"Burada böyle" kalıbı Türkiye'yi ve Ortadoğu ülkelerini aza kanaat ettirmek için uydurulmuş bir söz kalıbıdır. Bu kalıp sadece son 50 yılın ezberi değildir, daha eski dönemlere bakmak gerekir. Osmanlı'nın hastalanmasına sebebiyet veren etkenlerden bir tanesidir. Topluma sızan yolsuzluğu örtbas için kullanılan söz öbeğidir. Halkın ihtiyaçlarını geçiştirmek için kullanılan bir yalandır. Günümüzde, sömürürken uyutulmanın kılıfıdır. Sorgulamaya izin vermemedir, daha iyiye kavuşma özlemini hissettirmemedir.En basit örneğiyle yollar... Bugün Avrupa veya Amerika'da yapılan yollar ve köprülere bakalım. Geçenlerde seyrettiğim yabancı bir televizyon şovundaki köprü yenileme çalışmasında, sunucu işi yapmaya başlarken uzmanın sözleri aradaki uçurumu açıklamıştı.- Bu iş bittikten sonra sürücü seyir halindeyken yaşadığı en ufak sarsıntı, burada çalışanların işlerine son verebilir; o yüzden çok dikkat olmalıyız.En ufak sarsıntı, sürücüyü rahatsız edecek bir yol yapımı, yüklenici firmaya açılan dava, şirketin kaybedeceği milyon dolarlar...Peki, Türkiye'deki yollar, yamalar, çukurlar... Hiç Uşak-Isparta arasında yol aldınız mı? Yaklaşık 5 yıldır bitmeyen bir yol çalışması... Yapılan kısmının ise yapılmasa daha iyiydi; öyle berbat. Ya her konuşmada marifetmiş gibi anlatılan yollar... Çoğu yeşil yol yani paranızla sefa sürersiniz ancak o yapılan otobanların da geleceği parlak görünmüyor.Gelişmiş Avrupa şehirlerinin caddeleri, sokakları, binaları tarihi bir çevreyse, restorasyonla yaşanabilir sanatsal bir mekân haline getirilir. Teknolojiyle yenilenen alt yapı, konforlu bir yaşam sürmenizi sağlar. Türkiye'de ise yağmurdan şehir merkezinin göbeğinde yüzmeyi öğrenirsiniz. Yazın İzmir Kemeraltı'nda hiç yağmura tutuldunuz mu? Yaklaşık 4 saat aktarda mahsur kalabiliyorsunuz.Peki, kardeşim Avrupa'da adam zevk ü sefa çekerken, Türkiye'de neden böyle? Burası Türkiye! Burada sorgulamak, düşünmek, rahata ermek yasak! "Burada böyle" kalıbı; toplumun kendini avuttuğu söz öbeğidir, düzeni sorgulayana karşı savunma mekanizmasıdır! Bu kalıp; toplumun memuruna, çiftçisine, küçük esnafına, işçisine, emeklisine hatta öğrencisine sesini çıkartmasın diye verilen uyuşturucusudur. İstisnalar muhakkak vardır ancak çoğu kesim artık bunu kabullenmiş, sorgulama şapkasını kenara bırakmıştır. Halk bunu yıllar içinde kendine yedirmiş, düşünme kısmına üşenmiştir.Artık "burası Türkiye" diyerek kapılarımızı kapatmamalıyız. Sorun, soruşturun, anlayın, öğrenin. Geleceğinize, durumunuza, olabileceklere, yapabileceklerinize bir bakın. Zaten cevabı kendiliğinden gelecektir. Ve bulduğunuz cevapla daha iyi bir Türkiye'nin temellerini atın. Bir başkasını beklemeyin, üşenmeyin; siz yapın. Sosyal ve ekonomik açıdan, sanat ve bilim açısından ve daha nice alanda bırakın Avrupa'yı, dünyaya lider olalım!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sena Uğur / diğer yazıları
- Öğrencinin hali / 07.04.2015
- Kaç dizi? / 25.03.2015
- Bizden adam olmaz mı? / 21.03.2015
- Asıl Türk genci kimdir? / 05.03.2015
- Burası Türkiye! / 25.02.2015
- Gemicik nasıl alınır? / 18.02.2015
- Kaç dizi? / 25.03.2015
- Bizden adam olmaz mı? / 21.03.2015
- Asıl Türk genci kimdir? / 05.03.2015
- Burası Türkiye! / 25.02.2015
- Gemicik nasıl alınır? / 18.02.2015