ABD'nin Irak macerasına ilişkin bir analiz de Yeni Şafak yazarı Fehmi Koru'dan. Koru, Meltem TV'deki Kum Saati programında devamlı vurguladığımız gibi ABD Başkanı Bush ile İngiltere Başbakanı Tony Blair'in önümüzdeki seçimlerde koltuklarını yitirebileceklerini yazıyor. Yazıdan kesitler: "ABD içte sıkışıyor... Kamuoyu yoklamalarında uzun bir süre rakipsiz görünüyordu ABD başkanı George W. Bush, artık 'rakipsiz' olma durumundan hayli uzak; 'güçlü' görünen Bush'un karşısında ezileceklerini düşündükleri için seçime asılmayan Demokrat Partili adaylara gün doğdu... İyi bir Demokrat aday gelecek kasım ayında yapılacak seçimde şimdiki yönetimin sonunu getirebilir.
İçte sıkışan yönetim Irak'ta gaza basıyor... Savaş öncesi, en kısa zamanda yapılacak seçimlerle yeni bir demokratik yönetim vaadinde bulunmuştu Iraklılara Bush; şimdi uzun yıllar ülkesi dışında yaşamış Iraklıların çoğunluğu oluşturduğu bir konseyi işbaşına getirdi. Üyeleri Irak halkı seçmedi, Washington tarafından atanmış Paul Bremer'in tercihleri isimlerin belirlenmesinde rol oynadı... ABD içte sıkıştığı için Irak'ta acele ettikçe işleri daha da karmaşık hale getiriyor.
'Amerikan barışı' Washington'a savaştan daha pahalıya mâl oluyor. Sadece artık haftada 1 milyar dolar olarak açıklanmış masraflar ve gelecek yıl 100 milyar dolara ulaşması beklenen mâlî portesi değil, beşerî mâliyeti de yüksek savaşın... Ülkeyi yönetecek konseyin kurulduğunun açıklandığı pazartesi gününe, Irak, 1 ABD askerinin hayatını kaybettiği, 6'sının da yaralandığı haberi ile başladı. Saddam Hüseyin'i iktidara taşıyan 14 Temmuz 1958 Baas ihtilâlinin yıldönümüne denk düştüğü için, Amerikalılar saldırı bekliyorlardı zaten. ABD Irak'ta karşılaştığı 'direnişi' tam kavrayamadı; bu yüzden aldığı tepkileri Baas örgütü kalıntılarıyla irtibatlama eğiliminde... Oysa, vaadlerde gecikmeler yüzünden, Irak'taki direniş, rejim değişikliğini 'umut' ile karşılamış toplum katmanlarına yayılıyor...
Blair de zorda
İngiliz halkının tavrı daha da keskin. Daily Mirror gazetesinde dün yayımlanan ICM araştırmasında, seçmenlerin yüzde 35'i, savaş yüzünden Tony Blair'e güvenlerinin azaldığını belirtmekte. Blair'in İşçi Partili seçmenleri arasında bile bu oran yüzde 11; bugün seçim olsa ve seçmenlerinin yüzde 11'i desteğini çekse, İşçi Partisi iktidardan düşmüş olacak.
İçte sıkışan yönetim Irak'ta gaza basıyor... Savaş öncesi, en kısa zamanda yapılacak seçimlerle yeni bir demokratik yönetim vaadinde bulunmuştu Iraklılara Bush; şimdi uzun yıllar ülkesi dışında yaşamış Iraklıların çoğunluğu oluşturduğu bir konseyi işbaşına getirdi. Üyeleri Irak halkı seçmedi, Washington tarafından atanmış Paul Bremer'in tercihleri isimlerin belirlenmesinde rol oynadı... ABD içte sıkıştığı için Irak'ta acele ettikçe işleri daha da karmaşık hale getiriyor.
'Amerikan barışı' Washington'a savaştan daha pahalıya mâl oluyor. Sadece artık haftada 1 milyar dolar olarak açıklanmış masraflar ve gelecek yıl 100 milyar dolara ulaşması beklenen mâlî portesi değil, beşerî mâliyeti de yüksek savaşın... Ülkeyi yönetecek konseyin kurulduğunun açıklandığı pazartesi gününe, Irak, 1 ABD askerinin hayatını kaybettiği, 6'sının da yaralandığı haberi ile başladı. Saddam Hüseyin'i iktidara taşıyan 14 Temmuz 1958 Baas ihtilâlinin yıldönümüne denk düştüğü için, Amerikalılar saldırı bekliyorlardı zaten. ABD Irak'ta karşılaştığı 'direnişi' tam kavrayamadı; bu yüzden aldığı tepkileri Baas örgütü kalıntılarıyla irtibatlama eğiliminde... Oysa, vaadlerde gecikmeler yüzünden, Irak'taki direniş, rejim değişikliğini 'umut' ile karşılamış toplum katmanlarına yayılıyor...
Blair de zorda
İngiliz halkının tavrı daha da keskin. Daily Mirror gazetesinde dün yayımlanan ICM araştırmasında, seçmenlerin yüzde 35'i, savaş yüzünden Tony Blair'e güvenlerinin azaldığını belirtmekte. Blair'in İşçi Partili seçmenleri arasında bile bu oran yüzde 11; bugün seçim olsa ve seçmenlerinin yüzde 11'i desteğini çekse, İşçi Partisi iktidardan düşmüş olacak.