Mardin'in bir köyünde gerçekleşen ve 44 kişinin ölümüyle sonuçlanan katliam hakkındaki değerlendirmeler, tartışmalar devam ediyor.Katledilenlerin çoğunluğunun kadın ve çocuk olması, acımasızca öldürülmeleri, katliamın husumetten dolayı işlenmiş olması raydan çıkan insanların neler yapabileceğini açıkça göstermektedir.Prof. Dr. Haydar Baş'ın her zaman ifade ettiği çok önemli bir tespit var:"Mesele insan meselesidir, insan meselesi halledilmedikçe hiçbir mesele halledilemez"Bu bahsettiklerimiz sadece Mardin'de yaşanan, yürek parçalayan olaydan dolayı değildir. Bugün Türkiye'nin birçok yerinde bu düzeyde olmamasına rağmen onlarca belki de yüzlerce acı olay yaşanmaktadır.Bugün bu olaylar niçin yaşanmaktadır, özellikle son yıllarda suç oranlarındaki artışın asıl sebebi nedir, işte yetkililerin, sosyologların, siyasilerin, yorumcuların, eğitimcilerin üzerinde durması gereken temel konu budur.Bu katliamları, gaspları, hırsızlıkları, cinayetleri yapan insandır.Eğer bu insanlar bizim okullarımızda eğitim alıyorlarsa ki böyledir, bizim caddelerimizde, sokaklarımızda, köylerimizde büyüyorlarsa ki öyledir, o halde işin başında olan idarecilerin, onları eğitenlerin, ailelerin bu tür kötü olaylarda hiç mi payı yok?Eğri oturup doğru konuşalım.Hadiseler cereyan ettikten sonra elbette ki ağıtlar yakılacaktır, ama mesele ağıt yakılacak bu tabloların oluşmasını önlemek değil midir?Medyanın, basının bu tür cinayetlerde, katliamlarda hiç mi suçu yok?Hemen hemen her dem şiddeti ön plana çıkaran, katliamın, cinayetin nasıl yapılacağını detayına varıncaya kadar göstererek anlatan filmlerin, dizilerin hiç mi bu karamsar tablolarda etkisi yok?İnsanları işsiz, aşsız bırakan, bu sebeple en ufak alacak-verecek davalarından dolayı birbirleriyle kanlı bıçaklı hale gelmesine sebep olan IMF baskılı kısırdöngü ekonomi politikalarının ve onların uygulayıcılarının bu kötü hadiselerde hiç mi sorumluluğu yok?Bir olayı değerlendirirken eksisini artısını, nedenini niçinini, hangi şartlarda geliştiğini detaylarına varıncaya kadar irdelemek gerekmektedir.Eğitimde, Fatihleri, Akşemsettinleri, Yunusları, Mevlanaları, Atatürkleri çıkartan insan yanlı kendi öz medeniyetimizden uzaklaşırsak, katliamları tescillenmiş Batının kokuşmuş kültürünü insanımıza sürekli dört koldan enjekte edersek başka nasıl bir tablo oluşmasını beklersiniz?Bizim binlerce yıllık medeniyetimizde, kültürümüzde, ahlakımızda bu şekilde insan öldürmek, başkasına zarar vermek yoktur.Biz millet olarak her zaman haklının yanında, haksızın ise karşısında durmuşuzdur. Bu tablolar bizim medeniyetimizin, kültürümüzün, töremizin, geleneğimizin eseri asla olamaz.Bu tür olayları her fırsatta dile getirerek milletimizin değerlerini yerden yere vurmaya çalışanların maksatları bellidir. Amaç üzüm yemek değil, birileri adına bağcıyı dövmektir.Son olaya farklı bir değerlendirme daha getirelim. Mardin'de yaşananlarla ilgili bazı yorumcuların işi dönüp dolaştırıp koruculuk sistemine getirmeleri dikkat çekicidir.Halbuki koruculuk sistemi terörle mücadelede en önemli unsurlardan biridir.Koruculuk sistemini PKK istememektedir, onun her zaman yanında olan AB ve ABD istememektedir, bölünme sevdalısı olan PKK yandaşları istememektedir.Mardin'de yaşanan katliamın hemen akabinde birilerinin boy boy ekrana çıkarak koruculuk sistemini tartışmaya açması da oldukça manidardır.Koruculuk sisteminin kaldırılması için her türlü menfi baskının yapıldığı bugünlerde bu tür olayın yaşanması ve de bunu fırsat bilenlerin hemen feverana başlaması oldukça düşündürücü bir konudur. İster istemez olayla ilgili farklı şüpheleri de beraberinde getirmektedir.Son dönemlerde yaşanan olayları özellikle bugünlerde tek yönlü düşünmemekte fayda var.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Türkiye ekonomisi böyle gitmez! / 17.04.2024
- Sevgiliye vuslatın 4. yıl dönümü / 16.04.2024
- İngiliz gazetesinden Türk siyasetine ayar! / 09.04.2024
- ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’ / 06.04.2024
- Seçimde katmerli adaletsizlik / 05.04.2024
- BTP oylarını artırdı / 03.04.2024
- Sandıktan ‘çözüm’ değil, ‘tepki’ çıktı / 02.04.2024