve gelişmeler bizi milli varlık ve milli kimlik çizgisine zorlamasına rağmen bir türlü kendi gerçeklerimize dönmüyor olduğumuza dikkat çekti.Demokratik ortaklığın anlamıABD ve Bush'un itibar kaybının da ötesinde ortaya koyduğu hukuk ve vicdan normlarından uzak ve yoksun icraatların bütün insanlığı ve bizi de tehdit etmesine, bunu da gözümüze soka soka göstermesine rağmen ABD'de yapılacak G-8 zirvesine Sayın Başbakanın "demokratik ortak" olarak davet edilmesi çok iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, "Değişmeyen ABD politikalarına 'demokratik ortak' olmak Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde yapılacak siyasi, ekonomik ve kültürel müdahalelere ortak olmak demektir. Afganistan, Irak ve Filistin gerçekleri bütün vahşeti ile ortada iken böyle bir ortaklığın ülkemiz ve bölgemiz için ne manaya geldiğini herkesin çok iyi görmesi gerekir" dedi.Türkiye'ye düşen, Türkiye'den beklenenProf. Dr. Haydar Baş şöyle konuştu: "Eğer, biz gerçekten söz ve rey hakkı olan 'demokratik ortak' isek öncelikle bölgemizde yaşanan ve gittikçe tehdit hudutlarını zorlayan sıcak gelişmeleri masaya yatırmayı teklif etmemiz gerekir. Mesele terörle mücadele ve barış ise ABD'nin uygulamalarının hem terörü arttırdığını ve hem de barışın yollarını tıkadığını bir ortak olarak bizi ABD'ye davet edenlerin önüne koymak zorundayız. Ülkemizin ve bölgemizin içinde bulunduğu şartlar bir ortak olarak bizi yeni felaketlere değil mevcut tehlikeleri önlemeye çağırıyor." Bush'un G-8 zirvesine davetinin neticesinde söz ve rey sahibi bir ortak mı yoksa taşeron mu olduğumuzu göreceğimizi belirten BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, bize düşen ve bizden beklenenin, tarihi misyonumuzun ve bölgedeki hassasiyetlerimizin gereği söz ve rey sahibi olarak dünya barışına gerçek katkıyı sağlamak olduğunu ifade etti.