Sayın Cumhurbaşkanımızın: "Bu darbe girişimi ile at izi it izine karıştı" sözü ile bir gerçeği dile getirdiği gibi, işgüzarları da uyarıyor. Ama aradan aylar geçmesine karşın mahkeme karşısına çıkarılan suçlu pek yok. Bu yaklaşımı, Ergenekon, Balyoz gibi tutuklamalarda da yaşadık. Hapishanelerde niçin içeri alındığını bilemeden ölen insanlarımız oldu. Yıllarca sorgusuz sualsiz yatanlar da oldu.
O tutuklamaların gerçek yüzü 15 Temmuz darbe girişimi ile ortaya çıktı. Orduyu zayıflatmak, TC'yi itibarsızlaştırmak ve Atatürk Türkiye'sini unutturmak gibi yaklaşımlar yatıyordu o girişimde. "Suçu işleyen kadı, kimi kime şikayet edelim" yaklaşımı gibi. Savcılar, hakimler FETÖ'cü olunca elbette ki içeride yatanların tümü suçluydu.
Orduya yerleşmiş bir generalin bile sıradan bir adamdan emir alır duruma getirildiği ordu, yine FETÖ'cü sivillerin talimatıyla darbe girişimi yaptılar. Sanki çocukların macera oyunu gibi bir yaklaşımla girişilen darbe, Atatürkçü askerlerin ve sokağa dökülen halkın tepkisiyle anında bastırıldı.
Ne yazık ki bu darbe başlamadan da bitirilebilirdi. Vatansever bir Binbaşı gereken yere ihbarını saat 14.45'te yapmış. Saat 16.00'da MİT Müsteşarı'na bilgi verilmiş. 16.30'da MİT Müsteşarı ile Genelkurmay Başkanı telefon görüşmesi yapıyorlar. 18.30'da Genelkurmay bazı emirler veriyor ve uçakların kalkmasını yasaklıyor. Zırhlı Birliklerin kışlalarından çıkmamasını bildiriyor.
Bu kadar açık seçik bir darbe girişimi başlamadan neden sonlandırılmadı? Bunun yanıtı şu an yok. Acaba Türkiye'nin güçlü ama muhalif seslerini susturmak için bir fırsat mı bildiler? Çünkü hayatları boyunca terörü ve şiddeti övmemiş insanlardan bazıları içeride. FETÖ'cü suçlamasıyla içeride yatan gazeteciler de yok değil.
Darbe girişiminde de emir komuta elbette ki önemlidir. Bir bölüğün komutanı, bir Askeri Lisenin komutanı, emrindeki insanları aldatarak emir verecek ve o kişiler, bu emre uymayacaklar mıydı?
Benim anlamadığım şey, Askeri lise öğrencileri ve askerler neden içeride tutuluyorlar? Bu gençlerin suçu ne?
Aradan aylar geçti ama bugüne kadar yapraklarla uğraşıyoruz. Ülkede FETÖ'cü anlayışın gelişip palazlanmasına katkısı olanlar, gidip elini öpenler ve o zihniyeti suçlayan milletvekillerinin üzerine yürüyenler ellerini kollarını sallayarak dolaşırken, sempati duyanlar bir bir toplanıyorsa burada sorumlular vicdanlarını sorgulamalıdırlar.
Binlerce insan FETÖ suçlamasıyla ya görevden alındı veya tutuklandı. Kişi suçlu olabilir; ama onun eşi, çocuklarının suçu ne? Özel Okul ve dershaneler ilgili Bakanlığın gözetimi ve denetimi altındadır. Yıllarca bu kuruluşlar açık tutuldu, binlerce öğrenci bu kuruluşlarda okudu da peki devlet neredeydi?
Devlet, kendi sıcak yaklaşımını bu insanlara göstermek zorundadır. Bu insanları cezalandırmak yerine, eğiterek vatanımıza kazandırılmalıdırlar. Onların bilgisinden ve becerilerinden yararlanmak gerekirken alanlarında yetişmiş bu insanları dışlamanın anlamı yok.
Sayın Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği gibi at iziyle it izini bir an önce ayıklamak ve suçlulara en ağır ceza verilirken suçsuzlar da evlerine çocuklarına dönmeleri için çaba gösterilmelidir.
Bence doğru söylüyorum.
O tutuklamaların gerçek yüzü 15 Temmuz darbe girişimi ile ortaya çıktı. Orduyu zayıflatmak, TC'yi itibarsızlaştırmak ve Atatürk Türkiye'sini unutturmak gibi yaklaşımlar yatıyordu o girişimde. "Suçu işleyen kadı, kimi kime şikayet edelim" yaklaşımı gibi. Savcılar, hakimler FETÖ'cü olunca elbette ki içeride yatanların tümü suçluydu.
Orduya yerleşmiş bir generalin bile sıradan bir adamdan emir alır duruma getirildiği ordu, yine FETÖ'cü sivillerin talimatıyla darbe girişimi yaptılar. Sanki çocukların macera oyunu gibi bir yaklaşımla girişilen darbe, Atatürkçü askerlerin ve sokağa dökülen halkın tepkisiyle anında bastırıldı.
Ne yazık ki bu darbe başlamadan da bitirilebilirdi. Vatansever bir Binbaşı gereken yere ihbarını saat 14.45'te yapmış. Saat 16.00'da MİT Müsteşarı'na bilgi verilmiş. 16.30'da MİT Müsteşarı ile Genelkurmay Başkanı telefon görüşmesi yapıyorlar. 18.30'da Genelkurmay bazı emirler veriyor ve uçakların kalkmasını yasaklıyor. Zırhlı Birliklerin kışlalarından çıkmamasını bildiriyor.
Bu kadar açık seçik bir darbe girişimi başlamadan neden sonlandırılmadı? Bunun yanıtı şu an yok. Acaba Türkiye'nin güçlü ama muhalif seslerini susturmak için bir fırsat mı bildiler? Çünkü hayatları boyunca terörü ve şiddeti övmemiş insanlardan bazıları içeride. FETÖ'cü suçlamasıyla içeride yatan gazeteciler de yok değil.
Darbe girişiminde de emir komuta elbette ki önemlidir. Bir bölüğün komutanı, bir Askeri Lisenin komutanı, emrindeki insanları aldatarak emir verecek ve o kişiler, bu emre uymayacaklar mıydı?
Benim anlamadığım şey, Askeri lise öğrencileri ve askerler neden içeride tutuluyorlar? Bu gençlerin suçu ne?
Aradan aylar geçti ama bugüne kadar yapraklarla uğraşıyoruz. Ülkede FETÖ'cü anlayışın gelişip palazlanmasına katkısı olanlar, gidip elini öpenler ve o zihniyeti suçlayan milletvekillerinin üzerine yürüyenler ellerini kollarını sallayarak dolaşırken, sempati duyanlar bir bir toplanıyorsa burada sorumlular vicdanlarını sorgulamalıdırlar.
Binlerce insan FETÖ suçlamasıyla ya görevden alındı veya tutuklandı. Kişi suçlu olabilir; ama onun eşi, çocuklarının suçu ne? Özel Okul ve dershaneler ilgili Bakanlığın gözetimi ve denetimi altındadır. Yıllarca bu kuruluşlar açık tutuldu, binlerce öğrenci bu kuruluşlarda okudu da peki devlet neredeydi?
Devlet, kendi sıcak yaklaşımını bu insanlara göstermek zorundadır. Bu insanları cezalandırmak yerine, eğiterek vatanımıza kazandırılmalıdırlar. Onların bilgisinden ve becerilerinden yararlanmak gerekirken alanlarında yetişmiş bu insanları dışlamanın anlamı yok.
Sayın Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği gibi at iziyle it izini bir an önce ayıklamak ve suçlulara en ağır ceza verilirken suçsuzlar da evlerine çocuklarına dönmeleri için çaba gösterilmelidir.
Bence doğru söylüyorum.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ekrem Yazar / diğer yazıları
- Atatürk Gençlik ve Spor Bayramı / 20.05.2023
- Ulusal günümüz ve çocuklarımız / 24.04.2023
- Neden köy enstitüleri? / 19.04.2023
- Lider olmak kolay mı? / 06.04.2023
- Doğru paylaşmak / 27.03.2023
- Bir ulusun direnişi (18 Mart) / 20.03.2023
- Okullarımız / 13.03.2023
- Önemli olan sistemdir / 01.03.2023
- İnsan olmak / 20.02.2023
- Dağ başını duman aldı / 12.02.2023
- Ulusal günümüz ve çocuklarımız / 24.04.2023
- Neden köy enstitüleri? / 19.04.2023
- Lider olmak kolay mı? / 06.04.2023
- Doğru paylaşmak / 27.03.2023
- Bir ulusun direnişi (18 Mart) / 20.03.2023
- Okullarımız / 13.03.2023
- Önemli olan sistemdir / 01.03.2023
- İnsan olmak / 20.02.2023
- Dağ başını duman aldı / 12.02.2023