AVM'lerin esas sahibi bankalar!
AYD Başkanı Hulusi Belgü, 15 milyar dolar döviz borcu olduğunu ifade ederek, "AVM yatırımcılarının bankalara yüzde 60-70 oranında borçlu. Buradan bakınca AVM’lerin esas sahibi bankalar" şeklinde konuştu
05.03.2019 00:00:00
RECEP BAHAR/İSTANBUL
Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hulusi Belgü, 11. AYD Alışveriş Ekonomisi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, AVM'lerle ilgili önemli noktalara değindi.
Geçen sene AVM'lerin en büyük sorununun kiraların TL'ye çevrilmesinden kaynaklandığına işaret eden Belgü, "Kurlar yükseldiğinde yüzde 23'lük bir kayba maruz kaldık. Çok ciddi döviz borcumuz var. Bankalarla konuştuğumuz zaman 'inşallah döviz yukarı çıkmaz' diyorlar. Zira 15 milyar dolarlık bir borcumuz var. Dövizde sıçrama olursa biz de, devletimiz de zorda kalır" dedi.
AVM'ler borç içinde
AVM yatırımcılarının bankalara yüzde 60-70 oranında borçlu olduğuna işaret eden Belgü, "Aslında AVM'lerin esas sahibi bankalar... Çok ciddi faizlerle bu ödemeleri yerine getiriyoruz. Bir de ana paranın maliyeti var" dedi.
Zor ekonomik koşullarda perakendecinin yanında yer aldıklarını savunan Belgü, "Genel giderleri adil olarak dağıtmalıyız. Aramızda yanlış yapanlar da yok değil" şeklinde konuştu. Türkiye'de toplam AVM sayısının 412 olduğuna işaret eden Belgü, şu bilgileri verdi: "AVM'lere 53 milyar dolar yatırım yapıldı. 12 milyon metrekare kiralanabilir alanımız var. Bu işletmelerde 520 bin kişi çalışıyor. Geçen yıl 2.4 milyar insan AVM'leri ziyaret etti. 130 milyar lira ciroya ulaştık. 2019'da 160 milyar TL ciroya ulaşmayı bekliyoruz."
Bu sene 10-12 yeni AVM'nin açılacağını kaydeden Belgü, "Şu an itibarıyla AVM yatırımı yapmak doğru gözükmüyor. Biz bu yatırımların devam etmesini arzuluyoruz" şeklinde konuştu.
BMD'den zirveye boykot
Öte yandan Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, AYD'nin "üç ay önceden haber vermek kaydı ile kira sözleşmelerini tazminatsız feshedeceğiz" sözünü yerine getirmesini beklediklerini bildirdi.
Verimsiz mağazaları kapatmak isteyen markaların bazı AVM yönetimleri tarafından yüksek tazminat maddeleri ile adeta rehin tutulduğunu iddia eden Öncel, ayrıca Ticaret Bakanlığının yayınladığı Genel Gider Yönetmeliği'ne aykırı davranan AVM yönetimleri hakkında çok sayıda şikâyet aldıklarını bildirdi. Öncel, verilen sözlerin tutulmaması nedeniyle Alışveriş Ekonomisi Zirvesi'ni boykot ettiklerini kaydetti.
Bolluk dönemi bitti
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle de konuşmasında hem içeride, hem de dışarıda bolluk döneminin bittiğine işaret ederek, şunları söyledi: "Ülkemiz ekonomisinde özellikle 2018 yılında yaşanan sorunlar iç pazarda da daralmaya yol açtı. Dolayısıyla hem içeride hem de dışarıda eskisi gibi bolluk dönemi geride kaldı. Buradan çıkaracağımız ders çok çalışmamız, daha yenilikçi ürün ve hizmet geliştirmemiz, daha müşteri odaklı projelere imza atmamızdır. Ticarette rekabet gücüne sahip olduğumuz ürünleri tespit ettik. Dünyada en çok ticareti yapılan 200 ürün içinde 47 ürünümüz var. Bu 47 üründe dünyanın toplam ithalatı 1.8 trilyon dolar. Bu ürünlerdeki ihracatımız ise 50 milyar dolar seviyesinde. Bu ürünlerle Türkiye'nin dünya ticaretinde aldığı pay yaklaşık yüzde 2.8... Yani genel ticaretimizde yüzde 1 pay alıyoruz ama bu ürünlerde 2.8... Güçlü olduğumuz bu 47 üründe özel önem ve ağırlık vererek 1.8 trilyon dolarlık talepten daha fazla pay almamız mümkün. Bu bağlamda otobüs örneğini verebiliriz. Almanya'da ve Fransa'da varız, ABD'de yüzde 5 payımız var oysa güçlü bir pazar olan Kanada'da ise yokuz."
Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hulusi Belgü, 11. AYD Alışveriş Ekonomisi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, AVM'lerle ilgili önemli noktalara değindi.
Geçen sene AVM'lerin en büyük sorununun kiraların TL'ye çevrilmesinden kaynaklandığına işaret eden Belgü, "Kurlar yükseldiğinde yüzde 23'lük bir kayba maruz kaldık. Çok ciddi döviz borcumuz var. Bankalarla konuştuğumuz zaman 'inşallah döviz yukarı çıkmaz' diyorlar. Zira 15 milyar dolarlık bir borcumuz var. Dövizde sıçrama olursa biz de, devletimiz de zorda kalır" dedi.
AVM'ler borç içinde
AVM yatırımcılarının bankalara yüzde 60-70 oranında borçlu olduğuna işaret eden Belgü, "Aslında AVM'lerin esas sahibi bankalar... Çok ciddi faizlerle bu ödemeleri yerine getiriyoruz. Bir de ana paranın maliyeti var" dedi.
Zor ekonomik koşullarda perakendecinin yanında yer aldıklarını savunan Belgü, "Genel giderleri adil olarak dağıtmalıyız. Aramızda yanlış yapanlar da yok değil" şeklinde konuştu. Türkiye'de toplam AVM sayısının 412 olduğuna işaret eden Belgü, şu bilgileri verdi: "AVM'lere 53 milyar dolar yatırım yapıldı. 12 milyon metrekare kiralanabilir alanımız var. Bu işletmelerde 520 bin kişi çalışıyor. Geçen yıl 2.4 milyar insan AVM'leri ziyaret etti. 130 milyar lira ciroya ulaştık. 2019'da 160 milyar TL ciroya ulaşmayı bekliyoruz."
Bu sene 10-12 yeni AVM'nin açılacağını kaydeden Belgü, "Şu an itibarıyla AVM yatırımı yapmak doğru gözükmüyor. Biz bu yatırımların devam etmesini arzuluyoruz" şeklinde konuştu.
BMD'den zirveye boykot
Öte yandan Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel, AYD'nin "üç ay önceden haber vermek kaydı ile kira sözleşmelerini tazminatsız feshedeceğiz" sözünü yerine getirmesini beklediklerini bildirdi.
Verimsiz mağazaları kapatmak isteyen markaların bazı AVM yönetimleri tarafından yüksek tazminat maddeleri ile adeta rehin tutulduğunu iddia eden Öncel, ayrıca Ticaret Bakanlığının yayınladığı Genel Gider Yönetmeliği'ne aykırı davranan AVM yönetimleri hakkında çok sayıda şikâyet aldıklarını bildirdi. Öncel, verilen sözlerin tutulmaması nedeniyle Alışveriş Ekonomisi Zirvesi'ni boykot ettiklerini kaydetti.
Bolluk dönemi bitti
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle de konuşmasında hem içeride, hem de dışarıda bolluk döneminin bittiğine işaret ederek, şunları söyledi: "Ülkemiz ekonomisinde özellikle 2018 yılında yaşanan sorunlar iç pazarda da daralmaya yol açtı. Dolayısıyla hem içeride hem de dışarıda eskisi gibi bolluk dönemi geride kaldı. Buradan çıkaracağımız ders çok çalışmamız, daha yenilikçi ürün ve hizmet geliştirmemiz, daha müşteri odaklı projelere imza atmamızdır. Ticarette rekabet gücüne sahip olduğumuz ürünleri tespit ettik. Dünyada en çok ticareti yapılan 200 ürün içinde 47 ürünümüz var. Bu 47 üründe dünyanın toplam ithalatı 1.8 trilyon dolar. Bu ürünlerdeki ihracatımız ise 50 milyar dolar seviyesinde. Bu ürünlerle Türkiye'nin dünya ticaretinde aldığı pay yaklaşık yüzde 2.8... Yani genel ticaretimizde yüzde 1 pay alıyoruz ama bu ürünlerde 2.8... Güçlü olduğumuz bu 47 üründe özel önem ve ağırlık vererek 1.8 trilyon dolarlık talepten daha fazla pay almamız mümkün. Bu bağlamda otobüs örneğini verebiliriz. Almanya'da ve Fransa'da varız, ABD'de yüzde 5 payımız var oysa güçlü bir pazar olan Kanada'da ise yokuz."
