Terör gerekçesiyle olduğu ifade edilse de gerçekte Amerikan politikalarına ters bir eksende bulunmaları nedeniyle İran, Irak, Suriye, Libya, Yemen, Sudan ve Somali kökenli insanların Amerika'ya girişlerini yasaklayan ABD Başkanı Donald Trump, -bu kararın uygulanması yargı kararlarıyla engellenmiş durumda- Ortadoğu'da ABD müttefiki ülkelerin liderleriyle yaptığı telefon görüşmelerinde nabız yokluyor.
Geçen hafta Suudi Arabistan, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) liderleriyle görüşen ABD Başkanı Donald Trump, son olarak Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad el-Sani ve Kuveyt Emiri Şeyh Sabah el-Ahmed el-Cabir el-Sabah ile telefonda görüştü.
Söz konusu ülkeler Ortadoğu'da ABD'nin bir dediğini ikiletmiyor. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Trump'ın İbadi ile görüşmesinde, terör örgütü IŞİD ile mücadelede ABD'nin Irak halkının yanında olduğunu vurguladığı ve Irak ordusunu Musul'da bu örgüte karşı gösterdiği başarılardan dolayı tebrik ettiği bildirildi. Trump'ın çabaları için İbadi'ye teşekkür ettiği ve DEAŞ ile mücadelede hayatını kaybeden Irak askerleri için başsağlığı dilediği belirtilen açıklamada, "İki lider İran'ın tüm bölgede teşkil ettiği tehdidi konuştu" ifadesi kullanıldı.
Açıklamaya göre Katar Emiri ile görüşmesinde ülkesi ile Katar arasında savunma konusundaki iş birliğinin önemine vurgu yapan Trump, Kuveyt Emiri'ne de ABD askerlerini ülkesinde konuk ettiği için teşekkür etti.
Trump mezhep savaşı peşinde!
Beyaz Saray'ın açıklamasında ABD Başkanı Trump'ın telefonla görüştüğü Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad el-Sani ve Kuveyt Emiri Şeyh Sabah el-Ahmed el-Cabir el-Sabah ile "İran'ın bölgedeki kötü faaliyetlerini durdurma mekanizmaları konusunda görüş alışverişinde bulundular" ifadesine yer verildi.
Trump, geçtiğimiz hafta görüştüğü Arabistan, Mısır ve BAE liderleriyle de İran konusunu masaya yatırmıştı. Uzmanlara göre ABD Başkanı Trump, Ortadoğu coğrafyasında zaten var olan Sünni-Şii kutuplaşmasını körükleyerek, yeni savaşların fitilini yakma peşinde. Sünni ülkeleri kendi safına çekerek ABD kontrolünde Ilımlı İSlam Koalisyonu kurmak isteyen Trump liderliğindeki ABD, İran üzerinden Şii Müslümanları hedef alacak.
Kilit ülke Türkiye!
ABD Başkanlığı koltuğuna oturur oturmaz işe Müslümanları hedef alan kararlara imza atmakla başlayan Donald Trump, göründüğü kadarıyla iktidarı döneminde Ortadoğu coğrafyasına yoğunlaşan bir politika yürütecek.
Aldığı kararlar ve yaptığı telefon görüşmeleri de bu tespiti doğrular nitelikte. Bu durum zaten tam bir kaos ortamını yaşayan Türkiye'nin yakın coğrafyasında bugün içinde bulunulan durumu bile aratacak gelişmelerin olacağını gösteriyor.
Bugüne kadar İslam coğrafyasında Batılı ülkelerin başını çektiği her müdahale masum Müslümanların katledilmesine ve yeni yeni terör örgütlerinin peydahlanmasına neden oldu.
İslam coğrafyasında akan kanı daha da artıracak planlar devreye koymaya hazırlandığı anlaşılan ABD politikalarına dur diyebilmek için kilit konumdaki ülke ise Türkiye.
Üçlü mekanizma güçlenerek sürmeli!
Birkaçı dışında neredeyse tüm Arap ülkelerini yedeğine almış, PKK terör örgütünü sahada müttefik olarak açıkça destekleyen ABD'nin Ortadoğu'ya daha fazla fitne ve savaş ekmesinin engellenmesi konusunda Türkiye'nin takınacağı tavır belirleyici olacak.
Bunun için Türkiye, Suriye krizinde son aylarda belirlediği ve kısa zamanda başarılı olan Rusya-İran-Türkiye arasındaki üçlü mekanizma hamlesini güçlendirmesi gerekiyor. 2011 yılından bu yana Suriye'de ABD liderliğindeki koalisyon güçlerinin hedef aldıkları IŞİD terör örgütü zayıflamak yerine sürekli güçlendi.
Türkiye, Rusya ve İran IŞİD'e karşı ortak mücadele kararını uygulamaya koyduktan sonra ise bu terör örgütü yok olma sürecine girdi. ABD'nin karşısında aciz kaldığı IŞİD terör örgütünü yok oluş noktasına getiren Türkiye-Rusya-İran ittifakı güçlererek devam ettiği takdirde Trump'lı ABD'nin planladığı senaryoları da boşa çıkarabilir.
Koordinat krizi FETÖ işi mi?
Türkiye, tüm devlet kurumlarına sızmış FETÖ'cüleri ayıklamaya çalışıyor. Bu temizliğin yıllar sürebileceği de ifade ediliyor. Bu bağlamda hala kendini gizlemiş durumda devletin kritik mevkilerinde FETÖ'cülerin olduğu da yetkili ağızlardan dile getiriliyor.
FETÖ'cü hainlerin hala tam olarak temizlenemediği kritik kurumlardan biri de Türk Silahlı Kuvvetleri. Uzmanlara göre ABD'nin güdümünde iş gören bu FETÖ hainler, Suriye bağlamında başlarılı neticeler alınan  Türkiye ile Rusya arasındaki ortaklığı bozmak için her türlü girişimde bulunabilirler.
9 Şubat'ta Rus savaş uçakları Suriye kenti El Bab'da Türk askerlerinin bulunduğu bir binayı 'kazaen' bombalarak 3 askerimizin şehit olmasına neden oldu. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, "Uçaklarımız, Türk partnerlerimizin verdiği koordinatlara göre hareket etti, orada Türk askerlerinin bulunmaması gerekiyordu" şeklinde açıklamada bulundu.
Buna karşılık TSK ise o noktada Türk askerinin olduğu Rusya'ya bildirilmişti açıklamasında bulundu. Bu çelişki akla FETÖ'cü hainleri akla getiriyor. Olayın mutlaka araştırılması gerektiğini söyleyen uzmanlara göre 15 Temmuz darbe girişiminde halkı tanklar altında ezecek kadar vahşileşen ABD hesabına çalışan FETÖ'cü hainler, Türkiye ile Rusya'nın arasını açabilmek için yanlış koordinatlar vermiş olabilir.