Öncelikle Cengiz Özakıncı'nın "Türkiye'nin siyasi intiharı: Yeni Osmanlı Tuzağı" adlı kitabının 242. sahifesinde yer vermiş olduğu şu diyalogu bir okuyuverin.Söz konusu diyalog 9 Ekim 1992 tarihli Milliyet gazetesinde yayınlanmış ve Milliyet gazetesi yazarı Güneri Cıvaoğlu'yla bir Amerikan yarbayı arasında gerçekleşmiştir.Diyalog şöyle:"Amerikalı yarbay ile dev Ortadoğu haritasının önündeyiz. Sağ elinin avuç içini Musul-Kerkük vilayeti olan alanda gezdiriyor. Ve sakin bir sesle kelimeleri tane tane seçerek anlatıyor: İşte Kürt devleti burada kuruluyor. Savaş bitecek, Saddam çökmüş olacak. Yörede devlet kalmayacak. Devlet otoritesinden yoksun boşluk doğacak. Kürtler bir devlet kurarak buradaki boşluğu dolduracak. Türkiye'den toprak isteyecekler.Ona anımsatıyorum: Türkiye bunu kabul etmeyeceğini açıklanmış bulunuyor. Amerikalı Yarbay, "O zaman çarpışacaksınız" diyor.Soruyoruz: Türkiye'nin düzenli orduları, silahları, topları ve füzeleri var. Böyle büyük bir güce nasıl karşı koyarlar?Amerikalı yarbayın verdiği yanıt düşündürücüdür: Irak'ın kuzeyindeki Kürtlerin yakında silahları olacak. Saddam'ın bıraktığı silahlar onlara kalıyor. Belki Türkiye'de sizinkilerden bile ileri silahları olacak."Son yıllarda yaşadığımız hadiseler Amerikanın bu planının gerçekleşmek üzere olduğunu göstermektedir. ABD, Kuveyt işgalinden sonra Irak'ı vurmaya başladığında 36. paralelin üzerini uçuşa kapalı bölge olarak ilan ettiğinde BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "ABD bu bölgede (Kuzey Irak) bir Kürt devleti kurmak istiyor" demişti. O zaman BTP liderinin bu uyarılarına kulak asmayan siyasiler şimdi bu korkunç gerçekle yüzleşmek zorunda kaldılar.PKK terörünün kanlı saldırılarına hız verdiği birkaç aylık sürede Türkiye'nin şaşkın ve ne yapacağını bilemez tutumları teröre ve terörün arkasındaki güçlere cesaret vermiş olmalı ki, geri adım atmaya hiç niyetleri olmadığını her fırsatta dile getirmekten geri durmuyorlar.Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için var gücüyle çalışan bir blok var karşımızda. Bu bloğun başını elbette ki ABD çekmekte ve ona Talabani, Barzani ve PKK da destek vermektedir.Bu tazyik sonucu Türkiye, askerlerinin şehit olmasının üzerinden günler geçmiş olmasına rağmen sınır ötesinde hala bir şeyler yapmış değildir. Burada AKP hükümetinin vebali, dış baskıları her zaman olduğu gibi temel kabul edip ona göre davranmasıdır. İktidara gelirken izlediği yol düşünülünce AKP hükümetinin başka bir şekilde davranması da zaten beklenmemektedir. Ne diyorduk?Türkiye köşeye sıkıştırılmış durumda. Ne sınır ötesi operasyonla PKK'lı teröristlerin inlerini Türk Silahlı Kuvvetlerinin vurmasına izin veriliyor. Ne de kendileri PKK'ya silahlı müdahale yapıyorlar. Eli kolu bağlanmış Türkiye'ye ABD-Talabani-Barzani-PKK dörtlüsü tek bir çıkış yolu bırakmış durumdalar. Bu çıkış yolu aslında Türkiye'nin intiharı demek. Türkiye için açık bırakılan tek yol Barzani'yi muhatap kabul etmektir. Bu adım, sözde Kürt devletinin bağımsızlığının önündeki en büyük mani olan Türkiye'nin tanımaması engelini ortadan kaldıracak ve belki de bu sözde Kürt devletini ilk önce tanıyan ülkelerden biri de Türkiye olacaktır. İsrail'in tanınması böyle olmuştur.Eğer bu senaryo gerçekleşirse -bütün işaretler gerçekleşeceğini gösteriyor- Türkiye PKK terörüyle değil PKK teröristlerini de bünyesine almış bir Barzani devletiyle uğraşmak zorunda kalacak.Bugün Barzani'ye rağmen Kuzey Irak'a sınır ötesi operasyon yapamayan Türkiye o zaman ne yapacaktır?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024