Hükümet, yabancı asker bulundurma ve gönderme tezkeresini yeniden Meclis'e sunmak için ABD'den, yardımın miktarının artırılması jestini bekliyordu.
Ancak, ABD Dışişleri Bakanı Powwel, bu ihtimali devre dışı bıraktığı gibi, tezkere geçmemesi halinde mutabakat zaptının ve dolayısıyla öngörülen yardımın da rafa kaldırılacağını söyledi.
ABD bununla da yetinmeyerek önce Dışişleri Bakan Yardımcısı Grossman, ardından Dışişleri sözcüsü Richard Boucher'in ağzından "Türkiye'nin ABD ile koordinesiz K.Irak'a müdahale etmesinin doğru olmadığını ve ABD ile koordinasyonun zorunlu olduğunu açıkladı.
Maalesef ABD'nin bu blöfünü birçok devlet yetkilimiz de dillendirerek Türkiye'nin hareket alanını kendi elleriyle daraltıyorlar.
Düşünebiliyor musunuz, ABD, hiç bir uluslararası meşruiyeti olmayan bir müdahalede bulunacak, BM'ye, NATO'ya, tüm ülkelere rest çekerek Irak'ı işgal edecek!
İşgal kolaylaştırmak ve Kürt devletini kurmak için Kürtleri silahlandıracak, Türkiye de eli kolu bağlı seyredecek.
Bunlar hayal değil. Şu anda 101. Hava İndirme Tümeni'nin birliklerinin Kuzey Irak'a ulaşmakta olduğunu ABD medyasından öğreniyoruz.
New York Post, asker ağzından anti-helikopter Stinger füzeleri ve buna benzer silahlarla yüklü C-130 nakliye uçaklarını Kuzey Irak'taki Kürtlere gönderirse iyi olur, diye yazıyor.
Saddam'ın hava sahası ABD kontrolünde olduğuna ve bir helikopter dahi uçuramadığına göre bu Stinger füzeler kimi hedef almak için veriliyor? Elbette bayrağını yaktıkları Türkiye'yi...
Bu ortamda Türkiye ellerini böğrüne bağlayıp bekleyecek mi?
Türkiye şunu görmeli; Kürtler'den çok ABD'nin hedefi Türkiye'dir. ABD ya Türkiye'yi yanına alarak Çekiç Güç olayında olduğu gibi, bizim ellerimizle Kürt devleti kurduracak ya da bize rağmen...
Öyleyse bu ABD blöflerini ciddiye alıp suç ortağı olmaya mecburuz havası yaymak yerine, ABD'den bağımsız Kuzey Irak politikası belirlememiz gerekiyor.
Zaten Türkiye'nin sorunu IMF'siz ekonomi, AB'siz çağdaşlaşma, ABD'siz güvenlik politikası oluşturamamasıdır. Türkiye bunun siyasi ve ekonomik bedelini ödüyor.
Ancak, ABD Dışişleri Bakanı Powwel, bu ihtimali devre dışı bıraktığı gibi, tezkere geçmemesi halinde mutabakat zaptının ve dolayısıyla öngörülen yardımın da rafa kaldırılacağını söyledi.
ABD bununla da yetinmeyerek önce Dışişleri Bakan Yardımcısı Grossman, ardından Dışişleri sözcüsü Richard Boucher'in ağzından "Türkiye'nin ABD ile koordinesiz K.Irak'a müdahale etmesinin doğru olmadığını ve ABD ile koordinasyonun zorunlu olduğunu açıkladı.
Maalesef ABD'nin bu blöfünü birçok devlet yetkilimiz de dillendirerek Türkiye'nin hareket alanını kendi elleriyle daraltıyorlar.
Düşünebiliyor musunuz, ABD, hiç bir uluslararası meşruiyeti olmayan bir müdahalede bulunacak, BM'ye, NATO'ya, tüm ülkelere rest çekerek Irak'ı işgal edecek!
İşgal kolaylaştırmak ve Kürt devletini kurmak için Kürtleri silahlandıracak, Türkiye de eli kolu bağlı seyredecek.
Bunlar hayal değil. Şu anda 101. Hava İndirme Tümeni'nin birliklerinin Kuzey Irak'a ulaşmakta olduğunu ABD medyasından öğreniyoruz.
New York Post, asker ağzından anti-helikopter Stinger füzeleri ve buna benzer silahlarla yüklü C-130 nakliye uçaklarını Kuzey Irak'taki Kürtlere gönderirse iyi olur, diye yazıyor.
Saddam'ın hava sahası ABD kontrolünde olduğuna ve bir helikopter dahi uçuramadığına göre bu Stinger füzeler kimi hedef almak için veriliyor? Elbette bayrağını yaktıkları Türkiye'yi...
Bu ortamda Türkiye ellerini böğrüne bağlayıp bekleyecek mi?
Türkiye şunu görmeli; Kürtler'den çok ABD'nin hedefi Türkiye'dir. ABD ya Türkiye'yi yanına alarak Çekiç Güç olayında olduğu gibi, bizim ellerimizle Kürt devleti kurduracak ya da bize rağmen...
Öyleyse bu ABD blöflerini ciddiye alıp suç ortağı olmaya mecburuz havası yaymak yerine, ABD'den bağımsız Kuzey Irak politikası belirlememiz gerekiyor.
Zaten Türkiye'nin sorunu IMF'siz ekonomi, AB'siz çağdaşlaşma, ABD'siz güvenlik politikası oluşturamamasıdır. Türkiye bunun siyasi ve ekonomik bedelini ödüyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014