Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Müdürü Bekir Şahin, "Devletimizin ve milletimizin geçmişini günümüze taşıyan altın değerindeki çok sayıda eser, evlerde olumsuz saklama koşullarında muhafaza ediliyor" dedi.Şahin, kütüphanecilik ve kitap koleksiyonculuğunda en gözde eserlerin başında yazma eserlerin geldiğini söyledi. 'İşe yaramaz' diye atılan hazineDevletlerin elindeki arşivlerin uluslararası düzeyde büyük önem taşıdığını ifade eden Şahin, buna karşın Türkiye'de tarihi eser ve kitap konusunda gerekli hassasiyetin gösterilmediğini dile getirdi. Şahin, Osmanlı dönemine ait yazma eserlerin, tek tek "işe yaramaz" denilerek atılan çöplerden toplandığını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Devletimizin ve milletimizin geçmişini günümüze taşıyan altın değerindeki çok sayıda eser, evlerde olumsuz saklama koşullarında muhafaza ediliyor. Olumsuz saklama koşullarının yanı sıra bazı eserlerçöplerden bulunuyor. Bunlara da şahit olduk. Tarihi eserler bilinçsizlik nedeniyle çok yıpranıyor. Bunları kütüphanede değerlendirmek, araştırmacıların hizmetine açmak istiyoruz. Vatandaşları bu konuda duyarlı olmaya çağırıyoruz. Çünkü, ellerindeki belgeleri çöpe atacaklarına ya da evlerinin bir köşesinde çürümeye terk edeceklerine kütüphanemize getirip teslim edebilirler. Böylece birçok konuda çok değerli bilgilere ulaşılarak, geçmişle ilgili henüz üstü kapalı olan birçok konu aydınlığa çıkarılabilir." Kütüphanede, devir, bağış ve satın alma yoluyla birçok tarihi kitap ve belge sağladıklarını belirten Şahin, bugüne kadar devir yoluyla 45 ayrı kütüphaneden kitap toplandığını, bağış yoluyla da bin 568 adet eser alındığını anlattı. Toplumda tarih bilinci yetersizŞahin, kütüphaneye satın alma yoluyla da birçok eserin kazandırıldığını ifade ederek, şunları söyledi: "Bugüne kadar kütüphaneye satın alma yoluyla toplam 2 bin 177 adet eser alınmıştır. Bize getirilen tarihi yazma eserleri, ilk etapta, fotoğraflarını çekerek kayıt altına alıyoruz. Daha sonra da satın alma komisyonumuz tarafından eserin, nadir oluşu, cilt ve kağıt özellikleri, hattatı, yazarı gibi özelliklerine göre değeri biçiliyor. Sonra da Bakanlık'tan bize aktarılan parayla satın alınıyor. Bu yollarla evlerin köşelerinde kalmış, yıpranmaya yüz tutmuş tarihi eserleri toplamaya çalışıyoruz. Ancak, temel sorun insanlarımızdaki tarih bilincinin yetersizliğidir. Bu nedenle geçmişe ışık tutan ve Osmanlı dönemine ait, çöplerden çıkarılan birçok tarihi belgenin yok olmaktan kurtarılması için toplumdaki tarih bilincinin artırılması gerekir. Parayla ölçülemeyecek değerlerimize sahip çıkmamız gerekiyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.