Yalnızlık pandemisi gençleri esir aldı

Son yıllarda dünya genelinde, özellikle gençler arasında kronik yalnızlık duygusu endişe verici bir şekilde artıyor. Araştırmalar, 3.8 milyon insanın bu durumdan mustarip olduğunu gösteriyor. ABD'de yetişkinlerin %36'sı ve gençlerin %61'i şiddetli yalnızlık yaşıyor. Almanya'da yapılan bir araştırmaya göre ise 16-30 yaş arası gençlerin neredeyse yarısı (%46) kendini yalnız hissediyor.
Türkiye'de de durum farklı değil. Geniş kapsamlı bir araştırmaya göre 18-24 yaş arası gençlerin %40'ı ve 55 yaş üstü kişilerin %26'sı sık sık yalnızlık hissediyor. 2021 yılından bu yana 25 yaş üstü tüm yaş gruplarında yalnızlık hissiyatında artış gözleniyor.
Bu artışın nedenleri arasında dijital teknoloji bağımlılığı, okul ve çalışma hayatının yoğunluğu, sosyal çevre eksikliği, aile baskısı ve çağdaş ebeveynlerin aşırı koruyucu tutumu yer alıyor. Bu faktörler gençleri sosyalleşmekten uzaklaştırıyor ve yalnızlıklarını tetikliyor.
Sosyal medya ve yapay zeka da yalnızlıkla mücadelede yeni bir boyut getiriyor. Yapay zeka teknolojileri hızla gelişerek insan duygularını taklit edebiliyor ve yakın gelecekte yalnız bireyler için geçici bir çözüm sunabilir. Ancak uzmanlar, yapay zeka ile uzun süreli iletişimin sosyal medya bağımlılığı gibi yalnızlığı daha da derinleştirebileceği konusunda uyarıyor.
Yalnızlık günümüz toplumunda önemli bir sorun haline geldi. Gençlerin sosyalleşmesini teşvik etmek, dijital bağımlılığı azaltmak ve sağlıklı iletişim becerilerini geliştirmek bu sorunun çözümü için atılması gereken adımlar arasında yer alıyor.