Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Hilmi Gözlükaya bel fıtığı ve tedavisi hakkında bilgiler vererek şunları söyledi: "Fıtık; bel ağrısı, tutulma, bacaklara vuran uyuşma, karıncalanma, yürümede zorluk gibi şikâyetlerle kendini göstermektedir.
Sıklıkla ağrı öncesi belde zorlayıcı bir hareket sonucu omurganın arkasında duran bağ dokusu yırtılır. Bu durum hiç beklenmedik bir anda öksürürken veya hapşırırken de oluşabilir, ağır kaldırırken veya ters bir hareket yaparken de görülebilir.
İlk aşamada sadece bel ağrısı hissedilir. Bu yüzden öksürme veya hapşırma sırasında dizlerimizi hafif bükmemiz gerekir ki, bu davranış, belimize olan basıncı azaltacaktır. Vücudumuzu dik tutarak öksürmek veya hapşırmak bel fıtığı açısından sakıncalıdır.
Bel fıtığı olan kişilerin büyük bir kısmı hastalıkları konusunda maalesef yeterli bilgiye sahip değiller. Hastalar uzun süreler ağrı içinde kıvranırken, doktora gitmek yerine hiçbir bilimselliği olmayan bir takım yöntemlere başvurabiliyorlar."

Bütün hastalıklarda olduğu gibi bel fıtığına yakalanmamak için de gerekli tedbirler alınması gerektiğinin altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Hilmi Gözlükaya, "Bel fıtığına ağır kaldırma, ters hareket yapma, ani bir zorlama gibi neden olabilecek faktörlerden kaçınmak gerekir. Bel ağrıları olan kişilerin, yürüme, duruş ve oturuş gibi postural ergonomiye dikkat etmeleri gerekir.
Fazla kilolar, diskler üzerindeki yükü arttırır. Bu yüzden kilosu fazla olanlar kilo vermeliler. Uzun süre oturarak çalışmaktan ve çok hareketsizlikten kaçınmak fıtıkta risk faktörlerini en aza indirmek için önemlidir. Yüzmek gibi bel kaslarını güçlendirmek için yapılan egzersizler çok önemlidir. Erken teşhis ve kişiye özel etkin tedavilerle bel fıtığının iyileşmesi mümkündür" şeklinde konuştu.
İHA