Türkiye'nin boynu kıldan ince mi?
14.10.2004 00:00:00
İlerleme Raporu, Türkiye'nin, tarihi çarpıtarak sözde soykırım iddiasında ısrar eden ve Türkiye'den toprak talebinde bulunan Ermenistan'ın önünde boyun eğmesini de şart koşuyor. Ankara'nın bu konuda ise sesi de, soluğu da çıkmıyor
Avrupa Birliği İlerleme Raporu, AB üyesi Yunanistan'ın ve Rum Kesimi'nin yanı sıra AB'ye üye olmak için adım dahi atmayan Ermenistan lehine de Türkiye'den taviz koparmak istiyor. Türkiye'nin AB'ye üye olabilmesi için "Ermenistan sınırını açmasını ve soykırımı tanımasını" şart koşan İlerleme Raporu, Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sinin Ermenistan tarafından işgal edildiğini görmezlikten geliyor.
Türkiye hemen tanımıştı
Türkiye'de Süleyman Demirel başbakanlığındaki hükümet, Sovyetler Birliği'nin dağıldığı resmen ilan edildikten 5 gün sonra 16 Aralık 1991'de Ermenistan'ın bağımsızlığını tanımıştı. Türkiye'nin insani yardımda bulunmasıyla başlayan ikili ilişkiler, geçen yıllarda bu ülkenin sözde soykırım iddialarından vazgeçmemesi ve işgalci politikasını sürdürmesi nedeniyle uzun yıllar bir gelişme gösterememişti.
Doğu Anadolu'da
gözleri var
Ermenistan'ın Bağımsızlık Bildirisi'nde Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi için "Batı Ermenistan" ifadesi kullanılmıştı.
Ermenistan'ın Türkiye'nin toprak bütünlüğüne yönelik diğer talepleri de şöyle sıralanıyor:
1) Ermenistan Anayasası'nın 11. ve 13. maddelerinde açıkça Türkiye'den toprak talep ediliyor.
2) Devlet armasında yer alan Ağrı Dağı, Ermenistan sınırları içinde gösteriliyor.
3) Ermenistan, iki ülke arasındaki sınırı belirleyen 1921 Kars ve Gümrü anlaşmalarını tanımıyor.
4) Ermenistan, sözde soykırım iddialarının uluslararası alanda tanınmasını başlıca milli politika önceliği haline getirdi.
Ermenistan'da iktidara yakın isimler de, soykırım iddialarını gündeme taşıma çabalarını sürdürüyor. İktidarda önemli oranda güç sahibi olan aşırı milliyetçi Daşnaksütyun Partisi'nin 6 Şubat 2004'de Erivan'da yapılan 29. genel kurul toplantısında konuşan parti liderlerinden Hrant Margaryan, "Batı Ermenistan'ın (Doğu Anadolu) kurtarılmasının, ülkenin geleceğinin garantisi olduğunu" ileri sürmüştü.
Uluslararası
hukuku da takmıyor
Ermenistan, Azerbaycan'ın yaklaşık yüzde 20'sini işgal altında tutarak, Birleşmiş Milletler'in 822, 853, 874 ve 884 sayılı kararlarına açıkça uymuyor. Ortadoğu'da hak-hukuk tanımayan, her gün onlarca Filistinliyi katleden İsrail'i örnek alan Ermenistan, Türkiye'nin acziyetinden de istifade ederek bölgede terör estirmeye devam ediyor.
Ankara'nın sesi çıkmıyor
Türkiye, Ermenistan'ın "kabul edilemez" taleplerine rağmen, iki ülke arasında doğrudan uçuşlara izin veriyor. Buna rağmen, Erivan yönetimine yakın basın yayın organlarında Türkiye ile ilgili haberlerde ise, "Türkiye'deki tarihsel topraklar" ve Yukarı Karabağ'a ilişkin taleplerle soykırım iddialarından vazgeçilmesinin söz konusu olmadığı" sürekli vurgulanıyor.
Öte yandan, Ermenistan yönetimi, Ermenistan dışındaki yaşayan Ermenilerin sonraki aşamada Türkiye'den tazminat ve toprak talebini gündeme getireceği ümidiyle soykırım iddialarına ağırlık veriyor.
AB Ermenistan'ın yanında
Yukarıda vurgulanan gerçeklere rağmen, Avrupa Birliği İlerleme Raporu'yla Türkiye'nin Ermenistan ile diplomatik ilişki kurarak, kapalı olan sınır kapısını açmasını talep etti. AB, ayrıca Türkiye'nin AB'ye girebilmesi için sözde soykırım iddialarını tanıması gerektiğini de ilan etti.
AB Raporu'nun Türkiye'nin Üyelik Perspektifinden Kaynaklanan Sorunlar
başlıklı bölümün 7. sayfasında Ermenistan lehine istenen tavizler şu şekilde kelimelendirilmişti: "Başta 1915-16 yıllarında bölgede yaşanan insan zayiatı olmak üzere trajik olaylarla ilgili olarak, Türkiye'nin müzakere ümidi ve perspektifi, onu Ermenistan'la ikili ilişkilerini geliştirmesinde uzlaşmaya götürmelidir. Özellikle halen kapalı olan kara sınırın açılmalı ve diplomatik ilişkiler tesis edilmelidir."
Dolayısıyla, raporun en önemli bölümlerinden birisi, Türkiye'yi soykırımı tanımaya davet ediyor. Sonuç Türkiye'nin Ermenistan'a toprak ve tazminat ödemesidir. Aynı anda Azerbaycan'ı işgal eden Ermenistan'a kara sınırımızı da açılması mutlak anlamda talep ediliyor. AKP Hükümeti ise bugüne kadar AB'nin Ermenistan lehine Türkiye'den kopartmak istediği talepleri sorgulamaması dikkat çekiyor. Hükümetin bu konuda sessiz kalması ise anlamlı bulunuyor.
Recep BAHAR
Avrupa Birliği İlerleme Raporu, AB üyesi Yunanistan'ın ve Rum Kesimi'nin yanı sıra AB'ye üye olmak için adım dahi atmayan Ermenistan lehine de Türkiye'den taviz koparmak istiyor. Türkiye'nin AB'ye üye olabilmesi için "Ermenistan sınırını açmasını ve soykırımı tanımasını" şart koşan İlerleme Raporu, Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sinin Ermenistan tarafından işgal edildiğini görmezlikten geliyor.
Türkiye hemen tanımıştı
Türkiye'de Süleyman Demirel başbakanlığındaki hükümet, Sovyetler Birliği'nin dağıldığı resmen ilan edildikten 5 gün sonra 16 Aralık 1991'de Ermenistan'ın bağımsızlığını tanımıştı. Türkiye'nin insani yardımda bulunmasıyla başlayan ikili ilişkiler, geçen yıllarda bu ülkenin sözde soykırım iddialarından vazgeçmemesi ve işgalci politikasını sürdürmesi nedeniyle uzun yıllar bir gelişme gösterememişti.
Doğu Anadolu'da
gözleri var
Ermenistan'ın Bağımsızlık Bildirisi'nde Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi için "Batı Ermenistan" ifadesi kullanılmıştı.
Ermenistan'ın Türkiye'nin toprak bütünlüğüne yönelik diğer talepleri de şöyle sıralanıyor:
1) Ermenistan Anayasası'nın 11. ve 13. maddelerinde açıkça Türkiye'den toprak talep ediliyor.
2) Devlet armasında yer alan Ağrı Dağı, Ermenistan sınırları içinde gösteriliyor.
3) Ermenistan, iki ülke arasındaki sınırı belirleyen 1921 Kars ve Gümrü anlaşmalarını tanımıyor.
4) Ermenistan, sözde soykırım iddialarının uluslararası alanda tanınmasını başlıca milli politika önceliği haline getirdi.
Ermenistan'da iktidara yakın isimler de, soykırım iddialarını gündeme taşıma çabalarını sürdürüyor. İktidarda önemli oranda güç sahibi olan aşırı milliyetçi Daşnaksütyun Partisi'nin 6 Şubat 2004'de Erivan'da yapılan 29. genel kurul toplantısında konuşan parti liderlerinden Hrant Margaryan, "Batı Ermenistan'ın (Doğu Anadolu) kurtarılmasının, ülkenin geleceğinin garantisi olduğunu" ileri sürmüştü.
Uluslararası
hukuku da takmıyor
Ermenistan, Azerbaycan'ın yaklaşık yüzde 20'sini işgal altında tutarak, Birleşmiş Milletler'in 822, 853, 874 ve 884 sayılı kararlarına açıkça uymuyor. Ortadoğu'da hak-hukuk tanımayan, her gün onlarca Filistinliyi katleden İsrail'i örnek alan Ermenistan, Türkiye'nin acziyetinden de istifade ederek bölgede terör estirmeye devam ediyor.
Ankara'nın sesi çıkmıyor
Türkiye, Ermenistan'ın "kabul edilemez" taleplerine rağmen, iki ülke arasında doğrudan uçuşlara izin veriyor. Buna rağmen, Erivan yönetimine yakın basın yayın organlarında Türkiye ile ilgili haberlerde ise, "Türkiye'deki tarihsel topraklar" ve Yukarı Karabağ'a ilişkin taleplerle soykırım iddialarından vazgeçilmesinin söz konusu olmadığı" sürekli vurgulanıyor.
Öte yandan, Ermenistan yönetimi, Ermenistan dışındaki yaşayan Ermenilerin sonraki aşamada Türkiye'den tazminat ve toprak talebini gündeme getireceği ümidiyle soykırım iddialarına ağırlık veriyor.
AB Ermenistan'ın yanında
Yukarıda vurgulanan gerçeklere rağmen, Avrupa Birliği İlerleme Raporu'yla Türkiye'nin Ermenistan ile diplomatik ilişki kurarak, kapalı olan sınır kapısını açmasını talep etti. AB, ayrıca Türkiye'nin AB'ye girebilmesi için sözde soykırım iddialarını tanıması gerektiğini de ilan etti.
AB Raporu'nun Türkiye'nin Üyelik Perspektifinden Kaynaklanan Sorunlar
başlıklı bölümün 7. sayfasında Ermenistan lehine istenen tavizler şu şekilde kelimelendirilmişti: "Başta 1915-16 yıllarında bölgede yaşanan insan zayiatı olmak üzere trajik olaylarla ilgili olarak, Türkiye'nin müzakere ümidi ve perspektifi, onu Ermenistan'la ikili ilişkilerini geliştirmesinde uzlaşmaya götürmelidir. Özellikle halen kapalı olan kara sınırın açılmalı ve diplomatik ilişkiler tesis edilmelidir."
Dolayısıyla, raporun en önemli bölümlerinden birisi, Türkiye'yi soykırımı tanımaya davet ediyor. Sonuç Türkiye'nin Ermenistan'a toprak ve tazminat ödemesidir. Aynı anda Azerbaycan'ı işgal eden Ermenistan'a kara sınırımızı da açılması mutlak anlamda talep ediliyor. AKP Hükümeti ise bugüne kadar AB'nin Ermenistan lehine Türkiye'den kopartmak istediği talepleri sorgulamaması dikkat çekiyor. Hükümetin bu konuda sessiz kalması ise anlamlı bulunuyor.
Recep BAHAR
