Bu devirde de susuzluk olurmu demeyin! Balıkeser'in Burhaniye İlçesi'ne bağlı Ağacık Köyü'nde 200 yıldan beri çeşmelerinde tek damla su bile yok. Susuz köyde düğün, cenaze gibi günlerde tankerlerden getirilen su kullanıldığı, hayvanların sularda bulunan sülükler nedeniyle öldüğü ve gençlere susuzluk nedeniyle diğer köylerden kız verilmediği belirtildi.
Kız bile vermiyorlar
150 hanelik 200 yıllık Ağacık Köyü'nde yaşanan susuzluk yüzünden, köylülerin köyü terk ettiğini söyleyen Ağacık Köyü Muhtarı İsmail Tuncer, "Köyümüz susuzluk nedeniyle dağılmaya başladı. Evlenecek erkeklerimize diğer köylerden kız bile vermiyorlar. Köyümüzün yukarısında bulunan bir dereye 5 köyün suyu bağlandı. Derede şuan su yok. Biz tankerler getirdiğimiz suyu kullanıyoruz. Onun da suyu çok pis oluyor. Hayvanlarımızın boğazında hep sülük kalmalarından dolayı kaybettik. Köy içinde olan çeşmelerde bile pis su akıyor. Susuzluğumuz yanında bir de pis suları içerek hasta oluyoruz. İnşaatlarımız su olmadığı için yarıda kaldı. Kendimiz bir kuyu açtık. Onda tuzlu su çıktı. Gücümüz daha derin sondajlar açmaya yetmiyor. 2-3 torba çimento getirmeyle 'Köye hizmet yaptık' diyorlar. Bize devlet yardımı şart. Yoksa köyümüz susuzluktan yok olacak" diye konuştu.
Çileyi kadınlar çekiyor
Susuzluğun en büyük sıkıntısını ise kadınlar çekiyor. Köylü kadınlar isyan ederek, bidonlarla su taşımaktan bıktıklarını ifade etti. Köy kadınları, "Bidondaki suların pisliğini göre göre, çaresizlikten kullanıyoruz. Seçimlerden önce bize 'Oy' diye gelmesinler. Önce suyumuzu getirsinler sonra bizlerden rey istesinler" diyerek siyasetçilere olan tepkilerini dile getirdi.
Cenazelerimizi bile yıkayamıyoruz
Mustafa Gündoğan isimli köylü ise, cenazeleri bile yıkamakta güçlük çektiklerini ifade ederek, "Tuvaletimizde bile su yok. Bırakın banyo yapmayı abdest almak için bile zor su buluyoruz. Köyümüzün her tarafı bidonlarla doldu" dedi.
Kız bile vermiyorlar
150 hanelik 200 yıllık Ağacık Köyü'nde yaşanan susuzluk yüzünden, köylülerin köyü terk ettiğini söyleyen Ağacık Köyü Muhtarı İsmail Tuncer, "Köyümüz susuzluk nedeniyle dağılmaya başladı. Evlenecek erkeklerimize diğer köylerden kız bile vermiyorlar. Köyümüzün yukarısında bulunan bir dereye 5 köyün suyu bağlandı. Derede şuan su yok. Biz tankerler getirdiğimiz suyu kullanıyoruz. Onun da suyu çok pis oluyor. Hayvanlarımızın boğazında hep sülük kalmalarından dolayı kaybettik. Köy içinde olan çeşmelerde bile pis su akıyor. Susuzluğumuz yanında bir de pis suları içerek hasta oluyoruz. İnşaatlarımız su olmadığı için yarıda kaldı. Kendimiz bir kuyu açtık. Onda tuzlu su çıktı. Gücümüz daha derin sondajlar açmaya yetmiyor. 2-3 torba çimento getirmeyle 'Köye hizmet yaptık' diyorlar. Bize devlet yardımı şart. Yoksa köyümüz susuzluktan yok olacak" diye konuştu.
Çileyi kadınlar çekiyor
Susuzluğun en büyük sıkıntısını ise kadınlar çekiyor. Köylü kadınlar isyan ederek, bidonlarla su taşımaktan bıktıklarını ifade etti. Köy kadınları, "Bidondaki suların pisliğini göre göre, çaresizlikten kullanıyoruz. Seçimlerden önce bize 'Oy' diye gelmesinler. Önce suyumuzu getirsinler sonra bizlerden rey istesinler" diyerek siyasetçilere olan tepkilerini dile getirdi.
Cenazelerimizi bile yıkayamıyoruz
Mustafa Gündoğan isimli köylü ise, cenazeleri bile yıkamakta güçlük çektiklerini ifade ederek, "Tuvaletimizde bile su yok. Bırakın banyo yapmayı abdest almak için bile zor su buluyoruz. Köyümüzün her tarafı bidonlarla doldu" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.