Akçaabat'ta şok belgeler

Akçaabat Belediye Başkanı Şefik Türkmen'in koltuğu sallantıda. Kayseri ve Elazığ belediyelerinden sonra şimdi de Akçaabat belediyesi hakkında da AKP'liler tarafından şok yolsuzluk iddiaları ortaya atıldı

Akçaabat Belediye Başkanı Şefik Türkmen'in adı yolsuzluğa karıştı:YENİ MESAJ - TRABZONAkçaabat Belediye Başkanı Şefik Türkmen'in koltuğu sallantıda. Kayseri ve Elazığ belediyelerinden sonra şimdi de ANAP'tan AKP'ye geçen Akçaabat belediyesi hakkında da AKP'liler tarafından belgeli şok yolsuzluk iddiaları ortaya atıldı. Önceki seçimlerde ANAP'tan başkan adayı olan Türkmen, AKP belediye Başkan adayı Miktad Eyüboğlu'na destek veren AKP'lilere, seçim sonrası linç muamelesi başlattığı iddialarını, şok belgeler izledi. Yurdun çeşitli yörelerindeki Akçaabatlı AKP üyeleri, belediyenin uygulamalarına ilişkin belgeleri kamuoyuna ve basına arz ederek, partilerine belgelerde halkın menfaatlerine aykırı uygulamaları görülen böyle bir başkanın yakışmadığını dikkat çekiyorlar.Kayseri ve Elazığ belediyelerinden sonra şimdi de AKP'li Akçaabat belediyesi hakkında şok iddialar ortaya atıldı. Belediye Başkanı Şefik Türkmen'in başı bu iddialarla ilgili hayli ağrıyacağa benziyor. Görüşlerine başvurduğumuz uzmanlar, Belediye Başkanının ve Belediye Meclisi üyelerinin görevden alınması ile sonuçlanacak bir hukuki sürecin başlayabileceğine işaret ediyor. Akçaabat Belediyesi, bazı ihalelerde açıkça yasa ihlali yapmış ve kendisine yakın gördüğü kişilere üstelik bunlar 'belediye meclisi üyesi iken!' ihale vermiş.Bunlardan biri de Osman Parlayan. Belediye Meclisi üyesi Osman Parlayan yasanın açık hükmüne rağmen belediyenin açtığı bir ihaleye girmiş ve ihaleyi kazanmış.  5393 sayılı Belediye Kanununun 28. Maddesinde belediye başkanı ve meclis üyeleri için şöyle der:"Belediye Başkanı görevi süresince ve görevinin sona ermesinden itibaren iki yıl süreyle; Belediye Meclis üyeleri ise görevleri süresince ve görev süreleri dolduktan bir yıl sonrasına kadar geçecek zaman dilimlerinde belediye ve belediyeye bağlı kuruluşlara doğrudan veya dolaylı olarak taahhüde giremez, komisyonculuk ve temsilcilik yapamaz." Bu yasaya göre Belediye Başkanı veya Meclis üyeleri, belirtilen sürelerde kendi adlarına veya dolaylı yollarla belediyeye ait satın alma veya kiralama gibi ihalelere giremeyeceği söz konusu maddede çok açık olmakla birlikte; iddialara göre Akçaabat Belediyesi bu kuralı çiğneyerek suç işledi. Zira Belediye Meclisi üyeliği döneminde Osman Parlayan, Belediye'ye ait iş hanından (eski belediye binasından) 'Parlayan Mimarlık' adı altında ihaleye girerek yer kiraladı. Tüm itirazlara rağmen olayın örtbas edildiği ileri sürülüyor.Konu ile ilgili belediyeye başvuru yaparak Bilgi Edinme Yasası kapsamında talepte bulunan bir vatandaşımızın başvurusuna Belediyece verilen cevapta; "Söz konusu yerin 11 Haziran 2007 tarihinde yapılan açık ihale sonucu en yüksek teklifi veren Osman Parlayan'a kiralandığı açıkça belirtiliyor."

Uzmanlar ne diyor?

Akçaabat Belediye Başkanı ve Meclis üyelerinin bu hukuk dışı tasarruflarına İçişleri Bakanlığının nasıl bir müeyyide uygulanacağı merak konusu.Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Mimar Sinan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ünal Emiroğlu şöyle dedi: "5393 sayılı yasaya göre başkan ve üyelerin bizzat kendileri ya da şirket ortağı olarak yasak kapsamına alındıkları açıktır. Söz konusu olayda Belediye Meclis üyelerinin görevleri sırasında ve görevden ayrıldıktan sonra bir yıl geçmeden, üç ay sonra belediye ile ilgili ihalelere girmeleri yasalara aykırıdır. Bu konuda Danıştay 13. Dairesi'nin (esas 1974/2526 karar 1997/2337) sayılı ve Danıştay 8. Dairesi'nin (esas 1969/3512, karar 1969/3370) kararları mevcuttur.Bu durumda idari yargı yönünden ihalenin feshi istemi ile dava açılması gerekir. Ayrıca konunun tarafları hakkında Türk Ceza Kanununun 235. maddesine göre 'görevi kötüye kullanma' nedeniyle 3 yıla kadar hapis cezası, TCK'nın 235. maddesine göre 'ihaleye fesat karıştırmak' suçundan 12 yıla kadar hapis cezası açılması söz konusu olabilir."

Akçaabat Belediyesi ilgili diğer iddialar

Akçaabat Belediyesi ile ilgili başka iddialar da var.Buna göre:1. Belediye Kanunu'na göre belediyeler inşaat sahipleri belediyeye otopark yapılması için belli bir meblağ ödüyor. Halk Bankası Akçaabat şubesinde belediyeye ait 07000008 no'lu hesaba bunu için vatandaşlar tarafından yatırılan paralar yüklü meblağlara ulaşmasına rağmen hala bir otopark yapılmadı. Bu paralar nerede değerlendiriliyor? 2. Yaylacık Mahallesi Şehit Mevkiinde bulunan işyerinin hemen yanındaki arazinin dolgu çalışmaları başladı. Devlet Karayolunun seviyesinden düşük olan bu arazi İsmail Baydar'a ait. Bu şahsa ait arazinin değerini 5 kat artıracak bu projenin Akçaabat'a ne faydası olacak?3. Belediyeye ait pek çok ihaleyi CASA isimli şirketin alması tesadüf müdür? 4. Adnan Topsakal'ait olan Akçaabat Yaylacık Mahallesinde bulunan ve imar planında ortasından yol geçen arazide neden yeni imar düzenlemesinde tadilat düzenlemesi yapıldı? Yol neden kaldırıldı? Arazi'de neden CASA isimli şirketin yapacağı inşaata hazır hale getirdi? CASA'nın perde arkasında kimler var?5. Akçaabat İmar Müdürü Ali Güngör ne mimar, ne de mühendistir. Tekniker diploması vardır. Bir teknikerin böylesine önemli bir görevi yürütmesi uygun mudur? İnşaat Mühendisi kardeşi Murat Güngör'ün belediye ile nasıl bir bağı vardır?6. Akçaabat'ta yapılan pek çok inşaatta neden künye yoktur? Künyesiz inşaatların belli firmalarda olduğu halktan mı gizlenmektedir?Akçaabat'la ilgili iddialar hayli uzun ve sarsıcı.Kamuyu bütün bu iddialar karşında İçişleri Bakanlığı'nın nasıl bir tavır alacağını merakla bekliyor.