Sorunlar hiç eksik olmayacak mı?Şimdi de susuzluk tehlikesi ortaya çıktı.Başkentlilerin 180 günlük suyu kalmış.İstanbulluların suyu ise tehlikeli sınırı olan seviyenin altına inmiş.Buna bereketsizlik mi desek? yoksa başka bir şey mi bilmiyorum.Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede susuzluk çekmek için yetkililerin çok kabiliyetli(!) ve maharetli(!) olması gerekli anlaşılan.Onlar çözümü bulmuşlar!Milletimizin tasarruf yapması sağlanacakmış.Bu nasıl olacakmış biliyor musunuz?Ceza verilecekmiş!Ankara'da 10 metreküpten fazla su tüketenlere caza gelecek. Belki ardından İstanbul'da da ceza uygulaması devam edecek.Ne kadar kolay değil mi?Yöneticilerin beceriksizliğinin cezası her zaman olduğu gibi yine millete kesilecek. Millet de saf saf bu cezaya katlanacak. Ne de olsa buna alıştırıldık. Artık kabullenmek zor olmuyor.Oysa bu susuzluk sorununa pekâlâ çözüm bulunması mümkün. Ama Türkiye'de çözüm pek aranmadığı için sorunlarla beraber yaşlanıyoruz. Gerçi en tepede oturan siyasiler, Türkiye'nin hangi sorununu bir daha önümüze gelmeyecek şekilde çözdüler ki, belediye başkanlarından sorunların çözümünü bekleyelim.. "Balık baştan kokar" diye boşuna dememiş atalarımız.Oysa biz Suudi Arabistan'ın Cidde kentinin susuzluk sorununu ta 1900'lü yıllarda çözmüş bir milletiz. Nasıl mı?Bakınız size bununla ilgili yaşanmış bir olay anlatayım.1976 yılında Cidde'de deniz suyundan içme suyu üreten bir tesisin açılışı yapılmaktadır. Türkiye'nin o tarihteki Suud Büyükelçisi tesisin açılış töreninde yaptığı konuşma sırasında "Bu ilk tuzlu sudan içme suyu üreten tesisi?" ifadelerini kullanır kullanmaz, Fransa'nın Suud Büyükelçisi büyükelçimizin sözünü keser ve şöyle der; "Yanılıyorsunuz Sayın Büyükelçi, bu tesis tuzlu sudan içme suyu üreten ilk arıtma tesisi değildir."Öyle mi? der bizim büyükelçi. Fransız Büyükelçi devam eder; "İlki Osmanlıların yaptığıdır."Türk büyükelçi elbette hem şaşkınlık hem de mahcubiyeti aynı anda yaşar.Fransız Büyükelçi daha sonra büyükelçimize, "Bir Arap Kentinin Portresi: Cidde" adlı bir kitap hediye eder. Kitapta Osmanlıların Cidde'de yaptığı ilk denizden tatlı su arıtma tesisine ait resim de yer almakta ve resmin altında şu satırlara yer almaktadır; "Deniz suyu arıtma tesislerinin öncüsü olan bu kondansatör Türkler tarafından yapılmış olup, onlarca yıl Cidde'ye mütevazı miktarda içme suyu sağlamıştır. Bu tesis 1940'lara kadar faaliyette kalmış, Fatıma vadisinden getirilen su Cidde'ye ulaştığında sökülerek kaldırılmıştır."Ecdadımızın 1900'lü yıllarda ortaya koyduğu çözümleri bugün bile anlamaktan yoksun olanlar var. Eğer ecdadımızı zerre kadar anlayabilmiş olsalardı üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye bugün susuzlukla boğuşuyor olmazdı.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023