Atatürk’ün, Ermenistan hayaline ve işgale karşı telgrafları
Yine Nutuk’ta, Erzurum Kongresi’nden sonra Kürt aşiret liderlerinden bazılarına gönderdiği ve Ermenistan hayaline ve işgale karşı, bir millet olarak müdafaa çağrısında bulunduğu telgraflara yer verir
08.11.2025 00:09:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





Yine Nutuk'ta, Erzurum Kongresi'nden sonra Kürt aşiret liderlerinden bazılarına gönderdiği ve Ermenistan hayaline ve işgale karşı, bir millet olarak müdafaa çağrısında bulunduğu telgraflara yer verir.
Mutki aşiret başkanı Hacı Musa Bey'e, 10 Ağustos 1919'da gönderdiği telgraf örneği şöyledir:
"Saygıdeğer efendim,
2. Ordu Komutanlığı'nda bulunduğum sırada ve pek ağır durumlarda aramızda oluşan gönül bağlarının değerli anıları her zaman bende saklı kalmıştır.
(…) Bu arada son zamanlarda Bitlis'in düşmandan geri alınmasında orduya yaptığınız eylemli yardımın değeri, Mutki bölgesinin düşmana karşı korunmasında harcadığınız çaba ve çalışmaların önemi her zaman beğeni ve teşekkürle anılmaktadır…
(…) Ne yazık ki, düşmanlarımızın bugün devlet ve ulusumuza karşı pek haince bir durum alarak ülkemizi tümüyle parçalamak, İslam dünyası için yüzyıllardan beri kanlarını akıtan ulusumuzun egemenlik hak ve bağımsızlığını elinden alarak köle durumuna düşürmek için çalıştıkları, atalarımızın bıraktığı anayurtta Ermenistan yapmaya çalıştıkları pek açık olarak görünüyor.
Pek büyük üzüntülerle karşılanacak alçakça durumlardandır ki, ulusun gücüne dayanmayı yurt görevi ve gerçek ödev bilmesi gereken, İstanbul'daki hükûmet tümüyle güçsüzlük ve miskinlik içerisinde yönetiminin dizginlerini, etkileri önünde baş eğdiği düşmanlarımıza bırakıyor…
(…) Birçok savunma derneklerinin katılmasıyla ulusu birleştirmek ve yaşamımıza kıymak isteyen düşmanlarımıza karşı güçlü bulundurmak amacı ile Erzurum'da bir kongre toplanmıştır… Yüksek kişiliğiniz de kongrenin oy birliği ile bu Heyet-i Temsiliye üyeliğine seçildiniz…"
Yine 13 Ağustos 1919 tarihli Bitlis, Kührevizade Şeyh Abdülbaki efendi hazretlerine yazılan telgraf şöyleydi:
"Faziletlu efendim,
… Yüce halifelik ve saltanat katının, yurt ve ulusumuzun içinde bulunduğu güç durum sizce bilinmektedir… Bugün için tek kurtuluş umarı ulusun birliğini bütün dünyaya göstermek ve haklarımızı ve kutsal bildiklerimizin ulusun göstereceği güç ile kurtarmaktır… 3. Ordu Eski Müfettişi, Mustafa Kemal."
13 Ağustos 1919 tarihli başka bir telgraf ise,Şırnaklı Abdurrahman Ağa, Dirşulu (Dirveşli) Ömer Ağa, Muşarlı Resul Ağa'ya çekilmiştir.
"Yurtsever efendim" diye başlar;
"Yüksek kişiliğinizin yüce halifelik ve saltanata olan bağlılıkları ve kutsal yurdumuzun Ermeni ayakları altında çiğnenmesine kesinlikle razı olmayacakları herkesçe bilinmektedir.
(…) Örgütlerin o çerçeve uygulanmasının hızlandırılması ve kolaylaştırılması(nı) ve dokuncalı düşman aşılanmalarına kesinlikle engel olmak konularında bilinen ulusal onur ve çabaları nın verimlerini tam inancımızla bekler ve gözlerinizden öperim efendim. 3. Ordu Eski Müfettişi, Mustafa Kemal."
Nurşinli büyük şeyhlerden Şeyh Ziyaettin Efendi'ye de 13 Ağustos 1919'da telgrafla Millî Mücadele'ye destek mesajı vermiştir:
"… Bugün halifelik katının, Osmanlı saltanatının ve kutsal yurdumuzun düşmanlarımızca nasıl incitilmekte ve doğu illerimizin Ermenilere armağan edilmesinde direnilmekte olduğu sizce bilinmektedir.
Ulusa dayanmayan İstanbul'daki hükûmetin bütün bu düşman saldırıları karşısında güçsüz ve geçersiz kalarak ulusun ve ülkenin haklarını savunamamakta olduğu gerçekleşmiştir…
Ulusumuzun varlığını ve birliğini bütün dünyaya göstermek ve haklarımızın tek yanlı ve kişisel kararlarla yok edilmesine izin veremeyeceğimizi anlatmak amacıyla övücünüz ben, resmi makam ve sanımdan sıyrılarak ulusun içinde ve ulusla birlikte çalışmaktan başka umar göremedim ve hemen askerlikten isteğimle ayrıldım…
Erdemli kişilikleri derneğimizin en saygıdeğer üyelerinden bulunduğunuzdan, kutsal amacın elde edilmesi için herkesçe bilinen yardım ve çabalarınızın, örgütlerimizin o dolaylarda çabuklaştırılmasına ve dokuncalı düşman aşılamalarının yok edilmesine harcanacağına inanıyorum… 3. Ordu Eski Müfettişi, Mustafa Kemal." (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
Mutki aşiret başkanı Hacı Musa Bey'e, 10 Ağustos 1919'da gönderdiği telgraf örneği şöyledir:
"Saygıdeğer efendim,
2. Ordu Komutanlığı'nda bulunduğum sırada ve pek ağır durumlarda aramızda oluşan gönül bağlarının değerli anıları her zaman bende saklı kalmıştır.
(…) Bu arada son zamanlarda Bitlis'in düşmandan geri alınmasında orduya yaptığınız eylemli yardımın değeri, Mutki bölgesinin düşmana karşı korunmasında harcadığınız çaba ve çalışmaların önemi her zaman beğeni ve teşekkürle anılmaktadır…
(…) Ne yazık ki, düşmanlarımızın bugün devlet ve ulusumuza karşı pek haince bir durum alarak ülkemizi tümüyle parçalamak, İslam dünyası için yüzyıllardan beri kanlarını akıtan ulusumuzun egemenlik hak ve bağımsızlığını elinden alarak köle durumuna düşürmek için çalıştıkları, atalarımızın bıraktığı anayurtta Ermenistan yapmaya çalıştıkları pek açık olarak görünüyor.
Pek büyük üzüntülerle karşılanacak alçakça durumlardandır ki, ulusun gücüne dayanmayı yurt görevi ve gerçek ödev bilmesi gereken, İstanbul'daki hükûmet tümüyle güçsüzlük ve miskinlik içerisinde yönetiminin dizginlerini, etkileri önünde baş eğdiği düşmanlarımıza bırakıyor…
(…) Birçok savunma derneklerinin katılmasıyla ulusu birleştirmek ve yaşamımıza kıymak isteyen düşmanlarımıza karşı güçlü bulundurmak amacı ile Erzurum'da bir kongre toplanmıştır… Yüksek kişiliğiniz de kongrenin oy birliği ile bu Heyet-i Temsiliye üyeliğine seçildiniz…"
Yine 13 Ağustos 1919 tarihli Bitlis, Kührevizade Şeyh Abdülbaki efendi hazretlerine yazılan telgraf şöyleydi:
"Faziletlu efendim,
… Yüce halifelik ve saltanat katının, yurt ve ulusumuzun içinde bulunduğu güç durum sizce bilinmektedir… Bugün için tek kurtuluş umarı ulusun birliğini bütün dünyaya göstermek ve haklarımızı ve kutsal bildiklerimizin ulusun göstereceği güç ile kurtarmaktır… 3. Ordu Eski Müfettişi, Mustafa Kemal."
13 Ağustos 1919 tarihli başka bir telgraf ise,Şırnaklı Abdurrahman Ağa, Dirşulu (Dirveşli) Ömer Ağa, Muşarlı Resul Ağa'ya çekilmiştir.
"Yurtsever efendim" diye başlar;
"Yüksek kişiliğinizin yüce halifelik ve saltanata olan bağlılıkları ve kutsal yurdumuzun Ermeni ayakları altında çiğnenmesine kesinlikle razı olmayacakları herkesçe bilinmektedir.
(…) Örgütlerin o çerçeve uygulanmasının hızlandırılması ve kolaylaştırılması(nı) ve dokuncalı düşman aşılanmalarına kesinlikle engel olmak konularında bilinen ulusal onur ve çabaları nın verimlerini tam inancımızla bekler ve gözlerinizden öperim efendim. 3. Ordu Eski Müfettişi, Mustafa Kemal."
Nurşinli büyük şeyhlerden Şeyh Ziyaettin Efendi'ye de 13 Ağustos 1919'da telgrafla Millî Mücadele'ye destek mesajı vermiştir:
"… Bugün halifelik katının, Osmanlı saltanatının ve kutsal yurdumuzun düşmanlarımızca nasıl incitilmekte ve doğu illerimizin Ermenilere armağan edilmesinde direnilmekte olduğu sizce bilinmektedir.
Ulusa dayanmayan İstanbul'daki hükûmetin bütün bu düşman saldırıları karşısında güçsüz ve geçersiz kalarak ulusun ve ülkenin haklarını savunamamakta olduğu gerçekleşmiştir…
Ulusumuzun varlığını ve birliğini bütün dünyaya göstermek ve haklarımızın tek yanlı ve kişisel kararlarla yok edilmesine izin veremeyeceğimizi anlatmak amacıyla övücünüz ben, resmi makam ve sanımdan sıyrılarak ulusun içinde ve ulusla birlikte çalışmaktan başka umar göremedim ve hemen askerlikten isteğimle ayrıldım…
Erdemli kişilikleri derneğimizin en saygıdeğer üyelerinden bulunduğunuzdan, kutsal amacın elde edilmesi için herkesçe bilinen yardım ve çabalarınızın, örgütlerimizin o dolaylarda çabuklaştırılmasına ve dokuncalı düşman aşılamalarının yok edilmesine harcanacağına inanıyorum… 3. Ordu Eski Müfettişi, Mustafa Kemal." (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
















































































