Ülkemizde yaşanan ekonomik kriz makro plandan mikro plana kadar toplumun her kesiminde ciddi anlamda hissediliyor. Sanayiinin durma noktasına gelmesi, esnafın kepenk kapatması artık herkes tarafından biliniyor. Maalesef gelişmeler bunlarla kalmıyor.
Geçen haftalarda Adıyaman, Elazığ, Malatya ve Kahramanmaraş'ta ziyaretlerim oldu. Esnafla yaptığımız görüşmelerde meselenin bir başka boyutu hakkında da bilgi sahibi olduk. Öğrendik ki esnaf artık satacağı kadar yağ, peynir gibi gıda maddelerini bulamıyor. Hatta ihale almış et satıcıları kesilecek yeterli hayvan temin edemiyorlar. Arz ve talep dengesi bozulma noktasına gelmiş. Bir adım ötesinde ihtiyaç duyulan tarım ve hayvan ürünlerinde sıkıntı baş gösterecek.
Adıyaman'daki ziyaretimizde ise tütün üreticisi bir grupla sohbet imkanımız oldu. Adıyamanlılar çok dertliler. Tütün ekiminin yasaklanması bir tarafa, bu yasağa uymayanların hapis cezasına çarptıracağı kararı iyice çileden çıkartmış onları. İşin ilginç yanı mecliste ilgili yasaları kabul eden vekiller gelmiş, Adıyamanlılara "siz tütününüzü ekin biz sizin arkanızdayız" diyorlarmış. Adıyamanlı bir tabiri hatırlatıyor "canavarla parçalar, gelir seninle ağlar; bu nasıl iştir hem kanunu çıkartan sen, hem de beni anlıyormuş gibi davranan sen" diyor.
Aslında bu gelişmeler sürpriz değil. Yıllardan beri Prof. Dr. Haydar Baş Bey yaşanan bu tehlikenin altını çiziyor. Hatta Milli Ekonomik Modelinde tarım ve hayvancılık sektörünün stratejik öneme haiz olduğunu belirtiyorlar. Maalesef ülkeyi yönetenler bu tehlikeyi göremedikleri gibi görenlerin sözlerine de kulak tıkamayı tercih ettiler. Tarım ve hayvancılık sektöründe hükümetin üretimi nerdeyse yasaklaması bütün bu olumsuz sonuçlara yol açmış.
İşte bütün bu gelişmeler Anadolu'daki seçmeni mevcut siyasilerden iyice soğutmuş durumda. İktidar partilerinin adını bile duymak istemiyor Anadolu insanı. Muhalefet partilerine de taraf değiller. Seçmen artık geçtiğimiz yıllardaki yaklaşımından çok farklı. Söylemleri dinliyor ancak hemen sorusunu yapıştırıyor "iyide ağam senin çözümün ne olacak" diyor. Kafasına yatan çözüm görmediği zaman o kulvardan uzaklaşıyor. Bir dönem balonu iyice şişirilen AKP'nin Anadolu'da ciddi şekilde oy kaybetmesinin bir sebebi de ülkenin problemlerine çözüm getirecek projeleri olmadığı için.
Peki Anadolu insanını tercihini hangi yönde kullanıyor. Seçmen genciyle yaşlısıyla BTP yanında tercihini kullanıyor. Prof. Dr. Haydar Baş Bey ve tarif ettiği "milli ekonomik model" millet tarafından ciddi anlamda taraf bulmuş. Tarımla, hayvancılıkla uğraşanlar, işçi, memur bütün vatandaşlar çözümü Bağımsız Türkiye Partisinin ekonomik ve sosyal görüşlerinde buluyorlar. Bu esaslar vatandaş tarafından adeta ezberlenmiş. Bir kaçını burada belirtmekte fayda görüyorum.
1- Halktan vergi alınmayarak talep kesimi tahrik edilecek; geliri 100 milyarın altında olan üretici ve pazarlamacıdan, işçi ve memurdan vergi alınmayacaktır.
2- Arz artırılarak talep karşılığını bulacak ve enflasyon tehlikesi ortadan kalkacaktır.
3- Tarım ve hayvancılık; ormancılık ve madencilik desteklenecek bu sahalarda işletmelerin devreye girebilmesi için proje mukabili faizsiz kredi verilecektir.
4- Sigorta ve enerji giderleri aşağı çekilerek kredi faizleri sıfırlanacak, böylelikle maliyet azaltılacaktır. Sonuç olarak ucuzluk olacak, enflasyon aşağı çekilecektir.
5- Sağlık hizmetlerinden her sınıf işçi, memur ve de bila istisna bütün vatandaşlarımız istifade edecektir.
Görülen, önümüzdeki seçimlerde milletimizin BTP'yi tek başına iktidar edeceğidir.
Geçen haftalarda Adıyaman, Elazığ, Malatya ve Kahramanmaraş'ta ziyaretlerim oldu. Esnafla yaptığımız görüşmelerde meselenin bir başka boyutu hakkında da bilgi sahibi olduk. Öğrendik ki esnaf artık satacağı kadar yağ, peynir gibi gıda maddelerini bulamıyor. Hatta ihale almış et satıcıları kesilecek yeterli hayvan temin edemiyorlar. Arz ve talep dengesi bozulma noktasına gelmiş. Bir adım ötesinde ihtiyaç duyulan tarım ve hayvan ürünlerinde sıkıntı baş gösterecek.
Adıyaman'daki ziyaretimizde ise tütün üreticisi bir grupla sohbet imkanımız oldu. Adıyamanlılar çok dertliler. Tütün ekiminin yasaklanması bir tarafa, bu yasağa uymayanların hapis cezasına çarptıracağı kararı iyice çileden çıkartmış onları. İşin ilginç yanı mecliste ilgili yasaları kabul eden vekiller gelmiş, Adıyamanlılara "siz tütününüzü ekin biz sizin arkanızdayız" diyorlarmış. Adıyamanlı bir tabiri hatırlatıyor "canavarla parçalar, gelir seninle ağlar; bu nasıl iştir hem kanunu çıkartan sen, hem de beni anlıyormuş gibi davranan sen" diyor.
Aslında bu gelişmeler sürpriz değil. Yıllardan beri Prof. Dr. Haydar Baş Bey yaşanan bu tehlikenin altını çiziyor. Hatta Milli Ekonomik Modelinde tarım ve hayvancılık sektörünün stratejik öneme haiz olduğunu belirtiyorlar. Maalesef ülkeyi yönetenler bu tehlikeyi göremedikleri gibi görenlerin sözlerine de kulak tıkamayı tercih ettiler. Tarım ve hayvancılık sektöründe hükümetin üretimi nerdeyse yasaklaması bütün bu olumsuz sonuçlara yol açmış.
İşte bütün bu gelişmeler Anadolu'daki seçmeni mevcut siyasilerden iyice soğutmuş durumda. İktidar partilerinin adını bile duymak istemiyor Anadolu insanı. Muhalefet partilerine de taraf değiller. Seçmen artık geçtiğimiz yıllardaki yaklaşımından çok farklı. Söylemleri dinliyor ancak hemen sorusunu yapıştırıyor "iyide ağam senin çözümün ne olacak" diyor. Kafasına yatan çözüm görmediği zaman o kulvardan uzaklaşıyor. Bir dönem balonu iyice şişirilen AKP'nin Anadolu'da ciddi şekilde oy kaybetmesinin bir sebebi de ülkenin problemlerine çözüm getirecek projeleri olmadığı için.
Peki Anadolu insanını tercihini hangi yönde kullanıyor. Seçmen genciyle yaşlısıyla BTP yanında tercihini kullanıyor. Prof. Dr. Haydar Baş Bey ve tarif ettiği "milli ekonomik model" millet tarafından ciddi anlamda taraf bulmuş. Tarımla, hayvancılıkla uğraşanlar, işçi, memur bütün vatandaşlar çözümü Bağımsız Türkiye Partisinin ekonomik ve sosyal görüşlerinde buluyorlar. Bu esaslar vatandaş tarafından adeta ezberlenmiş. Bir kaçını burada belirtmekte fayda görüyorum.
1- Halktan vergi alınmayarak talep kesimi tahrik edilecek; geliri 100 milyarın altında olan üretici ve pazarlamacıdan, işçi ve memurdan vergi alınmayacaktır.
2- Arz artırılarak talep karşılığını bulacak ve enflasyon tehlikesi ortadan kalkacaktır.
3- Tarım ve hayvancılık; ormancılık ve madencilik desteklenecek bu sahalarda işletmelerin devreye girebilmesi için proje mukabili faizsiz kredi verilecektir.
4- Sigorta ve enerji giderleri aşağı çekilerek kredi faizleri sıfırlanacak, böylelikle maliyet azaltılacaktır. Sonuç olarak ucuzluk olacak, enflasyon aşağı çekilecektir.
5- Sağlık hizmetlerinden her sınıf işçi, memur ve de bila istisna bütün vatandaşlarımız istifade edecektir.
Görülen, önümüzdeki seçimlerde milletimizin BTP'yi tek başına iktidar edeceğidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi / diğer yazıları
- Sağ–solun ötesinde: Türkiye siyasetini yeniden okumak / 11.09.2025
- Hüseyin Baş dosyası: Demokrasiye ayar duruşması / 09.09.2025
- Batum’un Osmanlı ve Türkiye Eksenindeki Tarihsel Serüveni / 03.09.2025
- Yokluktan destana: 30 Ağustos’un sırrı / 01.09.2025
- Yokluktan destana: 30 Ağustos’un sırrı / 01.09.2025
- Halkın gündemi ekmek, komisyonun gündemi anayasa / 24.08.2025
- Vatan sağ olsun / 23.08.2025
- Alaska Zirvesi: Yeni paylaşım masasında Türkiye nerede? / 20.08.2025
- Planın adı: Büyük İsrail / 15.08.2025
- Zengezur Koridoru: 21. yüzyılın Bağdat demiryolu mu? / 13.08.2025
- Hüseyin Baş dosyası: Demokrasiye ayar duruşması / 09.09.2025
- Batum’un Osmanlı ve Türkiye Eksenindeki Tarihsel Serüveni / 03.09.2025
- Yokluktan destana: 30 Ağustos’un sırrı / 01.09.2025
- Yokluktan destana: 30 Ağustos’un sırrı / 01.09.2025
- Halkın gündemi ekmek, komisyonun gündemi anayasa / 24.08.2025
- Vatan sağ olsun / 23.08.2025
- Alaska Zirvesi: Yeni paylaşım masasında Türkiye nerede? / 20.08.2025
- Planın adı: Büyük İsrail / 15.08.2025
- Zengezur Koridoru: 21. yüzyılın Bağdat demiryolu mu? / 13.08.2025