18 Mart tarihinde itilaf güçleri (Düşman Filosu) sabahın erken saatinde harekata başlamıştı. İtilaf güçleri 3 deniz tümeninden oluşmaktaydı. Düşman deniz güçlerinin en önünde amiral gemisi, 1. Tümen gemisi Amiral Robeck tarafından bizzat yönetiliyordu. Bu harekata katılan Qween Elizabeth - Agamemnon - Lord Nelson savaş gemileri ile İnfelxible savaş kruvazöründen oluşan bu harekatın önündeki muhripler savaş alanını tarıyorlardı. Bu gemilerin her birine boğazların iki yakasındaki belirli tabyalar ayrılmış ve onlar tarafından dövülmekteydi.
Bunların yanında 4 Fransız gemisi -Suffen, Bovvet, Charlmagne, Goulois- de bu harekata katılıyordu. Bu gemiler yavaş yavaş A bölgesinden geçerek B bölgesine girdiler. Fakat biraz daha ilerlediklerinde tabyalardan şiddetli ateş başladı. Artık gemiler yakınlaşmış ve ateş menziline girmişlerdi. Bu ateş neticesinde Triumph ve Prince George arka taraflarından yara almışlardı. Bu isabetler kısmen planlarını bozmuştu. Bununla beraber saat 14 sularında Saffen ve Bovvet hızla boğazı terk ediyorlardı. Daha sonra Fransız gemisi Bovvet'de büyük bir patlama oldu ve sulara gömüldü. 3 dakikada gemi battı. Bu arada Qweeh Elizabet ve Agamemnon dışındaki gemiler ateşi kestiler. Personeli kurtarmakla meşgul oluyorlardı. 20 kişi kadarını kurtarmışlardı. 603 personel ise sulara gömüldü. Daha sonra Gouloi de yara almıştı. Bunun yanında tüm gemilere geri çekil emirleri verilmişti. Batmayanlar geri çekilmeyi başarmışlardı.
Nusret gemisinin döşediği
mayınlar habire patlıyordu
Gemilerin böyle teker teker patlamalarıyla batmalarını gören amiral geri çekilme emrini vermesine rağmen İngiliz ve Fransız filosu bir gece gizli olarak döşenen mayınlardan çok büyük zayiat vermişti. Geri çekilme esnasında Ocean gemisinin de mayına çarpmasıyla personelinin boşaltılmasına hızla geçilmişti. Üstelik bu kurtarma operasyonlarında tabyalar yoğun ateşte aynen devam ediyordu. Düşman saflarında büyük bir şaşkınlık hatta panik yaşanıyordu. Rebeck ile Churchil yanılmıştı, karadan desteksiz sadece deniz filosuna bağlı hareket başarısız olmuştu.
Bu arada tabyalarda da büyük çapta zayiat verilmişti. Rumeli Tabyası tamamen çalışma dışı kalmıştı. Oradakilerin hemen hemen hepsi şehit olmuştu. Bunun yanında telefon bağlantıları ve koruganlarda büyük parçalanma ve harabiyet izlenmekteydi. Türk askeri arasında da çok büyük çapta kayıplar vardı. Üstelik tüm bunlar daha savaşın henüz birinci gününde olmuştu. Gelecekte onları kim bilir daha neler bekliyordu.
Başarısız deniz harekatlarından sonra kara harekatı
Itilaf devletlerinin deniz harekatları başarısız olunca umutlar karadan yapacakları çıkarmalara bağlandı. Yunanistan - Gelibolu yarımadasının işgali için 3 tümen asker önermişti. İngiliz ve Fransızlar bu teklifi neredeyse kabul edeceklerdi. Ancak Rus Çarı bunu kabul etmediler. Çünkü Yunanlıların Boğazlara gelmesini ve İstanbul'a girmesini kesinlikle istemiyorlardı. Çünkü Yunanlıların İstanbul'a yerleşmeleri söz konusu olabilirdi. Bunu da Ruslar kesinlikle İstemiyorlardı. Kısacası daha savaşı kazanmadan ganimet derdine düşmüşlerdir.
Kara çıkarma harekatları uzun uzun tartışıldı. Özellikle bu harekatın sadece karadan mı yoksa denizden mi yapılacak koordine bir harekatla desteklenmesinin gerekli olup olmayacağı üzerinde büyük çapta tartışmalar yapıldı.
Bunların yanında 4 Fransız gemisi -Suffen, Bovvet, Charlmagne, Goulois- de bu harekata katılıyordu. Bu gemiler yavaş yavaş A bölgesinden geçerek B bölgesine girdiler. Fakat biraz daha ilerlediklerinde tabyalardan şiddetli ateş başladı. Artık gemiler yakınlaşmış ve ateş menziline girmişlerdi. Bu ateş neticesinde Triumph ve Prince George arka taraflarından yara almışlardı. Bu isabetler kısmen planlarını bozmuştu. Bununla beraber saat 14 sularında Saffen ve Bovvet hızla boğazı terk ediyorlardı. Daha sonra Fransız gemisi Bovvet'de büyük bir patlama oldu ve sulara gömüldü. 3 dakikada gemi battı. Bu arada Qweeh Elizabet ve Agamemnon dışındaki gemiler ateşi kestiler. Personeli kurtarmakla meşgul oluyorlardı. 20 kişi kadarını kurtarmışlardı. 603 personel ise sulara gömüldü. Daha sonra Gouloi de yara almıştı. Bunun yanında tüm gemilere geri çekil emirleri verilmişti. Batmayanlar geri çekilmeyi başarmışlardı.
Nusret gemisinin döşediği
mayınlar habire patlıyordu
Gemilerin böyle teker teker patlamalarıyla batmalarını gören amiral geri çekilme emrini vermesine rağmen İngiliz ve Fransız filosu bir gece gizli olarak döşenen mayınlardan çok büyük zayiat vermişti. Geri çekilme esnasında Ocean gemisinin de mayına çarpmasıyla personelinin boşaltılmasına hızla geçilmişti. Üstelik bu kurtarma operasyonlarında tabyalar yoğun ateşte aynen devam ediyordu. Düşman saflarında büyük bir şaşkınlık hatta panik yaşanıyordu. Rebeck ile Churchil yanılmıştı, karadan desteksiz sadece deniz filosuna bağlı hareket başarısız olmuştu.
Bu arada tabyalarda da büyük çapta zayiat verilmişti. Rumeli Tabyası tamamen çalışma dışı kalmıştı. Oradakilerin hemen hemen hepsi şehit olmuştu. Bunun yanında telefon bağlantıları ve koruganlarda büyük parçalanma ve harabiyet izlenmekteydi. Türk askeri arasında da çok büyük çapta kayıplar vardı. Üstelik tüm bunlar daha savaşın henüz birinci gününde olmuştu. Gelecekte onları kim bilir daha neler bekliyordu.
Başarısız deniz harekatlarından sonra kara harekatı
Itilaf devletlerinin deniz harekatları başarısız olunca umutlar karadan yapacakları çıkarmalara bağlandı. Yunanistan - Gelibolu yarımadasının işgali için 3 tümen asker önermişti. İngiliz ve Fransızlar bu teklifi neredeyse kabul edeceklerdi. Ancak Rus Çarı bunu kabul etmediler. Çünkü Yunanlıların Boğazlara gelmesini ve İstanbul'a girmesini kesinlikle istemiyorlardı. Çünkü Yunanlıların İstanbul'a yerleşmeleri söz konusu olabilirdi. Bunu da Ruslar kesinlikle İstemiyorlardı. Kısacası daha savaşı kazanmadan ganimet derdine düşmüşlerdir.
Kara çıkarma harekatları uzun uzun tartışıldı. Özellikle bu harekatın sadece karadan mı yoksa denizden mi yapılacak koordine bir harekatla desteklenmesinin gerekli olup olmayacağı üzerinde büyük çapta tartışmalar yapıldı.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006