logo
21 AĞUSTOS 2025

Batı'nın Filistin tavrı tümüyle ikiyüzlü

22.11.2006 00:00:00
Filistin'de barıştan dem vuran Batılılar, bunun gerçekleşmesi için hiçbir şey yapmıyor. Batı, Filistinlilerin düzenlediği direniş eylemlerini kınarken, İsrail'in sivilleri öldürmesi karşısındaki sesini bile çıkarmıyor Tıpkı Lübnan ve Irak'ta olduğu gibi Filistin'de de Arap kanı ucuz; sanki bu kanı dökmenin hiçbir bedeli yok. İntihar eylemleri birbiri ardına geldiği zaman, bütün Batı platformlarından hızla kınamalar yağıyor. Bu eylemleri düzenleyenler de devlet ve işgalci terörünün kurbanı aslında; ama buna rağmen Batı'nın 'terör' saydığı bu eylemler! Britanya Başbakanı Tony Blair'ın eşi Cherie Blair, "Filistinlilerle aynı şartlarda yaşasaydım ben de aynı şeyi yapardım" açıklamasını yapma cesaretini gösterdi; ancak bu mesaj kocasına ulaşmadı. Başbakan Tony Blair bir tarafın terörünü kınayıp öbür tarafınkini göz ardı etmeyi sürdürdü. Cherie Blair'den sonra Britanya'daki Liberal Demokratlar partisinden eski milletvekili Jenny Tonge da işgal güçlerinin yöntemlerini ve Filistinlileri nasıl ezdiklerini görünce, tıpkı Blair gibi "Filistinli olsaydım, onların yaptıklarını yapardım" diyordu. Bu açıklamadan sonra aldığı cezaysa parti içindeki görevinden uzaklaştırılmak oldu. Doktor Tonge cesurdu ve hâlâ da öyle. Geri adım atmadı; özür dilemedi. Liberal Demokratların eski başkanı Charles Kennedy'nin ona yönelik tutumu ve görevinden hemen uzaklaştırmasıysa, Yahudilerin gücünü ortaya koydu. Devlet terörü mubah mı? Batı için, devlet terörü mubah, ancak kendini savunmak haram. Bölgede görülen, barıştan dem vuran fakat bir yandan da İsrail'in 'kendini savunma' iddiasıyla yaptığı terörü gerekçelendiren bir ikiyüzlülük. Britanya bölgeye yüzsüzce temsilciler gönderiyor, barış için yol haritası çiziyor, Filistin ekonomisine en fazla destek veren Batı ülkesi olmakla övünüyor, barış hedefine hiçbir bağlılık göstermediği halde Ortadoğu sorunuyla ilgili heyetler atıyor. İsrail geçtiğimiz hafta içinde 80 Filistinli öldürdü. Bazı Batılı medya organları, öldürülen Filistinlileri 'şiddet yanlısı' diye tanımlamayı uygun gördü. İnsaflı bir kısım medyaysa, 'aralarında kadınların da bulunduğu siviller' tanımını kullandı. Allah'a şükürler olsun ki, Irak'taki Amerikan işgaline karşı direnenlere yapıldığı gibi Filistinliler terörist veya isyancı diye adlandırılmadı. Acaba intihar eylemlerini iğrenç bulan Batı'nın bu tutumu gerçekten eylemlerin şekline ve genelde sivillerin hedef alınmasına mı yönelik? Yoksa Batılılar meşru direnişi benzeri görülmemiş bir Arap birlikteliğine de yol açabilecek Arap desteğinden mahrum mu bırakmak istiyor? Batı'nın intihar saldırılarına yönelik siyasi ve resmi kampanyaları sonrasında bazı tutumlarımızdan geri adım atmaya başladık. Zira öncelikle İsrailli sivillerle askerler arasında ayrım yapılması ve direnişin silahını sadece askerlere yöneltmesi gerektiğini belirttik. Ardından bütün eylemleri ve onların arkasında duranları kınadık. Son parçaysa, direnişe yönelik halk desteğini kesmemiz ve baskılara, özellikle de Amerika'ya boyun eğmemizle geldi. Ne Amerikan Dışişleri Bakanı, ne bir Avrupalı bakan, ne de bir BM yetkilisi İsrail'in Beyt Hanun'daki sınırsız vahşetini kınadı. Öldürülenlerin Yahudi, suçlunun da bizler olduğumuzu tasavvur edelim. Batı aynı derecede suskun kalır mıydı? Gerçek şu ki, onlar İsrail'in öldürdüğü Britanya ve Amerikan vatandaşlarının da kanlarını bile umursamadı. Batılı canlı kalkanların tek suçu insan olarak Filistinlilere sevgi beslemekti. Şaron'la aynı şeyi istiyorlar Herkes İsrail'in Beyt Hanun'da yaptığı katliam karşısında kulaklarını tıkadı, sesini çıkarmadı. Kurban Yahudi olunca da kaşlarını çattı. Bütün bunlar Batı'da hiç kimseyi "Çözüm barış" demeye veya Arapların terör kavramının yeniden tanımlanması yönünde sürekli yaptığı çağrıları desteklemeye sevk etmedi. Kınananlar hep Filistinliler oldu. Batı'nın Filistinlilerden istediği, tıpkı İsrailli köktenci bakan Avigdor Lieberman'ın da dile getirdiği gibi, vatanlarını terk etmeleri... Lieberman'ın Filistinlilerin yer değiştirilmesine, eski Başbakan Ariel Şaron'un da 'teslim alınmaları'na yönelik görüşlerine hiç kimse itiraz etmedi. Gerçekten de Batı'da Filistinlilerin Şaron'un tercihini kabul etmesiyle rahatlamak isteyenler var. Ancak Batı, Doğu Timor halkının bağımsızlık hakkını sonunda idrak ederek uyandığı gibi Filistin konusunda da geç de olsa uyanabilir. Batı 1970'lerde Doğu Timor'un bağımsızlığına karşıydı. Filistin'le Doğu Timor'un şartları arasında büyük fark var... Fakat bazı çıkarlara sahip olmak haklılığı ortadan kaldırmaz. Ali Muhsin Hamid/ İran gazetesi Vifak/ Radikal
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
İran, İsrail'e anlayacağı dilden konuştu
'Çok daha gelişmiş füzeler ürettik ve envanterimizde'
60 bin yedek askeri göreve çağırmıştılar
İsrail'in Gazze'ye saldırıları başladı
Kadıköy'de gol sesi çıkmadı
Fenerbahçe - Benfica maçı başladığı gibi bitti
Suriye'nin ithalat sınırlamasına bakanlıktan açıklama
"Tüm ülkelere uygulanmaktadır"
Muhittin Böcek'in oğlu Gökhan Böcek tutuklandı
Havalimanında gözaltına alınmıştı
Memurlar kiralardan dolayı büyükşehirde durmak istemiyor
Büyükşehirlerde memur açığı büyüyor
CHP'li Yavuzyılmaz'dan skandal iddia
1 milyar 416 milyon dolar meçhul!
Son 24 saatte 3 artarak 269'a çıktı
Gazze'de açlıktan ölümler artıyor
Hüseyin Baş’tan Murat Çalık’a cezaevi ziyareti
"Vicdanen ve hukuken kabul edilemez"
Bugün Cumartesi Anneleri dinlenecek
Komisyon 5. kez toplanıyor
Gazze'nin işgal planı onaylandı, 60 bin yedek asker çağrılıyor
Erdoğan: 'Gazze'de omuz omuza şükür namazı kılacağız'
Zam oranlarını Kamu Görevlileri Hakem Heyeti belirleyecek
'Bu masadan emekçilerin lehine sonuç çıkması zor'
Microsoft çalışanları İsrail'e karşı eylem yaptı
"Apartheid için açık gün yok"
Yunanistan'da muhalefetten iktidara 'İsrail' tepkisi
Yerli savunma sanayi şirketi İsrailli firmaya satıldı
Bursa'nın bir barajı tamamen kurudu
35 günlük su kaldı
İran, İsrail'e anlayacağı dilden konuştu
'Çok daha gelişmiş füzeler ürettik ve envanterimizde'
60 bin yedek askeri göreve çağırmıştılar
İsrail'in Gazze'ye saldırıları başladı
Kadıköy'de gol sesi çıkmadı
Fenerbahçe - Benfica maçı başladığı gibi bitti
Suriye'nin ithalat sınırlamasına bakanlıktan açıklama
"Tüm ülkelere uygulanmaktadır"
Muhittin Böcek'in oğlu Gökhan Böcek tutuklandı
Havalimanında gözaltına alınmıştı
Memurlar kiralardan dolayı büyükşehirde durmak istemiyor
Büyükşehirlerde memur açığı büyüyor
CHP'li Yavuzyılmaz'dan skandal iddia
1 milyar 416 milyon dolar meçhul!
Son 24 saatte 3 artarak 269'a çıktı
Gazze'de açlıktan ölümler artıyor
Hüseyin Baş’tan Murat Çalık’a cezaevi ziyareti
"Vicdanen ve hukuken kabul edilemez"
Bugün Cumartesi Anneleri dinlenecek
Komisyon 5. kez toplanıyor
Gazze'nin işgal planı onaylandı, 60 bin yedek asker çağrılıyor
Erdoğan: 'Gazze'de omuz omuza şükür namazı kılacağız'
Zam oranlarını Kamu Görevlileri Hakem Heyeti belirleyecek
'Bu masadan emekçilerin lehine sonuç çıkması zor'
Microsoft çalışanları İsrail'e karşı eylem yaptı
"Apartheid için açık gün yok"
Yunanistan'da muhalefetten iktidara 'İsrail' tepkisi
Yerli savunma sanayi şirketi İsrailli firmaya satıldı
Bursa'nın bir barajı tamamen kurudu
35 günlük su kaldı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.