Arabalar neden asla “sıfır kilometre” değildir?
Bayiden aldığınız “sıfır” araba aslında en az 40 km gitmiş oluyor; bazıları ise 600 km’yi buluyor! Bir adam aynı Volvo’yla Ay’a 7 kez gidip geldi; hâlâ orijinal motoru çalışıyor, üstelik 59 yaşında
10.12.2025 16:42:00
Eyüp Kabil
Eyüp Kabil





Bir otomobil bayiden çıktığı anda "sıfır" diye satılır ama gerçekte o araç fabrikadan bayiye ulaşana kadar ortalama 15-40 km yol yapmış olur. Bu mesafe, test sürüşleri, fabrika içi taşıma, liman kontrolleri ve nakliye sırasında birikir. Daha da ilginci, bazı ülkelerde bayiler müşteriye teslim etmeden önce aracı "iyice denemek" adına 100-200 km daha kullanabilir.
Avrupa'da 2025 itibarıyla bu gizli kilometre tartışması o kadar büyüdü ki, Almanya'da yeni araçların teslim anında maksimum 10 km göstergesi zorunlu hale getirildi. Türkiye'de ise hâlâ 500-600 km'yi bulan "sıfır" araçlar görmek mümkün. Yani o "hiç kullanılmamış" kokusu aslında hafif bir aldatmaca.
Dünyanın en tuhaf otomobil rekoru
1966 model bir Volvo P1800S, sahibi Irv Gordon sayesinde tam 5.5 milyon kilometre yol yaptı ve hâlâ orijinal motoruyla çalışıyor. Bu mesafe, Dünya'dan Ay'a 7 tam gidiş-dönüş demek! Gordon 2018'de öldüğünde aracı oğluna miras bıraktı; araç 2025 itibarıyla hâlâ yollarda ve Guinness Rekorlar Kitabı'nda "en yüksek kilometreli kişisel otomobil" unvanını koruyor.
İlginç detay, Gordon, aracı 56 yıl boyunca sadece orijinal Volvo parçalarıyla tamir ettirdi ve motoru hiç açtırmadı. Bu hikâye, modern planlı eskime (planned obsolescence) tartışmalarına da tokat gibi bir cevap oldu. Günümüzde birçok marka, 150-200 bin km'de aracı hurdaya çevirmek üzere tasarlanırken, 50 yıl önceki İsveç çeliği ve mühendisliği hâlâ gülerek yoluna devam ediyor.
Bunun yanında, 2025'te elektrikli araç bataryalarının yüzde 90'ı 300-400 bin km'den sonra bile kapasitesinin yüzde 80'ini koruyor. Yani aslında teknoloji eskidikçe daha dayanıklı hale geliyor; sorun araçları bilinçli olarak kısa ömürlü tasarlayan markalar. Volvo P1800S bize şunu öğretiyor: İyi yapılmış bir otomobil, sahibinden daha uzun yaşayabilir. Belki de "sıfır" almak yerine, iyi bakılmış bir klasik aramak 2025'in en mantıklı yatırımıdır.
Avrupa'da 2025 itibarıyla bu gizli kilometre tartışması o kadar büyüdü ki, Almanya'da yeni araçların teslim anında maksimum 10 km göstergesi zorunlu hale getirildi. Türkiye'de ise hâlâ 500-600 km'yi bulan "sıfır" araçlar görmek mümkün. Yani o "hiç kullanılmamış" kokusu aslında hafif bir aldatmaca.
Dünyanın en tuhaf otomobil rekoru
1966 model bir Volvo P1800S, sahibi Irv Gordon sayesinde tam 5.5 milyon kilometre yol yaptı ve hâlâ orijinal motoruyla çalışıyor. Bu mesafe, Dünya'dan Ay'a 7 tam gidiş-dönüş demek! Gordon 2018'de öldüğünde aracı oğluna miras bıraktı; araç 2025 itibarıyla hâlâ yollarda ve Guinness Rekorlar Kitabı'nda "en yüksek kilometreli kişisel otomobil" unvanını koruyor.
İlginç detay, Gordon, aracı 56 yıl boyunca sadece orijinal Volvo parçalarıyla tamir ettirdi ve motoru hiç açtırmadı. Bu hikâye, modern planlı eskime (planned obsolescence) tartışmalarına da tokat gibi bir cevap oldu. Günümüzde birçok marka, 150-200 bin km'de aracı hurdaya çevirmek üzere tasarlanırken, 50 yıl önceki İsveç çeliği ve mühendisliği hâlâ gülerek yoluna devam ediyor.
Bunun yanında, 2025'te elektrikli araç bataryalarının yüzde 90'ı 300-400 bin km'den sonra bile kapasitesinin yüzde 80'ini koruyor. Yani aslında teknoloji eskidikçe daha dayanıklı hale geliyor; sorun araçları bilinçli olarak kısa ömürlü tasarlayan markalar. Volvo P1800S bize şunu öğretiyor: İyi yapılmış bir otomobil, sahibinden daha uzun yaşayabilir. Belki de "sıfır" almak yerine, iyi bakılmış bir klasik aramak 2025'in en mantıklı yatırımıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
















































































