Almanya'da yayımlanan Welt Am Sonntag gazetesinde geçtiğimiz yıl yayınlanan bir raporda, Vatikan'ın Katolik Kilisesi'ne bağlı, dünyanın dört bir yanında şubeleri olan ve gizli misyonerlik faaliyeti yürüten bir kuruma, İslam'ın yayılmasını engellemek için büyük bir fon tahsis ettiği belirtildi. Haberi, "Milyonlar Muhammed'e Karşı" manşetiyle okuyucularına duyuran Alman Welt am Sonntag gazetesi, 30 Mayıs 2004 tarihli nüshasında, Vatikan'ın büyük bir meblağdan oluşan bir fonu, gizli "Congregation for the Evangelization of Peoples adlı organizasyonun kullanımına verdiğini yazmıştı.
İnsanları Evangelist Yapma Cemaati olarak bilinen bu kuruluşa Vatikan'ın böyle bir kaynak ayırması, söz konusu İslam ve Müslümanlar olunca Katolik olsun Evangelist olsun bütün batılı kurum ve birliklerin hedefinin aynı olduğunu göstermektedir.
Vatikan'ın İslam'ın yayılmasını engelleme raporunu Welt Am Sonntag gazetesinde yayınlayan Andreas Englisch, cemaatin öncelikli hedefinin Hz. Muhammed'in insanlığın gözündeki imajını zedelemek yoluyla İslam'ın yayılmasını frenlemek ve insanların İslam dinine gösterdiği ilgiyi azaltmak olduğunu ifade ederek, bu cemaatin Hıristiyanlık ve İslamiyet arasındaki gergin noktaları körükleyen tek uluslararası kurum olduğunu belirtiyor.
Fakir ülkelerdeki Müslümanlara bedava sağlık hizmetleri verilerek Hıristiyanlaştırılması, diğer bölgelerde ise -buraya özellikle dikkatinizi çekerim-Hıristiyan-Müslüman diyalogunun desteklenmesi adı altında çalışmalar sürdürülmesi tavsiye edildi.
İnsanları Hıristiyanlaştırma Cemaati'nin katı ve acımasız kurallarla yönetildiğini belirten Welt am Sonntag gazetesi, buna örnek olarak, cemaatin idarecilerinden Kardinal Crescenzio Sepe'nin, cemaat çalışanlarını "askerlerim" diye çağırmasını gösterdi.
İnsanları Evangelist yapma cemaatinin deşifre edildiği bu raporda geçen "Hıristiyan-Müslüman diyalogunun desteklenmesi" ifadesi ister istemez insanda, Vatikan'ın milyarlarca dolar ayırarak beslediği bu Evangelist cemaatle Türkiye'deki dinlerarası diyalog haramilerinin ne gibi bir ilişkileri olduğu merakını uyandırıyor.
Bu ilişki parasal olabileceği gibi aynı inancı ve hedefleri paylaşmak olarak gerçekleşebilecektir. Türkiye'de dinlerarası diyalog haramisi olduktan sonra hiçbir para sıkıntısı çekmeden bol bol yatırıma giden diyalog şakşakçılarının arpasının nereden geldiği de gün yüzüne çıkmış oldu.
Papalık misyonunun bir parçası olmak için ölen papanın eline ve ayaklarına sarılan Türkiye'deki dinlerarası diyalog haramilerinin bu el ve ayak öpüşleri Papalık tarafından ziyadesiyle beğenilmiş olduğu anlaşılıyor. Çünkü, Papayla görüştükten sonra dinlerarası diyalog süreci için daha çok para harcıyorlar.
Netice olarak gelinen bu süreçte İslam ve Müslümanlar karşısında Vatikan, Evangelistler ve diyalogcuların bir ittifak içerisinde olduklarını rahatlıkla ifade edebiliriz.
İnsanları Evangelist Yapma Cemaati olarak bilinen bu kuruluşa Vatikan'ın böyle bir kaynak ayırması, söz konusu İslam ve Müslümanlar olunca Katolik olsun Evangelist olsun bütün batılı kurum ve birliklerin hedefinin aynı olduğunu göstermektedir.
Vatikan'ın İslam'ın yayılmasını engelleme raporunu Welt Am Sonntag gazetesinde yayınlayan Andreas Englisch, cemaatin öncelikli hedefinin Hz. Muhammed'in insanlığın gözündeki imajını zedelemek yoluyla İslam'ın yayılmasını frenlemek ve insanların İslam dinine gösterdiği ilgiyi azaltmak olduğunu ifade ederek, bu cemaatin Hıristiyanlık ve İslamiyet arasındaki gergin noktaları körükleyen tek uluslararası kurum olduğunu belirtiyor.
Fakir ülkelerdeki Müslümanlara bedava sağlık hizmetleri verilerek Hıristiyanlaştırılması, diğer bölgelerde ise -buraya özellikle dikkatinizi çekerim-Hıristiyan-Müslüman diyalogunun desteklenmesi adı altında çalışmalar sürdürülmesi tavsiye edildi.
İnsanları Hıristiyanlaştırma Cemaati'nin katı ve acımasız kurallarla yönetildiğini belirten Welt am Sonntag gazetesi, buna örnek olarak, cemaatin idarecilerinden Kardinal Crescenzio Sepe'nin, cemaat çalışanlarını "askerlerim" diye çağırmasını gösterdi.
İnsanları Evangelist yapma cemaatinin deşifre edildiği bu raporda geçen "Hıristiyan-Müslüman diyalogunun desteklenmesi" ifadesi ister istemez insanda, Vatikan'ın milyarlarca dolar ayırarak beslediği bu Evangelist cemaatle Türkiye'deki dinlerarası diyalog haramilerinin ne gibi bir ilişkileri olduğu merakını uyandırıyor.
Bu ilişki parasal olabileceği gibi aynı inancı ve hedefleri paylaşmak olarak gerçekleşebilecektir. Türkiye'de dinlerarası diyalog haramisi olduktan sonra hiçbir para sıkıntısı çekmeden bol bol yatırıma giden diyalog şakşakçılarının arpasının nereden geldiği de gün yüzüne çıkmış oldu.
Papalık misyonunun bir parçası olmak için ölen papanın eline ve ayaklarına sarılan Türkiye'deki dinlerarası diyalog haramilerinin bu el ve ayak öpüşleri Papalık tarafından ziyadesiyle beğenilmiş olduğu anlaşılıyor. Çünkü, Papayla görüştükten sonra dinlerarası diyalog süreci için daha çok para harcıyorlar.
Netice olarak gelinen bu süreçte İslam ve Müslümanlar karşısında Vatikan, Evangelistler ve diyalogcuların bir ittifak içerisinde olduklarını rahatlıkla ifade edebiliriz.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023