102. yaşın kutlu olsun Cumhuriyet

Bugün Cumhuriyetimizin kuruluşunun 102. yıldönümünü kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Sahip olduğunuz bir şeyin kıymetini bilmek, onun nasıl kazanıldığını anlamakla doğru orantılıdır. Bu sebeple hariçten gazel okuyup Cumhuriyet hakkında kötü söz söyleyenlerin sözü bizim için yok hükmündedir.

Sadece anılarda kalan bir kahramanlık ya da zaferin masallarının kimseye bir faydası da yoktur. Bu sebeple Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bu önemli kazanımı aslında millet olarak hepimizin kazanımıdır bunun kıymetini bilmek de zarurettir.   

Zor şartlarda elde edilen cumhuriyetin kazanımlarının kıymetini bilmek noktasında millet olarak çok da başarılı olduğumuzu söyleyemeyiz.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten sonra bir mirasyedi edasıyla cumhuriyetin kazanımlarını sinsi bir şekilde ortadan kaldırmaya çalışanlara bazı vatandaşlarımız sustu ya da destek verdiler.

Ancak şu bilinmeli ki; bu eylemde bulunanlar ya gaflet ya delalet ya da ihanet içerisinde olduklarının er ya da geç farkında olacaklardır.

Bugün üzerinde yaşadığımız vatan toprakları gerçekten kolay elde edilmedi. Dalgalanan şanlı bayrağımız kolay bir şekilde gönderlere çekilmedi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kolay kurulmadı.

Geleceğimize sahip çıkmak istiyorsak, her şeye rağmen yeni nesillere "cumhuriyetin fazilet" olduğunun mutlaka öğretilmesini sağlamalıyız. Cumhuriyet hakkında Atatürk, söylevlerinde şöyle demişti:  

"Cumhuriyet, ahlâkî fazilete dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Sultanlık, korku ve tehdide dayanan bir idaredir. Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir. Sultanlık, korkuya ve tehdide dayandığı için korkak, alçak, sefil ve rezil insanlar yetiştirir. Aradaki fark bunlardan ibarettir." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 231)

Gazi Mustafa Kemal Atatürk "Cumhuriyet fazilettir." Demiştir. Kitap okumaktan uzak, araştırma yapmaktan aciz olan saltanatı din zanneden bazı zavallılar "vay sen nasıl küfür sistemine fazilet dersin" diyenler dün de olmuştur bugün de olacaktır.

Anıtkabir'e gidenler bilir Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün okuduğu ve önemli görüp de altını çizdiği kitapları görenler hayretler içinde kalırlar. Atamızın okuduğu kitaplar, farklı dillerde yazılmış ve Atamız bu kitapların tümünü okumuştur. Özellikle dikkat çeken bir bölüm var ki yönetim sistemleriyle alakalı kitaplardır. Kabile yönetiminden krallığa, faşist yönetimden komünist yönetime, kabile yönetimden emperyalist yönetimlere, dindar yönetimden ateist yönetimlere varıncaya kadar bütün sistemleri okumuş.

En sonunda Türk milletine yakışan "Cumhuriyet" sisteminde karar kılmış ve Türkiye Millet Meclisi çatısı altında milletin egemen ve söz hakkı olduğu parlamenter sistemde karar kılmıştır. Bunu da yine milli mecliste milletvekillerine onaylattırmıştır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, böylece asırlardır uygulanan tek adam rejimlerine son vermiş, milleti temsil eden vekillerin oluşturacağı bir meclisi söz sahibi etmiştir. Milli meclisin duvarlarına "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." İbaresi yazılmıştır. Böylece Türk milleti aydınlık yarınlara doğru koşmaya başlamıştır. Cumhuriyetle nice yıllarımız olsun. Âmin.