ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde Ermeni iddialarını içeren tasarı kabul edildi. Tasarı bildiğiniz gibi 46 üyeli komitede 22'ye karşı 23 oyla kabul edildi. Tasarının kabul edilmesi beni şaşırtmadı. Neden mi? ABD yönetiminin tasarının Dış İlişkiler Komitesi'nden geçmemesi için kılını bile kıpırdatmamasının tek sebebi 24 nisana kadar olan sürede Türkiye'nin ümüğünü sıkabilmek içindir. ABD tasarıyı komitede onaylayarak Türkiye'ye istenen tavizleri vermezse neler olabileceğini hatırlattı.Türkiye'den İran ve başka bazı konularda ABD'nin beklentisi olduğu doğrudur. Ama bu tasarının en fazla Ermenistan konusunda ABD'nin Türkiye'den olan beklentileriyle doğrudan alakalı olduğunu düşünüyorum.Türkiye hükümet olarak Ermenistan'a protokolleri imzalayarak bir söz verdi. Şimdi bu söz altında eziliyor AKP. Çünkü verilecek tavizlerin faturasının çok ağır olacağı belli. O yüzden protokoller meclise gelmedi. Başta ABD ve AB olmak üzere diğer Ermeni yanlısı devletler 24 nisana kadar Türkiye'ye uygulayacakları baskılarla Ermenistan konusunda protokollerle imza altına alınan tavizleri TBMM'de onaylatmaya çalışacaklar. Ve TBMM'de onaylansa da onaylanmasa da bence tasarı Temsilciler Meclisi'nden geçmeyecektir. Çünkü ABD soykırımı tanırsa Türkiye'nin başında Demoklesin kılıcı gibi her yıl tuttuğu soykırım kozunu elinden kaybedecektir. Bunu istemezler.
Tasarı mayın gibi?Dış İlişkiler Komitesi'nde kabul edilen tasarının her kelimesi mayın gibi ifadeler içeriyor. Tasarıda geçen "Ermeni soykırımı 1915 -1923 yılları arasında tasarlanıp uygulandı" ibareleri Türkiye Cumhuriyeti'ni de töhmet altından tutmak amacına hizmet ediyor. Osmanlı İmparatorluğu'nun yaptığını kabul etmenin Türkiye'ye hiçbir zarar vermeyeceğini savunan Türkiye'den bazı aklı evvellerin bu tasarının tamamını kelime kelime bir kez daha okumalarını ve anlamalarını tavsiye ediyorum.
Türkiye ne yapacak?Bu sorunun cevabı hiç'tir. Türkiye bugüne kadar Ermeni iddialarına destek veren ülkeler nezdinde hangi etkili girişimde bulundu ki ABD nezdinde bunu yapabileceğini düşünelim? Büyükelçi Namık Tan'ı Türkiye'ye istişare etmek için çağırmanın dışında hükümetin yapacağı hiçbir şey yok. Kimseye haksızlık yapmayalım bir şey daha var tabii.Sayın Cumhurbaşkanı gibi esefle kınamak?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024