Yozgat’ın soğuklarına sıcak bir direniş: Arabaşı Çorbası

Kar yağarken soba başında toplanan kalabalıklar, Arabaşı'nın etrafında bir araya gelir. Çünkü bu çorba, içini değil, ruhunu ısıtır insanın. 

Çorbanın kalbi: Etli ve baharatlı bir harmoni

Arabaşı Çorbası'nın en belirgin özelliği, yoğun baharatlı ve et suyuyla zenginleştirilmiş kıvamlı yapısıdır. Geleneksel olarak hindi etiyle yapılır; ancak tavuk ya da kaz etiyle de hazırlanabilir. Salça, pul biber ve karabiberle harmanlanan et suyu, bozkırın sertliğine karşı bir kalkan gibidir. 



Hamuruyla fark yaratan bir lezzet

Arabaşı'nın çorbası kadar meşhur olan bir diğer unsuru da hamurudur. Un, su ve tuzla hazırlanan bu hamur, kaynatılıp tepsiye dökülerek soğutulur.

Ardından baklava dilimi şeklinde kesilir ve çorbayla birlikte servis edilir. Ancak dikkat: bu hamur çorbanın içine atılmaz. Kaşıkla alınır, çorbaya batırılır ve öylece yutulur. Çiğnemek adeta bir kural ihlalidir. 



Ritüel gibi tüketilir

Yozgat'ta Arabaşı, özellikle kış aylarında yapılan bir sosyal etkinliktir. "Arabaşı gecesi" diye adlandırılan buluşmalarda, çorba içilirken sohbetler edilir, hikâyeler anlatılır. Bu gelenek, yemek kültürünün ötesinde bir bağ kurar insanlar arasında. 



Acısıyla meşhur

Arabaşı Çorbası'nın acısı, onun karakteridir. Öyle ki, ilk kez deneyenler için bir sınav gibidir. Limonla birlikte servis edilen çorba, hem damakları yakar hem de bağışıklığı güçlendirir. 

Yozgat'ın Arabaşı Çorbası, Anadolu'nun yemekle örülmüş hikâyelerinden biridir. Her kaşığında geçmişin izleri, her lokmasında bir kültürün sesi vardır.