HABER-ANALİZÖnümüzdeki hafta Galler'in başkenti Cardiff'te yapılacak NATO Zirvesi, Ukrayna meselesine odaklanacak. Zirveye Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko davet edilirken, 28 Mayıs 2002'de NATO'nun Roma Zirvesi'nde NATO-Rusya Konseyi oluşturulmasına rağmen Rusya davet edilmedi. NATO Genel Sekreteri Rasmussen, zirvede Poroşenko ile biraraya geleceklerini belirterek, Ukrayna'nın NATO üyeliği konusunda yapılan açıklamalara ilişkin olarak 2008'deki Bükreş Zirvesi'nde alınan kararlara atıfta bulunarak, "Ukrayna'nın istemesi ve gerekli kriterleri yerine getirmesi halinde üyeliğin mümkün olduğunu" vurguladı. Rasmussen, NATO'nun ağırlığını Doğu Avrupa'ya kaydırmaya çalıştığını da dile getirdi. Ancak NATO ülkeleri arasında bu görüşe karşı çıkan ülkeler de bulunuyor.  Rasmussen'in, NATO'yu Rusya tehdidine karşı Doğu Avrupa'da daha güçlü konuma getirme çabasına Amerika ve İngiltere destek veriyor. Fransa, İtalya ve İspanya ise bu fikre karşı çıkıyor. Almanya bu konuda fikrini net bir şekilde ifade etmiş değil. Bu zor bir konu çünkü Rusya'yı daha da kışkırtmanıns onucu ne olur, Almanya'da bunu kimse kestiremiyor.Zirvenin hedefiTürkiye'de "Amerika'nın Terörizme Karşı Savaşı" ve "Yoksulluğun Küreselleşmesi - IMF ve Dünya Bankası" adlı kitaplarıyla tanınan merkezi Kanada'da bulunan Küreselleşme Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Michel Chossudovsky, Rus haber ajansı Ria Novosti'ye yaptığı açıklamada, önümüzdeki hafta Galler'de yapılacak NATO Zirvesi'nde Rusya'nın hedef alınacağını belirtti. Rusya'nın zirveye davet edilmemesinin sebebinin de bu olduğuna işaret eden Chossudovsky, şunları söyledi: "Zirvede askeri planlama yapılmayacak. Askeri planlama başka yerde yapılacak. Zirvenin hedefi kamuoyu oluşturmak" dedi.  Çoğu Amerikan kuklasıÇok sayıda NATO üyesinin ABD'nin kuklası olduğunu, körü körüne Washington'un stratejilerini takip ettiğini savunan Chossudovsky, "Galler'de 60 ülkeden gelecek devlet ya da başbakanların kolları bükülecek. Bu liderlerin çoğu zaten ABD yanlısı... Çoğu zaten siyasi kukla..." Chossudovsky zirvede üyeler arasında görüş birliğinin santaj yoluyla sağlandığına işaret etti. NATO diplomasiye karşıNATO'nun Ukrayna'daki sorunu diplomatik yollarla çözme niyeti taşımadığına işaret eden Chossudovsky, şunları söyledi: "Eğer NATO soruna barışçıl bir yol bulmak isteseydi, Rusya'yı zirveye davet ederdi. Böylece diyalog ortamı doğardı. Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko, Ukrayna'nın doğusu konusunda Rusya ile ikili müzakere yapmak istiyor ama bölgedeki federalcilerle görüşmek istemiyor. Oysa Putin, Doğu Ukrayna'daki kriz için çözümün ilgili taraflarca (Ukrayna hükümeti ile bölgedeki direnişçiler) müzakere edilmesi gerektiğini ifade ediyor."Chossudovsky, Poroşenko'nun 26 Ağustos'ta Putin ile yaptığı görüşmenin muhtevasının önceden Batılı danışmanlarla birlikte hazırlandığını kaydederek, "Poroşenko herhangi bir karar alamıyor. Güney Ukrayna'da halka karşı işlenen suçlarda da tam bir suç ortağıdır. Dahası Ukrayna hükümeti meşru bir hükümet değildir. Poroşenko, ABD'nin kuklasıdır." Önceki akşam Rusya Birinci Kanalı'na açıklamalarda bulunan Putin ise görüşmeye ilişkin "Petro Alekseyeviç (Poroşenko) diyalog kurulabilecek bir kişi. Ancak tabii ki anlaştığımız her şeyin gerçek hayata yansımasını isterim" dedi. Rusya Devlet Başkanı Putin, NATO'nun "Rusya, Ukrayna'yı işgal etti" şeklindeki suçlamasına karşılık vererek, Ukrayna kuvvetlerinin Naziler gibi davrandığını kaydetti. Putin: Batı bize bulaşmasın Rusya ve Ukrayna haklarının tek bir millet gibi olduğunu ifade eden Putin, "Rusya'nın ortakları, bize bulaşmamanın kendileri için en iyisi olacağını anlamalı" dedi. Batı ile Rusya arasında yeni gerilim konusu olan Arktik Okyanusu'ndaki zengin kaynaklar konusuna da değinen Putin, "Çıkarlarımız Arktik Bölgesi'nde yoğunlaşmaktadır. Bu bölgenin geliştirilmesine ve burada konumuzun güçlendirilmesine daha fazla önem vereceğiz" şeklinde konuştu. HABER MERKEZİ