logo
25 NİSAN 2024

'Atatürk vatandır'

09.01.2018 00:00:00
Son dönemde gazetecisinden akademisyenine, şairinden yazarına, askerinden milletvekiline, sanatçısından sporcusuna, tarihçisinden hukukçusuna, kadınından erkeğine, çocuğundan yaşlısına, basında yayında, sosyal medyada herkesin dilinde bu söz var. 
Milletçe Prof. Dr. Haydar Baş'a ait olan bu veciz sözü hepimiz heyecanla söylüyoruz. Ne kadar özlemişiz bu sözün içinde geçen manayı! Bugün Anadolu'da bu söz yankılanıyor. 
Bir zamanlar bu ülke için Batılılar diyordu ki: "Türkiye, Türklere verilemeyecek kadar büyük bir ülkedir." Batılı emperyalist devletlerin asırlık emelleri, bitmeyen planları kısaca şuydu: Anadolu'yu paylaşmak, Türkleri Anadolu'dan çıkarmak.
Fransız Tarihçisi Edward Driault, Şark meselesini İslam-Hıristiyan mücadelesi olarak yorumlarken, İngiliz Harbiye Nazırı Lord Kitchener, "Türkleri dünya haritasından silinceye kadar, harbe devam edeceğiz" demişti.
Tarihçi Enver Ziya Karal'a göre; Millî Mücadele, aslında yalnız Yunanlara karşı değil, aynı zamanda işgalci, emperyalist bütün Batı dünyasına karşı da kazanılmıştır. Başka bir ifadeyle Türk Milleti, Atatürk önderliğinde Sevr'i tarihin çöplüğüne atarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kurarken, Hıristiyan dünyasının "Türkleri Anadolu'dan atmak, Anadolu'yu tekrar Hıristiyanlaştırmak" amaçlarını boşa çıkarmıştır. 
İşte bundan dolayı milletiyle beraber son haçlı seferine karşı İslam imanıyla kurtuluş mücadelesi veren, Sevr rüyası gören Batı'nın işgal hevesini kursağında bırakan, bağımsız Türkiye Cumhuriyetini kuran, Türk bayrağını dalgalandıran, dinine, Kur'an'ına, ezanına sahip çıkan bu Mustafa Kemal Atatürk ve ailesi hakkında sayısız yalanlar söylendi, akla zarar iftiralar atıldı. Hepsi O'nu itibarsızlaştırmak içindi. 
Bu yalan dolana tokat gibi bir cevaptır: "Atatürk Vatandır" sözü. Bu sözde üç önemli kavram vardır. Biri Ata, biri Türk, biriyse Vatan! Atatürk'ün şahsında bu milletin ataları hatırlatılıyor. Zincirin son halkası Mustafa Kemal Atatürk'tür. O'nu sevmeyen ecdadını sevemez. Sonra bir medeniyet tasavvuru olarak mayasını Hacı Bektaş Veli'nin attığı Türklük kavramı anlatılıyor. Ve Hz. Peygamber (s.a.v.)'in  "Vatan sevgisi imandandır" inancının yeri olan vatan kavramı.
Atatürk vatandır, şu mübarek topraklar altındaki nice yatandır, düşmanı bu ülkeden atandır, imanı uğrunda canını satandır, bize milli ve manevi bir ruh katandır, dünyada Hakk'ın bize lütfettiği cennetin adı vatandır! 
Bir gazetecinin; "neden mal ve mülkünüzü milletinize bağışladınız" sorusuna, "Mal ve mülk bana ağırlık yapıyor, onları asıl sahibi olan milletime bağışlamaktan ferahlık duyuyorum. Zenginlikten ne çıkar asıl zenginlik insanın manevi şahsiyetinde olmalıdır" dediği için Atatürk Vatandır.
Araştırmacı-yazar Metin Aydoğan, "11 Kasım 1938 tarihi geriye dönüşün başlangıcı oldu, yediğim ekmek gibi biliyorum, kurtulacağız ama mutlaka kurtulacağız!" demişti İzmir'de. Haklıydı! Geçtiğimiz yılın en önemli olayı yurdun dört bir yanında Prof. Dr. Haydar Baş'ın öncülüğünde gerçekleştirilen Atatürk Vatandır Sempozyumları oldu. Uzun bir zamandan beri çıkacağının müjdesini verdiği kitabının imza günü olan 10 Kasım 2017'de Ankara bir doğuşa ev sahipliği yaptı. Bir hüzün günü bir büyük kavuşmaya vesile oldu. Yıllardır hakkında olmadık yalan, iftiralarla milletinden koparılan Cumhuriyetimizin kurucusu adeta o gün 'Hoş Geldin Atatürk' eseriyle yeniden doğdu.
Hele geçtiğimiz günlerde Azerbaycan Ulusal Bilimler Akademisi Üyesi Prof. Dr. Dünyam Ali Veliyev'in Prof. Baş'ı Atatürk konferansı vermek üzere Azerbaycan'a davet etmesi bu ülkenin bir ferdi olarak beni gururlandırdı. Gönül isterdi ki, TBMM böyle bir daveti 27 Şubat 2017'de Rusya Parlamentosu Duma'dan önce, 10 Kasım 2017'den hemen sonra yapabilseydi. Her konuda söylediği çıkan bu vatan evladını, bilim, siyaset, fikir ve gönül adamını bağrına bassaydı.  
Emekli Kurmay Albay Aziz Ergen ne demişti hatırlayın: "Gerçekten Hoş Geldin Atatürk kitabı bizim 2. Nutuk'umuz ve köy enstitülerinin devamını sağlayan ve aydınlanma devrimini tamamlayan bir kitaptır."
Aziz Paşamızın dediği gibi aydınlanmak hepimizin hakkıdır. Bu hakkımızı lütfen kullanalım. Ve bir de Prof. Dr. Haydar Baş'ın gözüyle, gönlüyle Atatürk'e bakalım. Atatürk'ün Nutuk adlı eserini anlamak için 'Hoş Geldin Atatürk'ü de okuyun.   
Bir hatıra... Cumhuriyetin ilanın üzerinden 11 yıl geçmiştir. 1934 Yılında Atatürk'ün yaverlerinden biri, yanında iki çocukla Ulus'ta bulunan Milli Eğitim Bakanlığına gelir. Bakanın makama girer ve bir zarf uzatır. Bakan konuklara yer gösterir ve zarfı açar. Atatürk'ten gelen bir mektuptur bu: "Bay Abidin Özmen, Milli Eğitim Bakanı..."
Abidin Özmen zarfı özenle açar ve mektubu dikkatle okur: "Yaver Bey'le, size iki fakir ve kimsesiz çocuk gönderiyorum. Bu çocukları, uygun göreceğiniz, bir liseye (parasız yatılı olarak) kaydını yaptırın..."
Bu, Atatürk'ün bir emridir. Kesinlikle yerine getirilecektir. Bakan Özmen, Orta Öğretim Genel Müdürünü çağırtır ve şu direktifi verir: "Yaver Bey'in yanındaki bu iki çocuğun evrakını alınız ve bu çocukların Haydarpaşa Lisesi'ne paralı yatılı olarak kaydını yaptırıp her ikisi için de üçer yıllık paralı yatılı makbuzlarının veli ve ödeyen hanesine Atatürk'ün ismini yazdırarak bana getiriniz" der.
Bakanın emri yerine getirilmiştir. Abidin Özmen de kısa bir mektup yazarak Yaver Bey'le Atatürk'e yollar. Mektubun içeriği şöyledir: "Muhterem Atatürk, Yaver Bey'le göndermiş olduğunuz iki çocuk hakkında emirlerinizi aldım. Ancak, arkasında Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve Cumhurbaşkanı Atatürk gibi biri bulunduğu için; bu çocukları fakir ve kimsesiz olarak kabul etmeme, hem yasalarımız, hem de mantığımız izin vermedi. Bu nedenle her iki çocuğun da emirleriniz gereği Haydarpaşa Lisesi'ne paralı yatılı olarak kayıtlarını yaptırdım. Çocukların üçer yıllık okul taksitlerine ait makbuzları ekte takdim ediyorum..."
Atatürk bu mektup üzerine, devrin Başbakanına telefon ederek, "Bak senin Milli Eğitim Bakanın bana ne yaptı?" diyerek olayı anlatır. İnönü, Bakan adına özür diler. Atatürk: "Yok! Özür dileme. Çok memnun oldum. Keşke her devlet adamı bu medeni cesarete sahip olabilse ve doğruyu gösterebilse."
Koskoca vatanı kurtaran ve bizlere emanet eden işte O Mustafa Kemal Atatürk bu! Mustafa Kemal Atatürk'ün 1 Mart 1922'de TBMM'nin açış konuşmasında söyledikleri bugün hepimize ne yapmamız gerektiğini hatırlatıyor: "Yetişecek çocuklarımıza ve gençlerimize, görecekleri tahsilin hududu ne olursa olsun, en evvel, her şeyden evvel Türkiye'nin istikbâline, kendi benliğine, millî an'anelerine düşman olan bütün unsurlarla mücadele etmek lüzûmu öğretilmelidir" (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, 224).
Peki, bunu nasıl öğreteceğiz çocuklarımıza, gençlerimize? Onlara "Hoş Geldin Atatürk" eserini okutacağız, küçüğünden büyüğüne! Bilgilendireceğiz, aydınlatacağız, Atatürk'ü model alarak milli benliğimizi hatırlatacağız!
O'nu gerçek kişiliği, tertemiz soyu, kıymetli ailesi ve milletiyle bütünleşerek verdiği Milli Mücadele ile bugün milletimizle buluşturan Prof. Dr. Haydar Baş'a şükranlarımı arz ediyorum. O'ndan başka bir siyasi var mı, bunca eser kaleme alacak ve her biri birliğe harç olacak, aydınlığa taşıyacak, bizi ayağa kaldıracak, güvenimize tavan yaptıracak, dünya ve ahiretimizi mamur edecek, senelerdir bırakılan bütün boşlukları gerçeklerle ve tertemiz bilgilerle dolduracak?
Allah, milletçe O'nun kıymetini anlamayı, O'na kulak ve gönül vermeyi nasip etsin. Başka çare yok!
 
Yavuz Ekim / diğer yazıları
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.