Zaman ve AKP'li vekilden

BTP Genel Başkan Yardımcısı Lütfullah Dereci'nin cenazesi konusunda AKP milletvekili Nusret Bayraktar ile Zaman gazetesi tarafından hem cenazeye, hem de gerçeklere karşı tam bir saygısızlık ve iftira sergilendi.

Elim bir trafik kazasında ebedî âleme irtihal eden Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Gençlikten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lütfullah Dereci'nin cenazesinin defni konusunda AKP'li Nusret Bayraktar ile Zaman gazetesi tarafından, ortaklaşa olarak, hem bizzat cenazeye, cenazenin hatırasına karşı tam bir saygısızlık, hem de gerçeklere karşı trafik kazasının verdiği acıdan daha da beter bir cinayet örneği sergilendi.

Gerçeğe karşı

işlenen cinayet

Örneği görülmemiş çarpıtma habere göre "Lütfullah Dereci'nin cenazesi (naaşı) BTP Genel Başkanı Haydar Baş'ın oğlu Osman Baş ve BTP'liler tarafından Dereci'nin yakınlarından alınmak istenmiş ve tartışma kavgaya dönüşmüş"tü. Oysa gerçek, Osman Baş'ın, cenazeye katılmak üzere Trabzon'a gelen BTP Genel Başkan Yardımcısı Ali Gedik'i havaalanından almaya gittiği sırada, AKP milletvekili Nusret Bayraktar'ın da içinde bulunduğu bir guruptan Ali Gedik'e saldırılması, darp edilmesi şeklinde cereyan etmişti. Dolayısıyla Osman Baş için söylenen sözler tam bir iftiradan ibaretti. Çünkü cenaze daha Trabzon havaalanında bile değildi, İstanbul'dan yola bile çıkmamış, THY'nın 23.30 uçağı ile yola çıkacaktı. "BTP'lilerin cenaze kavgasını polise, AKP milletvekili Nusret Bayraktar haber verdi" şeklindeki çarpıtma haber hiç vaki olmamış, aksine, Nusret Bayraktar durumu polise bildireceğine, tam bir provokatör örneği sergilemiş, yanındakileri Ali Gedik'e saldırı için kışkırtmış, olayda "doğru"dan yana tavır koyan polisi, sicil numaralarını istemek gibi bir tehdit içinde bulunarak görevini yapamaz konuma sürüklemekten yana tavır koymuştu. Kısacası gerçek, haber başlığında yer aldığı şekliyle "Ben olmasam havaalanındaki cenaze kavgasında adam ölürdü" diyenlerin provokasyonu ile bu provokasyona, haber yapmak suretiyle ortak olmaktan öte bir şey değildi.

Görgü tanığından

gerçeğin kendisi

AKP'li Nusret Bayraktar'ın ağzıyla Zaman gazetesinin çarpıttığı bu olay görgü tanıklarından, Lütfullah Dereci'nin kayınbiraderi Ömer Turan'dan alınan bilgiye göre şöyle gelişti: "Rahmetli Lütfullah Dereci'nin vefatı ile defin yeri konusunda, daha acımızı çekmeye çalışırken hiç beklemediğimiz olaylarla karşılaştık. Lütfullah Bey, sağlığında hanımına eğer ölürse, Akçaabat Şehitlik Tepesi'ndeki aile kabristanına defnedilmesini vasiyet etmişti. Lütfullah Beyin kardeşleri hanımının bu isteğini makul karşılamış olmasına rağmen Ardeşen Merkez Camii imamı Hakkı Dereci Rize Ardeşen'den topladığı bir gurup insanla birlikte havaalanına gelmişti. Bu zat hakkında Lütfullah bana sağlığında bilgiler vermişti. Lütfullah Bey, BTP Gençlik Kolları Genel Başkanı idi. Kendisinin bana anlattığına göre İmam Hakkı Dereci, selamını bile almazdı. Sağlığında selam bile almayan bu zat şimdi cenazeyi almaya çalışıyordu. Bu bir tarafa AKP Milletvekili Nusret Bayraktar'ın da olayları yönlendirdiğini ve provokasyon yaptığını gördük. İşte bu kişilerin kışkırtması ile Rize Ardeşen'den gelen ve BTP ile hiç bir alakası olmayan grup İstanbul'dan gelen dört arkadaşımıza saldırdılar. Ama hiç bir zarar veremediler. AKP milletvekili Nusret Bayraktar, emniyet mensuplarını aleyhimize kışkırtmaya çalıştı. Emniyet Müdürlüğü mensupları merhumun eşine kocasını nereye defnetmek istediğini sordu da kardeşim, kocasının kendisine Şehitlik Tepesi'ndeki mezarlığa gömülmek üzere vasiyeti olduğunu, bu vasiyet doğrultusunda defnetmek istediğini belirtti. Böylece hak yerini buldu. Ama böyle acılı bir günümüzde tamamen bir provokasyon sonucu ortaya çıkan bu olay biz son derece üzdü."