Yeter mi?

Asgari ücret 2825,90 TL olmuş. Amacım eleştirmek değil. Sadece yeterli olup olmadığını bilmek istedim. Ve bunun içinde bir analiz yaptım ve sizlerle paylaşmak istiyorum.

Yapmış olduğum analiz klasik 4 kişilik bir ailenin geçimi. O zaman başlayalım.

Önce kira ve aidat giderlerine baktığımızda 1500 TL'lik bir paranın buraya ayrıldığını görebiliyoruz. Ki İstanbul gibi büyük şehirlerde de kiraların daha yüksek olduğunu unutmayalım.

Faturalar;

- Elektrik: 150

- Su: 50

- Doğalgaz: 450

- Telefon: 150

Toplamda 800 TL faturalara aktarılıyor ki bu da evden eve farklı olabiliyor, kimisi daha yüksek, kimisi daha düşük diyeceğim ama pek zannetmiyorum.

Bu 4 kişilik ailenin bir de arabası olduğunda aylık olarak mazotu, vergileri, tamir işi olursa eğer en az 500 TL'nin de buraya aktarıldığını görüyoruz.

Bu ailenin bir de borcu var, ki şu anda Türkiye'de 26 milyon kişinin icra dosyası bulunuyor. Bu borçlara da her ay 1000 TL yatırıldığını görüyoruz.

Şimdi geliyorum zam alanında rekorlar kıran gıdalara. Mutfak harcamaları aylık 1000 TL'yi buluyor. Bugün bir sıvı yağ aldığınızda bile fiyatı 50 TL'yi geçiyor.  Kadınlar bu yazımı okuduğunda eminim bu rakamı kendileri için daha da fazla tutacaklardır.

Eğitim ve sağlık harcamaları var daha.

2 çocuğun da devlet okullarında okuduğunu varsayalım ki zaten asgari ücretle özel okulda okumak imkansız. Ya borca girmen lazım ya da borca girmen lazım...

Korona döneminde evde online derslerle harçlık, okul masrafları gibi masraflar bir nebze olsun aileleri rahatlattı ama onun yerine internet giderleri çoğaldı. Doğuda ve batıda bazı yerlerde internet olmadığından derslere bile katılamıyor öğrenciler, ama şimdi bu konuya girmeyeceğim. Korona döneminde eğitim masrafları, kırtasiye giderleri dahil 400 TL olduğunu görüyoruz. Ki koronadan önce bu giderler daha fazlaydı.

Sağlık harcamalarına geldiğimizde minimum bir oranla büyük problemlerin olmadığını varsaydığımızda bu gideri 300 TL olarak kaydediyorum. Ki bazen bir özel diş doktoruna gitmek zorunda kalırsın, ödediğin tutar bu rakamdan oldukça fazladır. Ya da özel hastanede bir tahlil bir test yaptırmak istesen bu sağlık harcamaları gitgide çoğalıyor, ben minimum olarak değerlendirdim rakamı.

Bu rakamları topladığımda giderler 5500 TL oldu. Ki daha kıyafet harcamalarını saymadım, bir insanın sosyal ihtiyacı olan gezmeleri saymadım, yapılan uzun yolculuklarda harcanan giderleri saymadım.

Şimdi soruyorum 2825,90 TL yeterli mi?

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş Bey'in de söylediği gibi: "Evden çıkmazsak, yemezsek, içmezsek, kira ödemezsek, çocuklarımızın okul masrafı olmazsa, kıyafet almazsak, teknoloji gelişmez ve yeni ürünlere ihtiyaç duymazsak... Kısaca yaşamazsak iyi para aslında!"

Şimdi size soruyorum, 2825,90 TL insan onuruna yakışır bir şekilde geçinmemize yeter mi? Cevaplarınızı duyar gibiyim, tabi ki hayır!!!

Peki, ne yapacağız? Kapitalist sistem ile daha onurlu bir hayat yaşamamız mümkün değil, fakirden alıp zengine veren, sadece bir avuç azınlığın mutluluğu için var olan bu sistemde adalet aramak çok yanlış olur.

Gelin hep beraber ekonomik sistemi değiştirelim. Papaz Maltus'ların sistemi olan Kapitalizm yerine, Müslüman Türkün yazmış olduğu Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayalım.

O zaman göreceğiz ki, asgari ücret 10.000 TL olmuş, ev hanımlarımız, gençlerimiz, çiftçimiz, insanımız hakkettiği değeri görmüş, onurlu, adaletli bir hayat yaşıyor. İnsan olarak bu dünyaya sadece 8 saat çalışıp, eve akşam yorgun gelip, çocuklarımızla bile güzelce vakit geçiremeden uyuyup, ertesi gün yine aynı olayı yaşamak mı bizim hayatımız?

Hem maddi hem manevi güzel bir hayat yaşamak için Milli Ekonomi Modeline geçiş yapmamız şart, hem de hemen.

Ama bu bizim elimizde, eğer ki biz yanlışı görmemize rağmen sadece eleştirmekle kalıp, bunu nasıl değiştirip hayatımızı güzelce yaşarız diye düşünmeyip, çözümü görmezsek eğer değişen hiçbir şey olmayacak.

Şimdi gözlerimizi açma zamanı, şimdi Milli Ekonomi Modeli zamanı...