Amasya’nın tarihi incisi: Mehmet Paşa Camii
Amasya’nın Yeşilırmak Nehri’ne yakın, Mehmet Paşa Mahallesi’nde yükselen Mehmet Paşa Camii, Osmanlı mimarisinin 15. yüzyıl sonlarındaki zarif örneklerinden biridir
30.08.2025 00:38:00
Abdülkadir Gündoğdu
Abdülkadir Gündoğdu





Amasya'nın Yeşilırmak Nehri'ne yakın, Mehmet Paşa Mahallesi'nde yükselen Mehmet Paşa Camii, Osmanlı mimarisinin 15. yüzyıl sonlarındaki zarif örneklerinden biridir.
1486 yılında Sultan II. Bayezid'in veziri ve Şehzade Ahmet'in lalası Hızır Paşazade Mehmet Paşa tarafından yaptırılan bu cami, bir külliyenin merkezi olarak inşa edilmiştir.
Yapım Süreci ve Tarihi
Mehmet Paşa Camii, kitâbesine göre 891 Hicri yılında (Ocak 1486) tamamlanmıştır. Mehmet Paşa, II. Bayezid döneminde vezirlik makamından azledilmiş, ancak Amasya'da Şehzade Ahmet'e lala olarak atanmış ve bu dönemde camiyi inşa ettirmiştir.
Cami, medrese, imaret, türbe ve Halveti tekkesinden oluşan bir külliyenin parçası olarak tasarlanmış, ancak medrese ve imaret yangınlar sonucu yok olmuş, günümüze yalnızca cami ve türbe ulaşmıştır.
Yeşilırmak'ın taşkınları ve 1939 depremi nedeniyle zarar gören cami, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilmiştir. 1863-1864 ve 1821 yıllarında da onarımlar geçiren cami, bugün Pirinççi Caddesi üzerinde, Mustafa Bey Hamamı'nın yanında ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
Mimarı
Mehmet Paşa Camii'nin mimarı hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Erken Osmanlı mimarisinde mimarların isimleri sıkça kayıtlarda yer almazdı. Ancak, caminin Ters T planı ve zarif detayları, dönemin deneyimli ustalarının imzasını taşıdığını gösterir.
Mimari özellikler, Amasya'daki diğer zaviyeli camilerle benzerlikler taşır, bu da yerel bir mimar ekibinin çalışmış olabileceğini düşündürür.
Mimari Özellikleri
Mehmet Paşa Camii, Osmanlı mimarisinde "zaviyeli" veya "Ters T" planlı camiler arasında yer alır. Bu plan, caminin ibadet ve sosyal işlevleri birleştirdiğini gösterir. Mimari özellikler şunlardır:
Plan ve Yapı: Cami, kare biçimli ana ibadet mekânı, doğu ve batıdaki tabhane hücreleri ve altı bölümlü son cemaat yeriyle Ters T planına sahiptir. Ana ibadet alanı, sekizgen kasnaklı bir kubbe ile örtülüdür. Kuzey cephesinde, yedi sekizgen sütunun taşıdığı kemerlerle bölünmüş son cemaat yeri bulunur. Bu sütunlar, kırmızı ve beyaz mermer kemerlerle bağlanır.
Giriş ve Kapılar: Camiye giriş, son cemaat yerinin üçüncü bölümündeki yay kemerli kapıdan sağlanır. Bu kapının üzerindeki kitâbe, caminin yapım tarihini belirtir. Ahşap giriş kapısı, ağaç oymacılığının seçkin bir örneği olup, günümüzde Amasya Müzesi'nde sergilenmektedir.
Minber ve Süsleme: Mermerden yapılan minber, Türk mermer işçiliğinin nadide örneklerinden biridir. Alçak kabartma rûmi ve arabesk motiflerle bezeli minber, Arap tarzı kemerli köşk ve soğan kubbesiyle dikkat çeker. Minber kapısında kıvrık dal motifleri ve Âyetü'l-Kürsî yazılı bir pano bulunur. Mihrap, sade ama zarif bir mermer nişle tasarlanmıştır.
Malzeme ve Detaylar: Cami, kesme taş ve moloz taştan inşa edilmiştir. Taçkapısı, ince silmeler ve kum saati motifleriyle zenginleştirilmiş, yuvarlak kemerli bir niş içindedir. Harim kısmında on pencere, doğal ışığın mekâna yayılmasını sağlar. Son cemaat yerindeki sütun başlıkları ve kemer geçmeleri, yapının estetik değerini artırır.
Türbe ve Çevre: Türbe, caminin dışında yer alır ve Mehmet Paşa, babası Hızır Paşa ve Halveti şeyhi Habib Karamânî'nin mezarlarını barındırır. Külliyenin diğer unsurları (medrese, imaret) günümüze ulaşmamış, ancak cami, Yeşilırmak'ın yakınındaki konumuyla Amasya'nın tarihi dokusuna uyum sağlar.
Sonuç
Mehmet Paşa Camii, 1486 yılında Mehmet Paşa'nın hayırseverliğiyle Amasya'ya kazandırılmış, Osmanlı mimarisinin sade ama etkileyici bir örneğidir.
Ters T planı, zarif minberi ve tarihi dokusuyla cami, Amasya'nın kültürel mirasının ayrılmaz bir parçasıdır. Yeşilırmak'ın kıyısında, tarihle iç içe bir deneyim arayanlar için Mehmet Paşa Camii, mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir başyapıt olarak duruyor.
1486 yılında Sultan II. Bayezid'in veziri ve Şehzade Ahmet'in lalası Hızır Paşazade Mehmet Paşa tarafından yaptırılan bu cami, bir külliyenin merkezi olarak inşa edilmiştir.
Yapım Süreci ve Tarihi
Mehmet Paşa Camii, kitâbesine göre 891 Hicri yılında (Ocak 1486) tamamlanmıştır. Mehmet Paşa, II. Bayezid döneminde vezirlik makamından azledilmiş, ancak Amasya'da Şehzade Ahmet'e lala olarak atanmış ve bu dönemde camiyi inşa ettirmiştir.
Cami, medrese, imaret, türbe ve Halveti tekkesinden oluşan bir külliyenin parçası olarak tasarlanmış, ancak medrese ve imaret yangınlar sonucu yok olmuş, günümüze yalnızca cami ve türbe ulaşmıştır.
Yeşilırmak'ın taşkınları ve 1939 depremi nedeniyle zarar gören cami, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilmiştir. 1863-1864 ve 1821 yıllarında da onarımlar geçiren cami, bugün Pirinççi Caddesi üzerinde, Mustafa Bey Hamamı'nın yanında ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
Mimarı
Mehmet Paşa Camii'nin mimarı hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Erken Osmanlı mimarisinde mimarların isimleri sıkça kayıtlarda yer almazdı. Ancak, caminin Ters T planı ve zarif detayları, dönemin deneyimli ustalarının imzasını taşıdığını gösterir.
Mimari özellikler, Amasya'daki diğer zaviyeli camilerle benzerlikler taşır, bu da yerel bir mimar ekibinin çalışmış olabileceğini düşündürür.
Mimari Özellikleri
Mehmet Paşa Camii, Osmanlı mimarisinde "zaviyeli" veya "Ters T" planlı camiler arasında yer alır. Bu plan, caminin ibadet ve sosyal işlevleri birleştirdiğini gösterir. Mimari özellikler şunlardır:
Plan ve Yapı: Cami, kare biçimli ana ibadet mekânı, doğu ve batıdaki tabhane hücreleri ve altı bölümlü son cemaat yeriyle Ters T planına sahiptir. Ana ibadet alanı, sekizgen kasnaklı bir kubbe ile örtülüdür. Kuzey cephesinde, yedi sekizgen sütunun taşıdığı kemerlerle bölünmüş son cemaat yeri bulunur. Bu sütunlar, kırmızı ve beyaz mermer kemerlerle bağlanır.
Giriş ve Kapılar: Camiye giriş, son cemaat yerinin üçüncü bölümündeki yay kemerli kapıdan sağlanır. Bu kapının üzerindeki kitâbe, caminin yapım tarihini belirtir. Ahşap giriş kapısı, ağaç oymacılığının seçkin bir örneği olup, günümüzde Amasya Müzesi'nde sergilenmektedir.
Minber ve Süsleme: Mermerden yapılan minber, Türk mermer işçiliğinin nadide örneklerinden biridir. Alçak kabartma rûmi ve arabesk motiflerle bezeli minber, Arap tarzı kemerli köşk ve soğan kubbesiyle dikkat çeker. Minber kapısında kıvrık dal motifleri ve Âyetü'l-Kürsî yazılı bir pano bulunur. Mihrap, sade ama zarif bir mermer nişle tasarlanmıştır.
Malzeme ve Detaylar: Cami, kesme taş ve moloz taştan inşa edilmiştir. Taçkapısı, ince silmeler ve kum saati motifleriyle zenginleştirilmiş, yuvarlak kemerli bir niş içindedir. Harim kısmında on pencere, doğal ışığın mekâna yayılmasını sağlar. Son cemaat yerindeki sütun başlıkları ve kemer geçmeleri, yapının estetik değerini artırır.
Türbe ve Çevre: Türbe, caminin dışında yer alır ve Mehmet Paşa, babası Hızır Paşa ve Halveti şeyhi Habib Karamânî'nin mezarlarını barındırır. Külliyenin diğer unsurları (medrese, imaret) günümüze ulaşmamış, ancak cami, Yeşilırmak'ın yakınındaki konumuyla Amasya'nın tarihi dokusuna uyum sağlar.
Sonuç
Mehmet Paşa Camii, 1486 yılında Mehmet Paşa'nın hayırseverliğiyle Amasya'ya kazandırılmış, Osmanlı mimarisinin sade ama etkileyici bir örneğidir.
Ters T planı, zarif minberi ve tarihi dokusuyla cami, Amasya'nın kültürel mirasının ayrılmaz bir parçasıdır. Yeşilırmak'ın kıyısında, tarihle iç içe bir deneyim arayanlar için Mehmet Paşa Camii, mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir başyapıt olarak duruyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.