Cep telefonu bağımlılığından kurtulmanın yolu var!
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, teknolojik bağımlılık, nedenleri ve baş etme yöntemlerine ilişkin değerlendirmede bulundu.
13.11.2022 16:30:00





Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, teknolojik bağımlılık, nedenleri ve baş etme yöntemlerine ilişkin değerlendirmede bulundu. Dijital bağımlılığın aslında teknolojinin problemli kullanımı olduğunu söyleyen Tarhan, "Genellikle gençler için bu çok çekici bir şey. Bu teknolojiler merak ve hayret duygusuna hitap ediyor. İnsandaki merak ve hayret duygusu da ödül ve ceza sistemi ile ilgili. İnsanın beyninde ödül uyandıran şey, beklenen ödüller değil, beklenmeyen ödüller. Beklenmeyen ödüller beyni en çok uyarıyor. Beklenen ödüller beklenmeyenler kadar haz vermez. Madde ve davranışsal bağımlılıklarda da benzer durum vardır. Merak ve hayret duygusu beynin ödül merkezini harekete geçirir. Mesela film izlerken de olur. Bir saat boyunca katili bulmaya çalışırsın bakmışsın 1-2 saat geçmiş. Tıpkı bunun gibi… Beynin haz ve ödül alanı müthiş bir şekilde coşuyor. Akıllı telefonu açıyorsun ve istediğin her an her yerde beynine ödül veriyorsun. Bunların hepsi davranışsal bağımlılıktır. Beynin ödül ve ceza sistemi bozuluyor. Böyle durumlarda kokain de aynı şeyi yapıyor, bilgisayar oyunları da aynı şeyi yapıyor, filmler de aynı etkiyi yapıyor" diye konuştu.
Bireyin teknolojiyi yönetmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, şunları söyledi: "Teknoloji kişiyi yönetirse kişinin hayatı mahvoluyor. Zaman yönetimi diye bir şey kalmıyor kişide ama kişi teknolojiyi yönetirse ona hâkim oluyor. Burada önemli soru şu: Teknoloji mi bizi kullanacak, yoksa biz mi teknolojiyi kullanacağız? Şu anda kötüye kullanım ve bağımlılık olan kişilerde teknoloji bu insanları kullanıyor yani teknoloji özne, bağımlı olan insanlar nesne. O yüzden biz öznesi olmaya çalışacağız. Yönetilen değil, yöneten olacağız. Araştırmalarda akıllı telefona en bağımlı ülke Türkiye çıkıyor. Avrupa'da ortalama günde 48 kez defa akıllı telefona bakılırken Türkiye'de ise ortalama 78 kez akıllı telefona bakılıyor. Yani yüzde 80 daha fazla. Gece yatarken telefona bakma oranı Avrupa'da yüzde 40 iken Türkiye'de bu oran yüzde 85."
Teknoloji bağımlılığının madde bağımlılığına pek çok yönüyle benzerlik taşıdığını kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Madde bağımlılığında geçen kriterlerin hepsi burada geçerli. Madde bağımlılığında ne vardır? Kişinin internete uzak kaldığı zaman yoksunluk hissetmesi ve krize girecek kadar yoksunluk belirtileri göstermesi vardır. Kimi zaman kişilerde internete bağlı olamamanın ortaya çıkardığı stres ve kaygı oluyor. Kişi sinirleniyor demek ki burada bağımlılık başlamıştır. Diyelim ihtiyacın 3 saat ama gittikçe bunu 4-5-6 şeklinde uzatıyorsun yani gittikçe dozu artıyor. Tehlikeli ve zararlı kullanım var. Okulunu aksatıyor. Literatürde modem bağlantısını kestiği için ebeveynini şikâyet eden kişiler var. 27 saat bilgisayar karşısında olduğu için kalp krizi geçirip ölen gençler var o derece, bunlar tehlikeli ve zararlı kullanımlar. Bütün bunlar var ise bağımlılık başlamış demektir" uyarısında bulundu.
Çocuklar mutlaka konuşularak ikna edilmeli
Belli bir yaşın üzerinde olan çocukların kullanımında da mutlaka çocukla konuşulmasını tavsiye eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Çocukla önce konuşmak gerekir. 'Bu konuda bağırıp çağırma küsme gibi eylemleri yapmayacaksın. Bunları yapmazsan seninle bunu ne zaman ve nasıl kullanacağın hakkında konuşuruz' diyeceksiniz. Anne ve baba böyle konuştuğunda çocuk, 'Annem babam bana değer veriyor. Beni anlamaya çalışıyor' diyecek ve o an o tepkisini göstermeyecek. Tabii burada kararlı, tutarlı ve net durmak gerekiyor. Bu bağımlılığın olduğu çocuklarda en çok gevşek disiplin var. Anne ve babalar, bir gün evet diyor, bir gün hayır diyor. Anne evet diyor, baba hayır diyor yani ortak bir dil oluşturulmuyor. Kuralsız ve tutarsız bir ortam oluşuyor. Çocuğun evde anne ve babasının liderliğini kabul etmesi gerekiyor. Burada çocuğu ezmeden yapılacak liderlik önemlidir." dedi.
Yaşa göre teknoloji kullanımı ne kadar olmalı?
Çocukların yaşlarına göre teknoloji kullanımlarının sınırlandırılabileceğini ifade eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, burada çocuğa aynı zamanda planlamayı öğretmenin de gerektiğini söyledi. Tarhan, "Teknoloji kullanımının 15 yaşına kadar günde 2 saati geçmemesini tavsiye ediyoruz. Özellikle 6 yaşına kadar anne ve baba olmadan en fazla yarım saat verilmeli. Bu süre tatil döneminde arttırılabilir. 6-12 yaş arasında ise günde 1 saati geçmemelidir" dedi.
Bu çocuklar mutsuz ve yalnız hissediyorlar
Teknolojik cihazları çok fazla kullanan çocukların mutlu olmadığını belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Evde sevimli ve sıcak bir ortam yok. Konuşacak kimse olmadığından kendilerini yalnız hissediyorlar. Yalnız hissedince buna yöneliyorlar. Eğer yalnız hissetmeseler yani arkadaşları, sosyalleşecekleri ortam olsa veya aile ile birlikte ortak zaman geçirme olsa çocuk buna takılıp kalmayacak. Bağımlılıkta bağlanma sorunu oluyor. Bağımlılık bir bağlanma hastalığıdır. Çocuk ailede bağlanacak bir güvenli ortam olmayınca bilgisayara ya da maddeye bağlanıyor. Bağlanma ihtiyacı insanın beyinsel ve nörolojik bir ihtiyaç. Bu nedenle burada çocuklarda iletişimde problem odaklı ilgi değil, pozitif ilgi çok önemli" dedi.
Kişi beynini kullanmayı öğrenmeli
Bireyin bağımlılıklarıyla mücadelede "dur, düşün ve eyleme geç" ilkesini kullanması gerektiğini belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Beynin ön bölgesi 'Dur, düşün ve sonra yap' der. Beyne o eğitim verilmeli. İnsanın beynini kullanmasını öğrenmesi önemlidir. Kişi kendi kendini kontrol etmeyi başarabilir ancak kişi bunu başaramıyorsa o zaman bir uzman yardımı alınmalıdır. Çocuklara bilinçli kullanımı öğretmek, dijital okuryazarlık öğretilmeli. Çocuk anne ve babasını model olarak alır. Anne ve baba ne yapmışsa çocuk çoğu zaman onları taklit ediyor" dedi. EYÜP KABİL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.