ABD Türkiye'yi dinliyor!

YENİ MESAJ / İSTANBUL Avrupa Birliği'nin en az 7 ülkesinin istihbarat servisleri, vatandaşlarının telefon konuşmaları ve internet faaliyetleri hakkında dünyanın en büyük 'dinleme ve izleme' istihbarat teşkilatı ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'na (NSA) bilgi verdiği açıklandı. Privacy Surgeon (Mahremiyet Cerrahı) internet sitesi, 1985 yılında itibaren NSA'da çalışmaya başlayan ve yaklaşık 12 yıl hassas görevlerde bulunan Wayne Madsen ile yaptığı röportajı yayınladı. Eski ABD ordusu ve NSA çalışanı Madsen; Almanya, Fransa, İtalya, İspanya, Hollanda ve Danimarka'nın ABD ile anlaşmaları bulunduğunu anlattı. Anlaşmalara göre bu ülkelerin istihbarat servisleri NSA'nin isteği üzerine, başta telefon konuşmaları ve internet faaliyetleri olmak üzere vatandaşları hakkında bilgi vermekle yükümlü. Bu 7 ülkenin nüfusu Avrupa Birliği'nin yüzde 70'ini oluşturuyor. Madsen, "Angela Merkel'in sert yüz ifadesini koruyarak Obama ve İngiltere'den izah talep etmesini anlamıyorum. Almanya da aynı ilişkiler içinde" dedi. Türkiye kaçıncı kademede?Madsen, şunları kaydetti: "Çoğu 'gizli' kalan uluslararası istihbarat anlaşmalarına göre, devletler güven seviyesine göre sınıflandırılır. Batı dünyasında ABD Birinci Kademe'yi teşkil ederken; İngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda İkinci Kademe'yi oluşturur. Hepsi İngilizce konuşan bu ülkeler birbirlerine güvenir. Diğerleri ise daha az güvenilen Üçüncü Kademe'yi ya da 'gizli' ilişkide olunan Dördüncü Kademe'yi teşkil eder."Wayne Madsen; mülakatında Danimarka, İsveç, Finlandiya, İspanya ve Almanya'da bulunan 'dinleme istasyonları'nın da yerlerini tek tek aktardı.  Türkiye'deki dinleme istasyonu Sinop'taEski NSA çalışanı, daha kısıtlı ölçüde olsa da Finlandiya, İsveç ve Türkiye istihbarat teşkilatlarının da ABD ile işbirliği yaptığını belirtti. Madsen, Türkiye'nin rolü konusunda şunları söyledi: "NSA Avrupa'daki çalışmalarının bir benzerini, örneğin Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatı sayesinde Karadeniz Bölgesi'nde Sinop'ta bulunan Türk sinyal istihbaratı istasyonlarıyla yaptı." Madsen, bu bilgilerin gizli ve yeni olmadığını, 2000 yılında kısmen Avrupa Parlamentosu'nun raporunda yer aldığını ancak orada NSA ile yapılan sözleşmeye dayalı ilişkinin açıkça bulunmadığını sözlerine ekledi. Öte yandan, MİT'in NSA ile sinyal istihbaratı yaptığı konusunun Avrupa Parlamentosu'nun raporunda yer almadığı belirtildi. Privacy Surgeon'da yer alan konuya ilişkin değerlendirmede, Türkiye'nin Avrupa ülkelerine karşı NSA ile gizlice 'sinyal kesme - dinleme' ilişkisine girmesinin Türkiye'nin zaten gergin olan AB adaylığı sürecini daha da zora sokacağı yorumu yapıldı.