Âşıklık geleneği düğünlerde yaşatılıyor

Âşıklar, düğün çadırında karşılıklı atışmalarla misafirlere doyumsuz anlar yaşatıyorlar. Genç âşıklardan Ercan Şimşekoğlu, "Bizde bu geleneğin bitmemesi için çaba sarf ediyoruz. Çünkü bu yöreden bu sanatı yaşatanlar, kurucuları gelmiş geçmiş ve biz de onların döküntülerini toplamaya çalışıyoruz. Bir nebze de olsa katkımız oluyorsa ne mutlu bizlere. Allah bu emeğe gönül veren herkesten razı olsun. Bitmemesi için herkesin bu mesleğe el atması lazım ve inşallah ta bitmez'' dedi. Âşık Gökmen Dursunoğlu ise, "Âşıklık yöremizde son 15 yıl öncesine kadar usta çıraklık ilişkisi ile devam etmekteydi. Bizlerde bu kültürün belki de son çağı olacağız. Gelecek nesiller bizden sonra bu kültüre fazla eğimli değil. Bu işe batı müziği, televizyonlar ve medya büyük sekte vurdu. Yöre düğünlerinde bu gelenek yüzyıllardır devam ediyor. Rahmetli Aşık Şenlik Baba'nın yöresidir burası. Eski adı Çamdıra, yeni adı Taşdeğirmen köyüne geldik ve burada eski köy usulü değil de kurulan çadırlarda modern bir şekilde âşıklığımızı o eski havasıyla, eski kokusuyla devam ettirmeye çalışıyoruz" diye konuştu. "Âşıklar toplumun, halkın konuşan dili, gören gözü, duyan kulağıdır" diyen Dursunoğlu, "'Eski zamanda âşıklar toplumda medya olmadığı için bir taşıyıcı, bir haberci olarak görev yapmışlar. Âşık Şenliği ele alırsak buralarda 93 koçaklamasını söylemiş, ''Ehli İslam olan işitsin bilsin can sağ iken yurt vermeyiz düşmana, isterse Uru set ne ki var gelsin can sağ iken yurt vermeyiz düşmana' sözünü hatırlatarak Âşık Şenliği ve tüm rahmetli olan üstatlarımızı rahmetle anıyoruz'' şeklinde konuştu. Dursunoğlu, bu kültüre sahip çıkan ve yaşatan yöre halkına, medyaya ve ilgi duyan herkese teşekkür etti. İHA