logo
19 NİSAN 2024

"Çocuktum, ufacıktım..."

16.09.2013 00:00:00
Dolu dolu bir çocukluk yaşadım.Aşşık oynadık, arafalık ceviz ve fındıklarla çok hoş oyunlar oynadık. Usta bir topaç çeviricisi, yenilmez bir bilye/misket oyuncusuydum. Ellerimin çatlamasına mani olamayan Annem, çok öfkelenir önce -gün boyu- kazandığım bilyelerimi tuvalete döker, sonra da ellerimi sıcak suya sokar, yumuşatır, kremler sürerdi! (Tuvalet, bahçelerde kazılan kuyular üzerine yapılırdı. M.A.) O da ben de, boşa zahmet olduğunu bilirdik! Ertesi gün okulda teneffüslerde, sonra mahallede ben yine bir torba dolusu bilye yığıncaya kadar ellerimi toprakta çatlatacaktım!.."Xolla-çelik" derdik, çelik-çomak oynardık. Kızlarla ayrı, erkekler arasında apayrı top oyunlarımız vardı. Birdir-bir, uzun eşek, kız taklası diye yetenek isteyen oyunlar vardı. "Gizlenparç" derdik saklambaça, ta yatsıya kadar oynardık! Mevsim yazsa sahura kadar oyun iznimiz vardı!Çünkü sokağımız, mahallemiz, komşularımız vardı! Bütün komşularımızın evlerinin dibini-köşesini bilirdik! Komşu çocuklarından evi veya evin herhangi bir yerini sakınmak, hiç bir komşumuzun aklına bile gelmezdi!Bir gün, epeyce yorulduktan sonra gizlenparç oynarken komşumuz Aliye Bibim'lerin evine girdim. Odunluk tabir edilen ve aynı zamanda kiler olarak kullanılan yere, patates çuvalının arkasına saklandım. Yerde patates nemlenmesin diye serilen keçe vardı. Ben yorgun, keçe sıcak, yerim sessiz! Uyuya kalmışım! Beni uyur vaziyette bulan Aliye Bibim, önce usulca üzerimi örtmüş, sonra bize giderek yerimi haber vermiş. Sabah uyandığımda, arkadaşım olan oğlu Sinan'la aynı odada yatıyordum!"Bibim" yani halam dediğim Aliye Teyze ile aramızda yakından uzaktan akrabalık, hısımlık yoktu. Sadece komşuyduk ama evi, evimiz; evimiz, evi idi!Çocukluktan girdim söze, devam edeyim!Çok özel, horozlarım oldu! Çok güzel köpeklerim oldu! Hatta Ahmet Ali (Garipkafkaslı) Ağabeyim'in dağda yakaladığı veya bir çobandan aldığı bir kurt eniğini de hemen hemen bir yıl besledim! Bu vahşi kurdun Bozkurt olmadığını Ahmet Abim ve Babam söylemişti ama aylarca, dolunay gecelerde, Babam'ın fotoğraf makinesi ile pusu attım! Kurt, başını dikip uluyacak ve ben resmini çekecektim! Olmadı da olmadı! Ne kurt uludu, ne de fotoğraf...Oldum olası köpekleri de severim. Babam'ın memuriyeti dolayısıyla her tayinde; köpeğimin kamyona alınmayışı yüzünden, hiç bir şeye yaramayan çocukça şirretlikler etmiştim! Yıllar sonra, Rahmetli Babam, en az benim kadar üzüldüğünü, üstelik benim üzüntüme çare olamamanın üzüntüsünü yaşadığını söylemişti! Ben de Babam'ı üzdüğüm için üzülmüştüm, neden sonra!..1960'lı yılların başları. 8-9 yaşında, Ardahan'dayız. Ev sahibimizin köpeğini sahiplenmişim. Onlar da, itiraz etmiyorlar! Alabaş, beni sırtında taşıyacak kadar iri ve kuvvetli bir köpek...Bir gün arkadaşlarımla Alabaşı da aldık ve "düz"e yani kırlara gezintiye çıktık. Mevsim kış. Ardahan'ın kışını, yaşayanlar bilir! Tipili günlerden sonra, açık ve güneşli bir havası olur. Hem pırıl pırıl güneş vardır, hem de sümüğümüzü donduracak derecede ayaz! Ayazdan yanaklarımız al al olur, tırnaklarımız sızlar ama umurumuzda olmaz! Dağda av bulamayan kurtların, ovaya indiği mevsimdir aynı zamanda! Düze gideceğimizi duyan Annem ve komşu teyzeler, kurt olur diye vazgeçirmek istediler ama söz dinletemediler, kaçtık!Mahalleden epeyce uzaklaştık. Bir ara Alabaş, bir yere hücuma geçti! "Kurt var! Kurt var!" diye bir ağızdan bağrışan arkadaşlarımla beni sürükleyen Alabaş'ın peşinden, kurda doğru koşmaya başladık! Kurt kaçıyordu! Alabaşı zaptedebilmem mümkün değildi! Bir ara zincirini boynundan çıkardım ve fırladı! Hem karları tozutarak koşuyor hem de dönüp dönüp peşinden gidip gitmediğimize bakıyordu! Babam'dan, ne kadar iri olursa olsun bir köpeğin kurda gücünün yetmeyeceğini duymuştum!Ben, kurt köpeğimi parçalamasın diye yardım için koşuyordum; kurt bizden kaçıyordu, aptal köpeğim de peşinden gidip gitmediğimizi kontrol ederek kurdu kovaladığını zannediyordu! Kaçan başkası, kovalayan başka; kovaladığını zanneden aptal bir başkasıydı!..Nereden, nereye? Günümüzde de sanki kaçan başka, kovaladığını zanneden başka, asıl kovalayansa bambaşka!.. Karakterin çocuklukta oluştuğunu, duyarız! Dedem Rahmetli de; "Koçluk kuzu, küzde belli olur." derdi hep... Böylesi dopdolu, macerâlı bir çocukluk; muhalif kişiliğimizin, haksızlığa suskun kalamayışımızın alt yapısı, olabilir mi acaba?YOL BİLMEYENDEN KILAVUZ OLMAZ vesselâm... Selâm, sevgi, duâ...
 
Mustafa Aslan / diğer yazıları
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
Fenerbahçe penaltılarda yıkıldı
Umutlu başlangıç kabusa döndü
Hayber’deki 'Demir Kubbe'yi yıkan adam
Fabrikalarda işler tersine döndü
Ustaysan, zanaatkârsan maaş kıyak
Teknoloji geliştiriyor
Özellikle 5G teknolojilerinde iddialı
Sulusaray'da deprem korkusu sürüyor
Geceyi dışarıda geçiriyorlar
Kaçmaya çalışan 5 kişi yaralandı
Tokat bu kez 5.6 ile sallandı
Tokat beşik gibi sallanıyor
5.6'lık deprem korkuttu
Doç. Dr. Mehtap Aras 'kaçış yok' dedi
'6 ila 7,2 arasında bir deprem kaçınılmaz'
Kayyum başkan toplantıya katılmadı
Seçimi kaybeden başkan toplantıda
Özel'den seçime dair çarpıcı değerlendirme
' 31 Mart bir zafer değildir'
ABD'den İsrail'e Refah saldırısı için yeşil ışık
İran'a saldırmama şartı iddiası
Parçalanmışlık, rekabet gücü kaybı, yatırım yetersizliği...
AB Liderler Zirvesi başladı
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.