7 Haziran seçimlerinden sonra yaşadığımız hadiseler bu vatanın ferdi olan bizlere bir kez daha gösterdi ki, mevcut siyasi partiler koltuklarında yüz yıl da otursalar bizler için hiçbir çözümleri yok. Ülkemizde ekonomi krizde, güneydoğuda özerklikler ilan ediliyor, her gün artan terör olayları? Oysaki TBMM'de seçilip milletvekili koltuğuna oturmanın en ağır yönü vebal altında olmaktır. O koltuklar, o meclis sadece bu ülkenin geleceğini samimi olarak düşünenlerin hakkıdır. Bu vebalin, sorumluluğun farkında olan ve sadece Türkiye'miz için değil tüm dünya insanlığının huzura kavuşacağı ekonomik ve sosyal devlet tezine sahip olan kadrolar yıllardır kasıtlı olarak gizlendi, görmezden gelindi.Bir memleketi doğru yönetebilmek, atılan her adımın yıllar sonra hangi sonuçlar doğuracağını görebilmekle olur. Şimdi bu yazıyı okuyan ağabeylerim, ablalarım, siz bana bugün yaşadığımız kaos ortamını 30 yıl öncesinden haber veren tek liderin Prof. Dr.
Haydar Baş olduğunu inkar edebilir misiniz? Bunun gibi birçok örnek arşivlerde mevcut. Zaten o kadar uzağa gitmemize gerek bile yok. 7 Haziran'dan önce, Haydar Baş Bey'in tüm dünyada kabul gören tezi
Milli Ekonomi Modeli'nin projelerini aşırıp, hiçbir kaynak gösteremeden asgari ücreti açık arttırmaya çıkaran siyasiler bugün size savaş ortamından başka hiçbir şey verememişlerdir. Vaad ettikleri sözde projeler gündeme bile gelmemektedir. O gün vaadlari olan siyasi partilerin millete hiçbir şey veremeyeceğini söyleyen tek lider Haydar Baş'tı.
Asgari ücreti 5000 TL yapacağını ve birçok sosyal projesini ülkenin mevcut kaynaklarıyla gerçekleştireceğini açıklayan
Bağımsız Türkiye Partisi, Milli Ekonomi Modeli'ni hayata geçiren ülkelerde bu tezinin sağlamasını yapmıştır.Şimdi önümüze bir şans daha çıktı. Bu köşelerden ülke sorunlarını anlatmak kolay, her gün yeni malzemeler var ne yazık ki. Eğer ayıkmazsak daha da fazla olacak. Asıl önemli olan sorunların çözümlerini tespit edip, ülkeyi, bu millet için projesi, tezi olan doğru kadrolara teslim etmektir. Milletvekillerinin vebalinden bahsetmişken sakın sizler üzerinizde olan vebali unutmayın. Yoksa ülkenin bu içinden çıkılamayan, her gün daha da kötüye giden gidişatıyla, 1 Kasım seçimleri Allah muhafaza son kez Cumhuriyet Bayramı'nı kutladığımız bir seçim olabilir.