Amerikan emperyalizmi ile mücadele(!)

Siz bu satırları okurken belki de ABD ile aramızda kriz falan kalmamış olacak. Tutuklanan konsolosluk çalışanının FETÖ'cü olmadığı ortaya çıkıp serbest bırakılmış olabilir, dostumuz Donald ile görüşülüp olay tatlıya bağlanmış olabilir veya her şey daha da sarpa sarmış olabilir, bilemiyorum ama benim meselem şu an bu değil. Sosyal medyada öyle paylaşımlar gördüm ki bu sabah bazılarının ciddi olarak yazıldığına inanmakta zorluk çektim. Bunlardan birkaçını sizinle paylaşarak devam edeyim.: 
"Amerikan emperyalizmi ile mücadele böyle olur. Yapılması gereken yapılmıştır."
"Sizin karşınızda vur ensesine al lokmasını bir ülke yok artık. Kısasa kısas."
"85 Washington..."
"Olan Amerika'nın ajanlarına oldu, burada kaldılar. Bize bir şey olmaz."
Ve bunlar gibi birçok paylaşım vardı. Amerika'ya bu kadar bağımlı olduğumuz sürece bu karşılıklı yaptırımları çok da devam ettiremeyeceğimiz aşikar. Bu esnada savaş çığırtkanlığı yapanların da orada bir durması lazım. Savaşın şakası olmaz. "Oraya gideriz, buraya geliriz. 5000 kişi gideriz, 10000 kişi gideriz" gibi cümleler sarf etmek yanlıştır. Bu söylemlerle mi Amerikan emperyalizmi ile mücadele edeceksiniz? Bu bölgede savaş çıkmasından hele hele bizim savaşa girmemizden en çok memnun olacak olan ABD'dir, İsrail'dir. Sınırları değişecek 22 İslam ülkesinden sonuncusu olduğumuzu kendi Dışişleri Bakanları söylememiş miydi? "Vur vur inlesin, İsrail dinlesin! ABD dinlesin!" sloganları gençleri galeyana getirmekten başka hiçbir sonuç getirmez. Kimsenin dinlediği de yok zaten. 
Amerikan emperyalizmi ile mücadele nasıl olur biliyor musunuz? İlk önce BOP'a hizmet etmeyi bırakarak olur. Eşbaşkanlıktan istifa edilerek başlanabilir mesela. Amerikan emperyalizmi ile mücadele halkın oyuyla Meclis'e girip, o yetkiyle teskereler çıkarıp, Amerikan uçaklarını İncirlik'ten kaldırıp, Müslümanları bombalatarak olmaz. 
ABD'nin dolarını Merkez Bankası'na koyarak Amerikan emperyalizmi ile mücadele edilemez mesela. İlk önce milli ve bağımsız bir para politikasına geçerek olur. Bunun için de hemen Milli Ekonomi Modeli'ni uygulamaya koyma kararı aldığımızı açıklayarak başlanabilir mesela. Senyoraj hakkımızı kullanacağımızı, tarımda uygulanan tahditleri kaldıracağımızı, bundan sonra dış ticarette milli paramızı kullanacağımızı açıklayabilir, doların üzerimizdeki baskısından kurtulabiliriz. O zaman dolar 3.70'i mi geçti, 4'ü geçer mi? Ekonomik kriz mi geliyor? gibi soruları da kafamızdan atmış oluruz. 
Amerikan emperyalizmi ile mücadele Misak-ı Milli sınırlarını korumayı amaç edinerek olur. 82 Musul, 83 Kerkük diyerek olmaz. Bunun için de tarihi iyi bilmek, Atatürk'ü iyi anlamak gerekir. Lozan'a hezimet deyip, ne şartlarda imzalandığını, neden T.C. Devleti'nin tapusu olduğunu iyice anlamadan sadece Barzani referandum yapınca, işine geldiği için "Lozan'daki haklarımızı kullanırız" demekle olmaz. Bu paylaşımları yapanlar Amerikan filosuna karşı namaz kılıp, o filoyu protesto eden Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını idam edenleri alkışlayan mantıktır. O mantık hurafeleri din diye yutturup, "Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyiniz" İlahi emrini unutup onlarla dost olmayı bırakın, onların menfaatleri için onlarla birlikte hareket eden, buna karşılık "Bağımsızlık benim karakterimdir" diyen Atatürk'ü dinsizlikle itham eden mantıktır. Mübarek annesine olmadık iftiralar atan mantıktır. Tribünlere oynamak da onların en iyi yaptığı şeydir. Klavye başında ya da basında Amerika'ya, İsrail'e sövüp, emperyalizmle mücadeleden bahsedip görmediğimiz yerde Amerika ile ticaret yapıp, çocuklarını ABD'de okutan, belki de Amerikan pasaportu taşıyanlar emperyalizmle mücadele diyerek bizim çocuklarımızı öne sürerek Musul'u da alırız, Kerkük'ü de alırız, Washington'u da alırız diyemezler. Diğer taraftan Deniz Gezmiş'i ya da Che Guera'yı örnek aldığını iddia edip bütün bu olana bitene seyirci kalmakla da olmaz bu mücadele. Hatta Meclis'te çıkan yeni teskerelere evet oyu vermekle hiç olmaz. 
Çözüm üretmekle olur. Proje üretmekle olur. Milli bir duruşla olur. Birlik ve beraberliği tesis etmekle olur. Atatürk paydası altında bütünleşerek olur. Aksi takdirde gerisi laf ü güzaf olur. Bu birliğin de tek adresinin neresi olduğu hepimizce malumdur, görmezden gelmek ise çok büyük gaflettir ve hatta ihanettir...