ABD ve AB'nin gizli haçlı seferleri - 23

Irak'ta büyük provokasyon! Bu kargaşalıklarda ABD askerleri de paylarına düşeni almaktadır. Yaklaşık olarak 7 ABD askerinin öldürüldüğü bildirilmektedir. Her iki taraftan da kızgın kitleler sokaklarda yaftalarla ve yeşil bayraklarla yürüyüşler yaparak protesto ve kınama yapmaktadırlar. Bir ara Sünniler siyaseti boykot etti. Bir ara liderler de birbirilerini suçlamaya başladı. Neyse ki liderler çabuk toparlandılar, bu durumların bir aldatmaca-kışkırtma-provokasyon olduğunu sezdiler ve yatıştırma konuşmaları yapmaya başladılar. İstenen açıkça belliydi Irak'ta bir iç savaş çıkarmak ve Müslüman'ı Müslüman'a kırdırmaktı. Aslında gaye Irak'ı parçalamak ve değişik parçalı devletçikler haline getirmekti. Bir haftadan beri süren bu kargaşalıkta yüzlerce insan öldü ve bir o kadar da yaralı oldu. Ancak durum şimdi biraz duruldu. Ancak birçok bina türbe ve cami yerle bir oldu. Bir çok tarihi eser de tahrip edildi. Diğer taraftan Sünni'ler hükümeti kurmayı ertelediler. Bunun yanında Irak'ta asker ve polislerin tüm izinleri de kaldırıldı. Birçok bölgeye sokağa çıkma yasakları kondu. Öte yandan Mr. Bush Irak'taki camilerin bombalanmasını kınadığını bildirildi. Hatta yeniden inşa edilmesi için (Altın Kubbeli Türbenin - Askariye Camii) Yaredım'da bulunacağını da ekledi. Öte taraftan İngiltere Dış işleri bakanı Straw bu saldırıların El Kaide tarafından düzenlendiğini iddia etti. O da tekrar inşa edilmesi için yarım edecekleri bildirdi. Müslümanlar arasında ve Irak'ta yapılanlar provokasyondur Irak'ta ve Türkiye dahil tüm İslam dünyasında uzun zamandan beri bu provokasyonlar devam etmektedir. Önce etnik ayırımlarla birbirine düşürmek sonda da dini mezhep bölünmeleriyle birbiriyle çatışması istenmektedir. Ancak her şeye rağmen Irak'ta bütünlük korunmalıdır. Şöyle ki: 1- Irak'ın toprak bütünlüğünü korumak, anayasal güvence altına almak gerekir. 2- Irak'ta etnik unsurların birbirleri üzerinde hakimiyet tesis etmelerine müsaade etmemek lazım, tüm bunların Anayasa teminatı altına alınması gerekir4- Irak'ın yeraltı ve yerüstü zenginliklerini tüm Irak halkına taksim etmeniz lazım. 3 - Irak bir bütündür ve tüm yer altı ve yer üstü kaynakları tüm Iraklılarındır. Bu prensiplere kısaca kurallara uygun olarak Irak'ın geleceğe bakması ve ona göre Anayasasını ve idari düzenini hazırlaması gerekir. Türkiye'de de bu tür provokasyonların yıllarca yapıldığını ve kardeşi kardeşe düşürmek istediklerini unutmamamız gerekir. Terörün dini, kültürü, ırkı, milliyeti yokturBatı eski huyundan kesinlikle vazgeçemez. Onlar için ideal dünya demokratik ve insan hakları dünyası değildir. Onlar için ideal dünya kendi egemenliklerinin devam edeceği bir dünyadır. Onlarda hala tüm eğitim ve yetişme tarzları eski müstemleke zihniyeti kökenlidir. Onun için onların başka türlü davranması ve düşünmesi hemen hemen imkansızdır. Onların anlayışlarında, Türklere ve İslam'a verilen haklar tamamen yersiz olarak görülmekte ve bu verilen hakların, bir an önce geri alınması gerekliliği üzerinde kafa yorarlar. Onun için Batı dünyası ile anlaşmak, sadece onların dediklerini yapmakla olur. Onun dışında sadece zorlanırlarsa ve mecbur olurlarsa, kendi menfaatlerine uygun düşerse, ancak bazı tavizler verebilirler. Tüm bunları onlarla masaya oturmadan önce bilirsek ve bunu idrak edersek ancak o zaman onlarla masadaki müzakerelerde başarılı olabiliriz! Bunun dışında batının verdiği sözleri tutmasını beklememek de gerekir. Anlaşmadaki etken hala devam ederse onlar ancak o zaman verdikleri vaatleri yerine getirirler. Batı genellikle menfaati olmazsa sözünde durmaz. Onun için yapılan tüm sözleşmelerin yazıya dökülmesi ve imzalanması gerekir. Aksi takdirde o anlaşma öylece kenarda kalır ve uygulanmaz. Bu durumları gerek bazı ekonomik, Kıbrıs veya diğer ikili anlaşmalarda açıkça görmek mümkün olmaktadır. Kıbrıs'taki vaatlerini hala yerine getirmediler. Ne ambargoyu kaldırdılar, ne vaat ettikleri 290.000 Avro'yu verdiler ne de diğer vaatlerini yerine getirdiler.