Çile adamıydı Haydar Hocamız

Çaresizlik nedir onu bilmezdi

Ayak oyununa hiç de gelmezdi

Ağlardı çok zaman çok da gülmezdi

Çile adamıydı Haydar Hocamız

(Nazarî)

Kutsal dava adamlarının çilesi asla bitmez. Onlar için çilenin bittiği zaman dünya hayatlarının sonu demektir. Allah'ın veli kulları fertten topluma varıncaya kadar herkesin derdiyle dertlenirler. O nerede bir aç, bakıma muhtaç birini görse, ağlayan bir çocuk görse hemen gözleri yaşarırdı. Bu özelliklerin tamamını onun hayatında görürdünüz. O bir merhamet timsaliydi.

İnsanların mutlu ve huzurlu bir hayat yaşamasını temin etmek için sömürgeci kan emicilerle sürekli mücadele halindeydi. Hiç tahmin etmediğiniz bir anda ona kalleşçe tuzaklar kurulurdu. Defalarca ona suikastlar kurduklarına şahit olmuştuk. Yüreği yansa da için için kavrulsa da belli etmez etrafındaki dostlarına moral verirdi.

"Bize Allah yeter korkmayın yılmayın mücadeleye devam edin" sözleriyle dimdik ayakta dururdu. Onun yanında hangi şarta olursa olsun kendinizi güvende hissederdiniz.

İktidara gelen siyasiler, Haydar Baş Hocamızı karartmak susturmak için her yolu kendilerine meşru görürlerdi. Küresel para babalarının emperyalist düşünce sahiplerinin en büyük korkusuydu O.

Çünkü bir avuç haksız çıkar sağlayanların dışında insana mutluluk getiremeyen sömürü düzenlerinin yıkılacağından korkuyorlardı. Bunu Haydar Baş Hocamızın başaracağından emin oldukları için ona çeşitli iftiralar atarak, tuzaklar kurarak halkla buluşmasının iktidar olmasının önünü kesmek istiyorlardı.

Bizlerin de şahit olduğu birçok hukuki mücadelenin hiçbirinde yenilgiye uğramadı. Hakkında düzenlenen 50.000 sayfadan fazla iddianamelerden hiçbirinde ona zarar veremediler. Ancak mahkemelerde ifade vermekten yorulduğu dönemleri olmuştur. Bu kadar mahkeme dosyaları arasında bir ömür geçirmek dile kolay ama gerçekte büyük çilelerdir.

Bu çileleri çekmemek için yapacağı iş sadece davasından vaz geçip bir kenara çekilmek olacaktı. Ama milletimizin milli ve dini bütünlüğü bu kadar ciddi tehditler altında iken o milleti için davasına hizmeti, çileli bir hayatı tercih etmiştir.

Dava adamlarının çileli hayatlarını tarih kitaplarında okumak başka şeydir onu yaşayan biri ile birlikte olmak başka şeydir. Gönül dostları olarak bizler onun çektiği çilelere katlandıkları zorluklara şahit olduk. Çile adamlarının yaşayan bir örneği ile dost olmak şerefine nail olduğumuz için "Çile adamıydı Haydar Hocamız" diyoruz.