Geçenlerde bir köşe yazarının bu ilginç tespitini okudum. Kısaca şöyle diyordu; "Halk neden AKP'ye sahip çıkıyor? Çünkü AKP halka verdiği sözü tuttu." Yok yok hemen kızmayın. Bende aynı kanaatteyim. Sebebini şöyle açıklıyor; AKP'den önceki siyasiler halka bir çok vaatlerde bulundu hatta iki anahtar sözü bile verenler oldu. Ama sözlerini tutmadılar. AKP ise halka bir şey vaat etmedi. Size yardım edeceğiz, dediler ve ettiler. Kömür verdiler, makarna verdiler, depolardaki bakliyatı dağıttılar, bir gün gelir elektrik hattınız döşenir diye beyaz eşya verdiler? İşte verilen ve tutulan söz bu. Vah benim milletim vah.Daha birkaç gün önce mahallemin muhtarına bir belgeye 4.5 TL karşılığı mühür vurdurmak için gitmiştim. Önümde bir bayan var. Çelimsiz, son derece üzgün, kılık kıyafeti birazda dağınık bekliyor. Çalışan bayan bir zarf uzattı. Haliyle dikkatimi çekti. Zarfın üzerinde "icra tebligatı" yazıyor. Tam bu sırada kıyafeti şık iki adam içeri girdi. Tebligatı alan bayan "kadın kollarına üye olmak istiyorum" dedi. Sekreter "AKP'nin mi? diye sorup 'evet' cevabını alınca az önce içeri giren beyleri kastederek, işte tamda adamları geldi" diyerek bayanı onlara yönlendirdi. Tabi her zaman ki gibi susamadım."Yapma be abla. Yazık olur sana" dedim. Sekreter hanım "herkesin görüşüne saygı duyalım" dedi. "629 lira asgari ücret verip, besmele ile kilise açanlara ben saygı duymuyorum" dedim. Derin bir sessizlik. Cevap bekledim. Yok onu bile esirgediler. Çıktım, gittim.Düşünsenize elinizde bir icra tebligatı. Ne olabilir bu? Alacağınız bir şey olabilir mi? Hayır. Ya ödemediğiniz bir faturanın ya aldığınız bir kredinin ya kefil olduğunuz birinin ödemediği borcun vs. size tebliğidir. Ödeyeceksin emridir bu tebligat. Alt gelir sınıfında olduğu her haliyle belli bu vatandaş neden AKP kadın kollarına kayıt yaptırmak ister? Sebebi açık. Medet bekliyor vatandaş. Ama yanlış kapıda olduğunun farkında değil. Gerçi ülkemizde daha bir çok geçim trajedileri yaşanıyor. Eve ekmek götüremediği için kendini asan babayı hatırlarsınız. Kısaca halkın yüzde 46 sı yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Sonuç başka ne olabilirdi ki?Çözüm ne o zaman?Çözüm BTP'de, Prof. Dr. Haydar Baş beyde, Milli Ekonomi Modeli'nde, Sosyal Devlet projelerinde. Bu iddia sadece bana ait değil. 7 ayrı uluslararası kongrede 600 kadar dünya çapındaki ilim adamının ortak fikri.Peki, millet bu gerçeği neden görmüyor? diye sorabilirsiniz. Birincisi iktidarı, muhalefeti, medyası Prof. Dr. Haydar Baş beyi halktan gizlemek için el birliği etmiş haldeler. Ama bu kara bulutlar güneşi saklayamayacaktır. İkincisi hocamın tabiri ile; "Halkın istediği bir bardak su idi. Biz önüne okyanusu koyunca afalladı." İç kardeşim bu okyanus senin okyanusun. İç içebildiğin kadar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Anayasa değişikliği neden isteniyor / 29.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Verin yetkiyi ve fazla abartmayın / 28.05.2025
- PKK’da, ‘Lozan hezimettir’ dedi / 26.05.2025
- Yorumsuz Gazze yüzleştirmesi / 25.05.2025
- Diaspora Kürtleri ve Devlet Bahçeli / 24.05.2025
- Bugün sevgiden, aşktan bahsedelim mi? / 23.05.2025
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025