Alçıtepe kara savaşı
General Hamilton 29. İngiliz Piyade Tümeni için 5 ayrı noktadan çıkarma planlamıştı. Böylece Türk savunmasını parçalamak daha sonra da tepelere çıkan birliklerini birleştirmek ve esas taarruzu gerçekleştirmek istiyordu. Fakat bölgelere serpilmiş Türk güçleri öyle şiddetle karşılık veriyorlardı ki amfibi hareketlerin üzerine adeta ölüm fırtınası esiyordu. Bu sebeple bu çıkarmalar da başarısız olmuştu.
Teke ve Ertuğrul
Koyu çıkarması
3. Tabur ve 2. Bölük Teke Koyu'nda bekliyordu. 40 kadar küçük deniz araçlarına yüklenmiş İngiliz askerleri saat 06'da sessizce koya yaklaştılar. Böylece kıyılara çekildiler. Donanma 12. bölüğü ateşe tuttu. Siperler isabet almış, bozulmuş ve birbirine karışmış durumu gelmişti. Askerler adeta açıkta kalmıştı. Fakat hızlı bir şekilde orada bulunan çukurlara yerleşmiş ve sonunda düzeni sağlamışlardı. Türk askerleri düşman askerlerinin yaklaşmalarını son ana kadar beklemişler. Daha sonra ise yaylım ateşine başlamışlardı. Düşman askerleri neye uğradıklarını şaşırmış ve paniğe kapılarak kaçmaya ve denize atlamaya başlamışlardı. Ama zayiatları çok yüksek olmuştu. Karaya çıkanlardan kurtulan çok az olmuştu. Buradaki İngiliz ve İrlanda taburları yaklaşık olarak % 70 zayiat vermişti.
Arıburun çıkarması ve Mustafa Kemal Paşa'nın Hatırası
24 Nisan 1915'te Mondros ve Kandia limanlarında 109 savaş gemisi, 308 tarama gemisi ve özel çıkarma vasıtaları birleşimi bekliyorlardı. Gemiler 8 kilometre açıkta bulunuyordu. Türk kuvvetleri ise sessizlik içinde bulunuyordu. Arıburnu'nda koruma görevi Albay Halil Sami'nin 9. tümenine aitti. Düşman güçleri aslında karaya çıkmak için Kocaçimen bölgesini seçmişlerdi. Ama akıntı onları Arıburnu'na sürüklemişti. Buraya Türk güçlerinin ateşine bir tümen askerlerini çıkarmayı başarmışlardı. Mustafa Kemal, birliklere gönderilmek ve 9. tümene verilmek üzere emri not etmişti.
Saat sabahın 06 sularında Mustafa Kemal 57. Alay'ı bir batarya ile Kocaçimentepe istikametine harekete geçirdi. Kendisi de durumu takip üzere Conkbayırı'na geçti. Oraya çıktığında Arıburnu tepelerinden Türk askerlerinin çekilmekte olduğunu gördü. Onlara:
- "NİÇİN KAÇIYORSUNUZ?" dedim.
- "Efendim duman" dediler.
- "Nerede" dedim.
- "İşte" dediler ve 261 rakımlı tepeyi gösterdiler!
Bu arada düşmanın serbestçe tepenin eteklerinden yukarılara hızla ilerlediğini gördüm.
Askerlere:
- "Dumandan kaçılmaz" dedim!
- "Cephanemiz kalmadı" dediler.
- "Cephaneniz yoksa süngünüz var" dedim. Ve bağırarak süngü taktırdım. Onları yere yatırdım. İşte SAVAŞI KAZANDI?IMIZ AN TAM BU ANDI.
Mustafa Kemal daha sonra taarruz emri vermiş -Conkbayırı Kurtarılmış, düşman geri atılmıştı. Düşmanın burada amacı Türklerin güney ve kuzey bağlantısını kesmekti.
Buradaki çatışmalarda 27. ve 57. alayın çarpışmaları başarılı olmuştu. Anzak ordusu şaşkınlık içindedeydi. General Hamilton hatıralarında: "Dağlar sanki hamileydi ve Türk askeri doğuruyordu. Bizim en merkezi yerlerimize dalgalar halinde yükleniyorlardı!" diye yazmıştı.
General Hamilton 29. İngiliz Piyade Tümeni için 5 ayrı noktadan çıkarma planlamıştı. Böylece Türk savunmasını parçalamak daha sonra da tepelere çıkan birliklerini birleştirmek ve esas taarruzu gerçekleştirmek istiyordu. Fakat bölgelere serpilmiş Türk güçleri öyle şiddetle karşılık veriyorlardı ki amfibi hareketlerin üzerine adeta ölüm fırtınası esiyordu. Bu sebeple bu çıkarmalar da başarısız olmuştu.
Teke ve Ertuğrul
Koyu çıkarması
3. Tabur ve 2. Bölük Teke Koyu'nda bekliyordu. 40 kadar küçük deniz araçlarına yüklenmiş İngiliz askerleri saat 06'da sessizce koya yaklaştılar. Böylece kıyılara çekildiler. Donanma 12. bölüğü ateşe tuttu. Siperler isabet almış, bozulmuş ve birbirine karışmış durumu gelmişti. Askerler adeta açıkta kalmıştı. Fakat hızlı bir şekilde orada bulunan çukurlara yerleşmiş ve sonunda düzeni sağlamışlardı. Türk askerleri düşman askerlerinin yaklaşmalarını son ana kadar beklemişler. Daha sonra ise yaylım ateşine başlamışlardı. Düşman askerleri neye uğradıklarını şaşırmış ve paniğe kapılarak kaçmaya ve denize atlamaya başlamışlardı. Ama zayiatları çok yüksek olmuştu. Karaya çıkanlardan kurtulan çok az olmuştu. Buradaki İngiliz ve İrlanda taburları yaklaşık olarak % 70 zayiat vermişti.
Arıburun çıkarması ve Mustafa Kemal Paşa'nın Hatırası
24 Nisan 1915'te Mondros ve Kandia limanlarında 109 savaş gemisi, 308 tarama gemisi ve özel çıkarma vasıtaları birleşimi bekliyorlardı. Gemiler 8 kilometre açıkta bulunuyordu. Türk kuvvetleri ise sessizlik içinde bulunuyordu. Arıburnu'nda koruma görevi Albay Halil Sami'nin 9. tümenine aitti. Düşman güçleri aslında karaya çıkmak için Kocaçimen bölgesini seçmişlerdi. Ama akıntı onları Arıburnu'na sürüklemişti. Buraya Türk güçlerinin ateşine bir tümen askerlerini çıkarmayı başarmışlardı. Mustafa Kemal, birliklere gönderilmek ve 9. tümene verilmek üzere emri not etmişti.
Saat sabahın 06 sularında Mustafa Kemal 57. Alay'ı bir batarya ile Kocaçimentepe istikametine harekete geçirdi. Kendisi de durumu takip üzere Conkbayırı'na geçti. Oraya çıktığında Arıburnu tepelerinden Türk askerlerinin çekilmekte olduğunu gördü. Onlara:
- "NİÇİN KAÇIYORSUNUZ?" dedim.
- "Efendim duman" dediler.
- "Nerede" dedim.
- "İşte" dediler ve 261 rakımlı tepeyi gösterdiler!
Bu arada düşmanın serbestçe tepenin eteklerinden yukarılara hızla ilerlediğini gördüm.
Askerlere:
- "Dumandan kaçılmaz" dedim!
- "Cephanemiz kalmadı" dediler.
- "Cephaneniz yoksa süngünüz var" dedim. Ve bağırarak süngü taktırdım. Onları yere yatırdım. İşte SAVAŞI KAZANDI?IMIZ AN TAM BU ANDI.
Mustafa Kemal daha sonra taarruz emri vermiş -Conkbayırı Kurtarılmış, düşman geri atılmıştı. Düşmanın burada amacı Türklerin güney ve kuzey bağlantısını kesmekti.
Buradaki çatışmalarda 27. ve 57. alayın çarpışmaları başarılı olmuştu. Anzak ordusu şaşkınlık içindedeydi. General Hamilton hatıralarında: "Dağlar sanki hamileydi ve Türk askeri doğuruyordu. Bizim en merkezi yerlerimize dalgalar halinde yükleniyorlardı!" diye yazmıştı.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006